Fatih ERBOZ / Ankara
Tantan, ABD'nin oraya çok büyük yatırımlar yaptığını belirterek, "Çekilmesi mümkün değil. Türkiye Suriye ile iç içe yaşarken, bir anda Türkiye ile Suriye'nin düşman yapılmasının altındaki neden özellikle Suriye-Irak-İran ve Çin'in bölgedeki kaynakların Akdeniz'e güvenli bir şekilde aktarılması ve anlaşmanın önünü kesebilmek için Türkiye kullanıldı. Orta Doğu'da özellikle Suriye ve Libya, Yemen, Mısır'da Müslüman Kardeşler üzerinden bu bölgenin istikrarsızlaştırılmasında aldığı rolden dolayı da bu bölgede Türkiye'ye kaybettirdiler. Bu rolü de gözden uzak tutmayalım" dedi. Tantan çekilme iddialarının aldatmacadan başka bir şey olmadığını belirtti.
"Trump'ın bu kararının altında Türk kamuoyunun bilmediği, Batılı servislerin bildiği acaba Kaşıkçı cinayetinden dolayı Prens Salman ile ilgili bir takım gizlilik içeren bilgiler mi söz konusu" sorusunu soran Tantan, "Böyle bir şey bu nedenle bir anda gündeme gelmiş olabilir. Türkiye Fırat'ın doğusuna girmeyi teyit etmiş durumda. Görünen o ki bir üst anlaşmanın gizliliğin devam ettiğini ortaya koyuyor. Bu gelişmelerden bunu anlıyoruz. Gizli bir takım, kamuoyuna intikal etmemiş, Türkiye'nin yıllardır taviz vermesinden dolayı bölgesinde yalnızlığa itilmesine rağmen acaba hangi tavizler verildi ya da alındı. Bunlar önümüzdeki süreçte ortaya çıkacak. Bölgede etkili olmak isteyen Batılı servisler hep Türkiye'yi kullanarak gelmişler, kullanarak devam etmek istedikleri de açık" şeklinde konuştu.
ABD için öncelikli hedefin soğuk savaş sonrasında Asya Pasifik olduğunu dile getiren Tantan, "Orta Doğu ikinci, AB üçüncü derecede önemli artık. AB önemini yitirdi. Teknolojide geri kalmışlık, göçlerden kaynaklanan sıkıntılar, nüfusun yaşlanması, AB'nin kendi güvenliğini sağlayamadığı ortamda ABD Orta Doğu'nun Çin ve Rusya'nın eline geçmesini istemiyor. Bu bölgedeki hâkimiyetini kendi oluşturduğu yapılarla uzun bir müddet sürdürmek istiyor ama artık ABD'nin bu bölgedeki talimatları da halklar tarafından biliniyor, bölgede ne kadar kalıcı olabilir ayrıca bir tartışma konusu" diye konuştu.
Türkiye'nin bölge boyutunda önemli bir güç olduğuna vurgu yapan Tantan, Batının hâkimiyet alanını engelleyecek olan gücün de Türkiye olduğunu bildirdi. Tantan şunları anlattı: "ABD PKK-YPG'yi kurdu. Bizi kullanmak istiyorlar. Fransız Cumhurbaşkanı Macron kendilerini ağırladı. PKK ve YPG'nin durumu uluslararası alana taşınmış oldu böylelikle. Sanki kendi bölgelerinin haklarını savunuyormuş gibi algılamaya dönüştürmek istiyorlar."
TÜRKİYE'YE KARŞI SET OLUŞTURUYORLAR
Türkiye'ye karşı bir set oluşturulduğuna da dikkat çeken Tantan, "Suriye'de anayasa hazırlanmasında Türkiye, İran, Rusya gibi bölge ülkeleri yok. ABD, İngiltere, İsrail, Avrupa ülkelerinin anayasası dayatılmak isteniyor. Astana sürecinin göz ardı istenmesi de var. Türkiye'nin burada ağırlığını koyabilmesi için iç siyasetinin güçlü olması gerekiyor" şeklinde konuştu.
Halk tarafından iç siyasete güveni azaldığı için özellikle iktidar taraftarlarının halkın bilinçlenmesini engelleyici çaba içinde olduğunu aktaran Tantan şunları söyledi: "Bu nedenle neyin ne olduğunu bilmiyor. Sadece Türk halkı değil, bölge halkı da Türkiye üzerinden öğrenebilse asırlardır birlikte yaşayan insanların birbirleriyle çatışması engellenebilir. Bu hiç de zor değil. Bunun engellenmesi söz konusu. Suudi Arabistan, Körfez ülkeleri, Güney Kıbrıs, Yunanistan karşı bir cephe oluşturmuş vaziyette. Türkiye'nin sadece Ortadoğu değil, Afrika, Kafkasya, Hazar havzasındaki çıkarlarını engellemek istiyorlar. Bunun için birlikte hareket ediliyor. Türkiye'nin açılımları sadece askeri zeminde değil, mali ve ekonomik zeminde olmalı. İnsanlarının Türkiye'yi sevecek şekilde milli alt yapıların oluşturulması gerekiyor. Türkiye bunu başarabilir."
