Erdoğan: FETÖ baskıcı bir eğitim politikasının ürünüdür

Erdoğan: FETÖ baskıcı bir eğitim politikasının ürünüdür
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Özellikle FETÖ, zamanın gerisinde kalan, toplumun temel değerlerinden uzak, jakoben, baskıcı bir eğitim politikasının ürünüdür." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Öğretmenler Günü programında konuştu. Erdoğan, konuşmasında, “Gerek PKK, DHKP-C gibi etnik ve mezhebi farklılıkları kaşıyan örgütlerin gerekse DEAŞ ve FETÖ gibi dini kavramların arkasına saklanan yapıların en büyük istismar alanı, eğitim ve öğretim alanındaki hatalardır” dedi.

“Bu ülkenin yüzlerce yıllık tarihi ve kültürel birikimine yabancı eğitim-öğretim politikaları, maalesef çatışmacı, hastalıklı, çift kişilikli nesillerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle FETÖ, zamanın gerisinde kalan, toplumun temel değerlerinden uzak, jakoben, baskıcı bir eğitim politikasının ürünüdür.” şeklinde konuştu.

“FETÖ KAYIP BİR NESİL OLUŞTURMUŞTUR”

Biz terör örgütlerinin kanlı eylemlerinde kullanacağı malzemeleri değil ülkemizin istikbalini kurtaracak Asım’ın nesli gibi öğrenciler yetiştirmek istiyoruz. Bizler sömürge ajanları değil kendini tarihini bilen fikir işçileri yetiştirmek istiyoruz. Sihni formatlanmış at gözlüğü ile bakan gençler hangi okulu bitirirse bitirsin bu millete katkısı yoktur. Gerek PKK ve DHKPC gibi gerekse DEAŞ ve FETÖ gibi dini kavramların arkasına sığınan terör örgütlerinin en büyük istismar alanı eğitimdir. FETÖ zamanın gerisinde jakoben eğitim politikasının ürünüdür. Sen kalkıpta Pensilvanya’dakin şah damarından daha yakın görürsen sen ilim erbabı olamazsın. 12 Eylül darbesinden sonra milletimizin zeki ve başarılı evlatları bu ülkenin kollarına itilmiştir. Göz boyayan sloganlarla ailelere sızan FETÖ kayıp bir nesil oluşturmuştur. Bunlar kopyacı bir nesli devletin belli makamlarına yerleştirerek bir işgal hareketini gerçekleştirdiler. Tüm mesailerini Türkiye’yi karalamak için sarf ediyor.

“ŞU AN BİLDİKLERİMİ SÖYLEYEMEYECEK DURUMDAYIM”

15 Temmuz’da milletin kanını döktüler. Bu milleti, Külliye’yi bombalayanlar bunun eğitimini mi aldılar. Silahlı Kuvvetlerimize sızan bir grup terörist bu adımı attılar. Şimdi de bedelini ödüyorlar. Görevden alınmalar devam edecek ama istiyoruz ki at izi it izine karışmasın. Ağlarım ağlatamam hissederim söyleyemem dili yok kalbimin ondan ne kadar bizarım diyor şair. Şu an bildiklerimi söyleyemeyecek durumdayım ama günü geldiğinde onlar da kaleme dökülecektir. Onun için sabır gerekiyor.

“TERÖR ÖRGÜTLERİNE MİLİTAN KAZANDIRAN MİLİTANLAR VAR! BUNLAR İNSAN MÜSVETTESİDİR”

Bu şer odaklarına karşı hep birlikte mücadele etmeliyiz. Öğretmenlerimiz bu mücadelenin en ön safında olmalıdır. Teröre sempatiyle bakan hatta farklı örgütlerin dağ ve şehir kadrosuna militan kazandıran Milli Eğitim Bakanlığı mensupları yok mu? Elbette var. Bu tarz hainler diğer kurumlarımızda da var. Fakat bunlar, kimliğinde ne yazarsa yazsın, öğretmen değildir, olsa olsa öğretmen kılığındaki insan müsveddeleridir. PKK’yı terör örgütü olarak ilan edenler Avrupa’nın meydanlarında bu örgütün gösteri yapmasına izin veriyorlar. Bunlar terörün yardım yataklık eden uzuvlarıdır . Kimse bize yok şöyle yok böyle demesin. Bu ten bu canda olduğu müddetçe biz hakkı her yerde söyleyeceğiz. Değerli kardeşlerim sıfatı ne olursa olsun bu milletin dişinden tırnağından artırdığıyla maaş alıpta bu millete kurşun sıkanları affetmeyeceğiz. Tüm mesaimizi eğitimi nitelik ve kalite olarak da arzu ettiğimiz seviyeye kazandırmak için çalışacağız.