Yeni asgari ücret yüzde 34 zam ile 11 bin 402 TL olarak açıklandı.

Marketlerde ve mağazalarda bu akşam çalışanları akşam mesaisi bekliyor, zira etiketler baştan aşağı değiştirilecek.

Asgari ücrete yapılan zam öncesi ürünlere getirilen zamların üstüne zam yapılacak, Kemal Sunal filmi gibi zama zam yani!

Allah AKP hükümetinden razı olsun yeni asgari ücret açlık sınırından tam bin 40 TL daha fazla.

Anlayacağınız “ARTIK AÇ KALMAYACAĞIZ”!!

Hala yoksuluz gerçi zira yoksulluk sınırı 33 bin 752 TL!

Bu gidişte hep yoksul kalmaya devam edeceğiz.

Geçtiğimiz günlerde bir röportaj döndü durdu sosyal medyada, muhabir ile sığır yetiştiricisi arasında geçen muhabbet aynen şöyle:

-Geçtiğimiz yıl nasıldı işler?

*Daha iyiydi.

-Ondan önceki sene nasıldı?

*Çok daha iyiydi.

-Peki ondanda önceki sene nasıldı?

*Çok çok daha iyiydi.

-Şimdi nasıl?

*Masraflar ağır, çiftçi batmış durumda.

-Ne oluyor böyle?

*Kötüye gidiyoruz.

-Siz kimi tercih ettiniz?

*Erdoğan, tek umudumuz Erdoğan.

Aslında Türkiye’nin özeti bir röportaj.

Bu kadar kötü şartlara rağmen bir umut, alternatif oluşturamayan muhalefetin izleyip ders alması gereken bir durum!

Ama ne dersi?

Sayın Kılıçdaroğlu “Yüzde 48 oy aldım, seçim kaybetmedim” diye dolanıyor ortalıkta!

“CHP’yi Atatürk çizgisinden kaydırdı” eleştirilerine karşı Sabah Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Özgür Yici’yi danışman olarak atıyor!

Anlayacağınız hiçbir şey umurunda değil.

Benim anladığım AKP’ye İzmir’i kazandırmadan gitmeyecek!

Bu olasılığı bir önceki yazımda detaylı yazmıştım!

Kısa bir hatırlatma olsun:

İktidarın İzmir’in nüfus yapısını tıpkı 90’lı yıllarda İstanbul’da yapıldığı gibi nasıl dönüştürdüğü ortada!

İstanbul'da imarsız bölgelere getirilen ve ev yapmalarına göz yumulan Karadenizlilerin İstanbul seçimini nasıl etkilediği ortada!

Kılıçdaroğlu’nu inatla o koltukta tutup, 94 seçimlerindeki gibi muhalefeti aday konusunda bölerlerse İzmir’i almaları bile içten değil!

Bu seçim değilse önümüzdeki seçim!