Kore mucizeyi nasıl başardı

Kore mucizeyi nasıl başardı

GÜREL YURTTAŞ / Yeniçağ

Ronaldo''ya bakınca bizim futbolcular geliyor aklıma. Haftada 3 maç yapınca "Yorulduk, bittik, perişan olduk" diyen.
37 yaşındaki Ronaldo''da böyle bir şey yok. Her maçta oynuyor adam.
Kulüp takımlarında da böyle, milli maçlarda da.
Takımı ister en güçlü rakibiyle oynasın sahada. Amatör takımla hazırlık maçı yapsın yine sahada. Hem de aynı ciddiyetle.
Portekiz Dünya Kupası''nda gruptan çıkmayı garantilemiş. Haliyle bazı futbolcular değiştirilmiş, yedeğe çekilenler var.
Ama Ronaldo yine sahada. Maçtan önce hocası "İstersen oynama" demiş ama... Yok, ille de oynayacak! Yine sahada. Son Dünya Kupası olduğunu biliyor. Keyfini çıkarmak, gol atarak tarihe geçmek istiyor.
Güney Kore''nin ise umudu var. Sahada ama kulağı gruptaki diğer maçta. Kazanıp, Gana-Uruguay maçını bekliyor.
Bir de şu var tabi. Bu grupta birincilik önemli. Çünkü ikincinin son 16 turunda Brezilya ile eşleşme tehlikesi var.
Maç başladı. Gözler Ronaldo''dayken bir başka Portekizli sahne aldı. 5. dakikada Horta sert bir vuruşla topu filelere yolladı: 1-0.
Kore''nin golden sonra maçı bırakacağını sananlar yanıldı. Takım halinde yerleştiler Portekiz yarı alanına. Kutlamak lazım. Sonuna kadar direneceklerini gösterdiler. Üst üste atak geliştirdiler. Azimle bilme ne yapan beton deler misali; 27''de de hedeflerine ulaştılar. Kornerden gelen top Portekiz ceza alanını karıştırdı, bomboş durumda topu önünde bulan Young-Gwon Kim de fileleri havalandırdı: 1-1.
Portekiz''in de Kore''nin de gol için oynamaları maçın seyir zevkini artırdı haliyle. Herkes çabalıyordu da Ronaldo daha çok istiyordu. Ama dünya yıldızı olmanın zorlukları var. Bunlardan biri de rakip defansın herkese bir dikkat ederken sana 4 kez dikkat etmesi. Bir kez sıyrıldı savunmadan ama onda da topu auta attı.
Ronaldo ikinci yarıda da başladı oyuna. Ama Portekiz''in hocası sonraki maçı düşünmüş olacak ki; 65''te yeter dedi Ronaldo''ya. Oyundan aldı. Oyundan alınırken o kadar üzgündü ki; söylene söylene çıktı sahadan. Yıkılmıştı adeta. Böyle oluyor futbola aşık adam. Bir de gol atıp Dünya kupalarında en çok gol atan Portekizli olarak yazdırmak istiyor ya ülkesinin tarihine adını. Üzüntüsünün nedeni bu olmalıydı.
Ronaldo''dan sonra bir rahatlık geldi Kore defansına. Bu kez hücuma onlar da katılmaya başladı. 
Diğer maçta Uruguay''ın Gana karşısında önde oynamasıyla şansı doğan ve iştahlanan Kore  sonuna kadar zorlayacaktı, zorluyordu da. Portekiz ise kontratağa bırakmıştı gol şansını. 
90+1''de Portekiz korner kazandı. Topu Koreliler uzaklaştırdı ve top Tottenham''ın da yıldızı olan Heung-min Son''a geldi. Son topu karşı kaleye kadar taşıdı. Ardından da müthiş bir pas attı Hee-chan Hwang''a. O da karşı karşıya kaldığı anda topu ağlara yolladı: 2-1.
Büyük bir olaydı bu. Bu sonuç Kore''yi son 16''ya taşıyacaktı. Sevinç büyüktü.
Kore tribünlerinde ise ağlayanlar gördüm ben. Sevinç gözyaşlarıydı bunlar.
Bir mucizeydi bu; Kore mucizesi.
Biz de o kadar özledik ki böyle mucizeleri görmeyi. 
Neyse...
Portekiz yine de gruptan birinci olarak çıktı.
Kore ise gol averajıyla ikinci sıradaydı.
Futbolcularının hepsinin bitiş düdüğü ile yere atmalarını unutamam ben. Ağlayarak birbirlerine sarılmalarını da. 
Maç bitmişti ama sahada kaldı Koreliler. Uruguay-Gana maçının sonucunu bekliyorlardı heyecan içinde. 
Uruguay-Gana maçının bitiş haberi gelince de... Son 16 turundaydılar işte.
Helal olsun Uzakdoğu''nun aslan yürekli çocuklarına.

Yazarın Diğer Yazıları