İşlenmiş gıdalar öldürüyor. Uzmanı açıkladı

İşlenmiş gıdalar öldürüyor. Uzmanı açıkladı
Genel cerrahi uzmanı uyarısında, “İşlenmiş gıda tüketimi, kolorektal kansere davetiye çıkarıyor” sözlerini kullanarak uyarılarda bulundu.

Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Serdar Yol, kolorektal kanserin nedenlerine ve risk faktörlerine ilişkin yorumlarda bulundu.

Serdar Yol, "İşlenmiş gıdaların fazla tüketilmesi, meyve ve sebze alımının az olması, sigara içilmesi, ailede meme, yumurtalık veya rahim ağzı kanseri bulunması, kolorektal kanser için riskli durumlardır" dedi.

Prof. Dr. Serdar Yol, kolorektal kanserle ilgili bilgi verdi. Sindirim sisteminin son bölümünü oluşturan kalın bağırsağa kolon denir ve yaklaşık 1.5-2 metre uzunluğunda olduğunun altı çizildi.

Kolonun son 15-20 santimetrelik kısmına ise rektum dendiği bildirildi. Bu bölgede ortaya çıkan kanserlere kolorektal kanser dendiğinin altı çizildi.

Kolorektal kanserler genellikle bu bölgedeki poliplerden kaynaklanır. Erkeklerde kolorektal kanser gelişme olasılığı yüzde 4.5, kadınlarda yüzde 3.2'dir.

"KANLI DIŞKI, KARIN AĞRISI VE KİLO KAYBI ÖNEMLİ BELİRTİLERDİR"

Prof. Dr. Yol, kolorektal kanserin belirtileri ve riskli kişiler hakkında şunları söyledi:

“Kolorektal kanserin pek çok belirtisi vardır. Bunlardan en önemlileri yeni başlayan kabızlık veya tuvalete sık çıkma ama rahatlayamama, dışkının ince olması, makattan veya dışkıdan kan gelmesi, anemi, karın ağrısı, halsizlik ve kilo kaybıdır. Bağırsakta polip olanlar (özellikle adenomatöz tipi), ailesinde kolorektal kanser geçmişi olanlar, iltihaplı bağırsak hastalığı olanlar (ülseratif kolit, Crohn hastalığı gibi), genetik bozukluğu olanlar (ailesel polipozis sendromu gibi), işlenmiş gıdaları çok tüketenler, meyve ve sebzeyi yeterince tüketmeyenler, sigara içenler, ailesinde meme, yumurtalık veya rahim ağzı kanseri olanlar risk altındadır.”

"KOLONOSKOPİ TANI İÇİN EN ÖNEMLİ YÖNTEMDİR"

Prof. Dr. Serdar Yol, kolorektal kanserin tanı ve tedavisine ilişkin şunları söyledi:

"Bu hastalığın tanısında dışkıda gizli kan testi ve kolonoskopi en önemli yöntemlerdir. Tomografi ve dışkıda genetik testler de kullanılabilir. Makattan kanayan her hastaya, ailesinde kolorektal kanser öyküsü olmayanlarda 50 yaşından sonra, ailesinde kolorektal kanser öyküsü olanlarda ise hastalığın görüldüğü yaştan 10 yıl önce kolonoskopi yapılmalıdır. Kolorektal kanserin tedavisinde cerrahi ilk seçenektir, ancak kemoterapi ve radyoterapi ile birlikte uygulanabilir. Tedavi planı hastaya göre belirlenir."

İlgili Haberler