Fatih Portakal’a apaçık mektup

Değerli kardeşim Fatih Portakal resmî sosyal medya hesabından Tweet atarak şöyle sordu:

“Ümit Özdağ protokol belgesini sonunda açıkadı. Rezalet bir durum. Bu belge ‘siyasette ahlakdışılığı’ göstermesi açısından önemli. Ve iyi ki, belgede imzası bulunan Kılıçtaroğlu delegeleri sayesinde siyasetten tasfiye edildi. Nasıl da kendine inandırdı ve kandırdı milyonları?” (İmla hataları orijinal mesaj kaynaklıdır- OU)

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın açıkladığı “Gizli Protokol” metninin eleştirilen bölümleri şöyle:

“İçişleri Bakanlığı ve iki bakanlığın daha Zafer Partisi'ne verilmesi, güvenlik, adalet ve ekonomi bürokrasisi öncelikli olmak üzere bazı bakan yardımcılıklarının Zafer Partisi'ne tahsis edilmesi…”

Değerli kardeşim Fatih Portakal derler ki;

“Gerçeklerin, bir gün ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır.”

Sana yıllardır ne kadar değer verdiğimi bilirsin.

Ancak bu paylaşımına itiraz ediyorum.

Çünkü o günlerde yaşanan kulislerin canlı tanığıyım.

Şimdilik bu kadar yazayım.

Günü gelince tarafların iznini alarak çok daha açık yazarım.

Birincisi,

Protokol neden rezalet olsun?

Çünkü 6’lı Masa’da 6 lider şöyle bir mutabakat metni imzaladılar.

1 - Cumhurbaşkanı adayı, 6 liderin ortak mutabakatı ile belirlenecek.

2 - 5 lider Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacak.

3 - Her partiye bir bakanlık verilecek.

4 - 14 Mayıs seçiminde 6 partinin aldığı oylara göre de bakanlık sayıları belirlenecek.

Bu yazdığım teyitli bilgidir.

İkincisi;

14 Mayıs seçim sonuçlarını anımsatayım sana Fatih kardeşim;

-CHP: Yüzde 25,80

-İYİ Parti: Yüzde 9,90

Demokrat Parti, DEVA, Gelecek Partisi ve Saadet Partisi CHP’nin listelerinden girdikleri için oy oranları belli değil.

AKP iktidarında bugün 17 bakanlık var.

Bu arada 6’lı Masa toplantılarında kabul edilen ortak metinde bazı mevcut Hazine ve Maliye gibi bakanlıkların bölünmesi de karara bağlandı.

Böylece Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilseydi bakanlık sayısı 21’e çıkacaktı.

CHP ve İYİ Parti dışındaki 4 partiye 4 bakanlık verilince geriye 17 bakanlık kalırdı.

CHP, İYİ Parti’nin yaklaşık 2,4 katı fazla oy aldığı için 6 liderin mutabakatına göre bu 17 bakanlık hakkaniyetle şöyle dağılırdı:

-CHP’ye 12 bakanlık.

-İYİ Parti’ye 5 bakanlık.

Koalisyon günlerinden bilinen bakanlık paylaşımlarında bazı içtihatlar oluşmuştu.

Örneğin; İçişleri Bakanlığı ile Millî Savunma Bakanlığı aynı partide olmazdı.

6 lider arasında tam mutabakat olduğu Meral Akşener masadan kalkıncaya kadar çok netti.

Bir Cumhurbaşkanı, 5 Cumhurbaşkanı yardımcısı ki sonradan 7 oldu birbirlerine tam güven sağladıkları için iktidarda hiç bir sorun da olmayacaktı.

2 bin 500 maddelik hükûmet programı için çok hızlı bir şekilde icraat dönemi başlayacaktı.

Üçüncüsü;

Sevgili Fatih kardeşim.

Bu bakanlıkların partilere dağılımı 6’lı Masa’da konuşulmadı, karara bağlanmadı.

Ancak Cumhurbaşkanı seçilseydi Kemal Kılıçdaroğlu, çok iyi ve yakından biliyorum ki İçişleri ve Adalet Bakanlıklarına CHP’den atama yapacaktı.

Dördüncüsü;

Şimdi gelelim gizli protokole.

Şimdi dönelim 15 Mayıs 2023 sabahına.

Meclis’te oy dağılımı kesinleşti.

Geriye 28 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanı seçimi kaldı.

Ve Kılıçdaroğlu ile Erdoğan arasında ATA İttifakı sayesinde yüzde 5,2 oy alan Sinan Oğan vardı.

Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı seçilmesi için en önemli destek ATA İttifakı’ndan gelirdi.

Bunu sadece Kılıçdaroğlu değil tüm Türkiye gördü.

O halde Millet İttifakı’nın paydaşları Adalet Partisi lideri Dr. Vecdet Öz ve Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ ile görüşmek kaldı.

Ki işte Kemal Bey bence bu adımı attı ve her iki lider ile görüştü.

Çok da doğru yaptı.

Çünkü, Kılıçdaroğlu ve Erdoğan karşı karşıya kaldı.

Birlikte bir düşünelim Fatih’ciğim.

Oy oranları belli olmayan 4 partiye birer bakanlık veriliyor.

Yüzde 5,2 oy oranı olan ATA İttifakı’na 3 bakanlık verilmesinin nesi yanlış.

Kemal Bey bu 3 bakanlığı CHP’nin hakkından veriyor.

CHP’lilerden başka kimin karışmaya hakkı var?

Şimdi bu gerçekler karşısında soruyorum sana;

-Neresi “ahlak dışı”?

-Neresi rezalet?

-Neresi milyonları kandırma?

Kemal Kılıçdaroğlu CHP’ye düşen 13 bakanlığa bakan atarken, Meral Akşener İYİ Parti’ye düşen 5 bakanlığa bakan atarken diğer 4 lider 4 bakanlığa atama yaparken elbette hiç kimseye sormayacaklardı.

Bugün Erdoğan’a hangi bakanlığa kimi atıyorsun diye soran var mı?

Tüccar Bakanları “Ticaret+Siyaset” diye benden başka eleştiren var mı?

Böylece, Erdoğan’ı kendi sözü olan, “Devleti şirket gibi yönetmek” sözünü yüzlerine vuran benden başka var mı?

Gelelim ATA İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’a.

Kendisinden ve ailesinden başka tek bir oyu olmayan, “Erdoğan’ın 3. kez aday olması anayasaya aykırıdır” diye Sinan Oğan’ın yüzde 5,2’nin sağlayıcısı Özdağ ve Öz’ü terk edip Erdoğan’a yamanması nedir?

Ahlak dışı ya da menfaat denir mi?

Sevgili Fatih Portakal kardeşim.

Sözcü TV’de bu gerçekleri konuşmak ve kamuoyunu aydınlatmak da isterim.

Var mısın?

Sevgilerimle

Yazarın Diğer Yazıları