Erdoğan: Ben tıp mensubu değilim. Benim alanım ekonomi

Erdoğan: Ben tıp mensubu değilim. Benim alanım ekonomi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan cuma namazı çıkışında açıklamalarda bulundu. Erdoğan aşı ile ilgili soruya, Ben tıp mensubu değilim. Benim alanım ekonomi. Bakanımız var. Kendirlerimden edindiğim bilgi ile ilk anlaşmamız 50 milyon. Tabi bütün bunları da belli bir takvim ve sağlık elemanlarımız olmak üzere aşılama sürecini başlatacağız. Ben aşı olacağımı da zaten açıklamıştım." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'da cuma namazı sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde;

KORONA VİRÜS AŞISI

Değerli arkadaşlar ben bir tıp mensubu değilim. Benim alanım ekonomi. Ama ülkemin başkanıyım. Kendi danışmanlarım doktor olarak profesör danışmanlarım, sağlık kurulum ve bunun yanı sıra bakanım var. Kendilerinden edindiğim bilgilerden Çin'den 50 milyon doz gelecek. İlk etapta 4.5 milyon gelecek. Aşılama sürecini sağlık olmak üzere başlatacağız. Aşı olacağımı Ayasofya Camisi'nden bir Cuma çıkışında açıklamıştım.

Tüm vatandaşlarımı bu hassasiyete davet ediyorum. Bu işin bilirkişileri doktorlarımızdır. Bu alanda konuşması gereken hocalarımızdır. Bizim herhangi bir itilaf ve sıkıntıya yol açmadan, aslında virüsle savaşırken, kimsenin aklına virüs düşürmemeliyiz. Tüm arkadaşlarımız ile aşıyı olacağız. Temennimiz bu aşı ile birlikte bu belaya karşı mücadelemizi en güzel şekilde verelim. Burada ilk olarak Çin var, sonra da Almanya var. İki ülkeden gelecek aşılarla süreci işleteceğiz.

YILBAŞI EĞLENCELERİ

Pazartesi günü kabine toplantımız var. Partiler, otellerde olsun villalarda şurada burada olsun güvenlik güçlerimiz gerekli tedbiri alacak. Bunlara müsaade etmemiz mümkün değil. Bizim için insanımızın hayatı her şeyin ötesindedir. Bu tür şeylere fırsat vermeye niyetimiz yok. Bir şey olsa 'bak devlet nerede, devlet gerekeni yapmadı' diyecekler. Buna fırsat veremeyiz. İstihbaratımız her türlü tedbiri alarak bu işlerin üzerine gidecek

İSRAİL İLE İLİŞKİLER

Bizim İsrail ile münasebetimiz tam kesilmiş değil. En tepe noktalarındaki kişilerle sorunlar yaşıyoruz. Bunlarla sorunlar olmasa İsrail ile ilişkiler başka olabilirdi. Filistin bizim kırmızı çizgimizdir. İsrail'in tavrını kabul etmemiz mümkün değil. Bu bizim adalet ve toprak bütünlüğü anlayışımıza uymaz. Ayrıştığımız noktadır. Gönül arzu eder ki, İsrail ile ilişkiler daha iyi olsun.

Oğlu Hüseyin ile her gün görüşüyorum, bilgi alıyorum. Maalesef inişli, çıkışlı durumlar oluyor.

 

Ayrıntılar geliyor...