İşte kalp krizinin en önemli nedeni

İşte kalp krizinin en önemli nedeni
Kalp sağlığı insanın total sağlık durumunu büyük ölçüde etkilemekte. Peki, en önemli kalp krizi nedeni hangisi? İşte, yanıtı…

Bilimsel çalışmaların artması, teknolojik gelişmelerin tıp alanında da kullanılması ile birlikte tanı ve tedavi yöntemlerinin önemli ölçüde geliştirilmesine karşın günümüzde hala ani ölümlerin sebebi kalp krizidir. Öyle ki günümüzde her 5 ani ölümden biri kalp krizi nedeni ile gerçekleşmektedir.

Kalp krizi; kalbi besleyen damarlarda tıkanıklık olması ve bu problemin kalp kasında infaktüse yol açması sonucunda gelişmektedir. Kalbi besleyen damarlar koroner damarlar olarak tanımlanmaktadır. Bu damarlarda birtakım faktörler ile tıkanma ve daralma problemi yaşanabilmektedir. Koroner damarlardaki tıkanıklık ve daralma ile birlikte damar sertliği (ateroskleroz) probleminin de yaşanması kalp krizine yol açabilmektedir. Bu problemin açığa çıkmasında birtakım risk faktörleri önemli rol oynamaktadır. Bu faktörleri şu şekilde sıralayabilmekteyiz;

Sigara kullanımı - Kolesterol seviyesinin yüksek olması - Hipertansiyon ve yüksek tansiyon - Diyabet - Genetik faktörler - Menopoz - Obezite - 40 yaş üzerinde olma - Stres Kalp krizinin gerçekleşmesi için öncelikle kalbi besleyen damarların daralmış ve kan akışına hiçbir şekilde müsaade etmeyecek şekilde daralmış olması gerekmektedir. Bu durum yıllar içerisinde gelişen bir süreçtir. Halihazırda daralmış olan bir damar; sıcak hava, stres, ağır bir yemek yemek ya da susuzluk gibi nedenler ile büzülme yaşanabilmekte ve daralma yaşanan damarın beslendiği kalp kası bölgesinde ölüme neden olabilmektedir. Bu durum kalp krizi olarak tanımlanmaktadır.

KALP KRİZİ NEDENLERİ VE RİSKLERİ

Kalp krizi riskini artıran nedenler arasında yaş faktörü önemli rol oynamaktadır. Özellikle 45 yaş üstü erkekler ve 55 yaş üstü kadınlar genç insanlara oranla daha fazla risk altındadır. Bunun yanı sıra sigara kullanımı, obezite ve yüksek tansiyon problemi de kalp krizine neden olan faktörler arasındadır. Daha önce kalp krizi geçirilmiş olması, anjin (kalpte yeterli oranda oksijen bulunmaması) problemi ve ailede kalp krizi öyküsü bulunması da diğer risk faktörleridir.


BELİRTİLERİ

Kalp krizi geçiren bir hasta göğüs ağrısı yaşamaktadır. Göğüs kemiğinin arka kısmında hissedilen ağrı, kalp krizinin başlıca belirtisidir. Ancak unutulmamalıdır ki sessiz kalp krizi olarak tanımlanan ve genellikle diyabet hastaları ve yaşlılarda görülen krizde göğüs ağrısı belirtisi yaşanmayabilmektedir.

Göğüs bölgesinde hissedilen ağrı aynı zamanda göğüste daralma hissi ile birlikte omuz ve kollara hatta dişler ve çeneye de yayılabilmektedir. Aynı zamanda hazımsızlık ve soğuk terleme de ağrıya eşlik edebilmektedir. Nefes darlığı, öksürme ihtiyacı, mide bulantısı ve devamında kusma, baş dönmesi gibi belirtiler de görülebilmektedir. Bu belirtiler yaşandığında acil olarak 112 uygulamasına başvurulmalıdır. Özellikle yaz aylarında sıcak havalar ve stres faktörü kalp krizini tetikleyici olarak kabul edilmektedir. Bu durumda göğüs ağrısı ortaya çıktığında mutlaka hemen istirahat edilmesi önerilmektedir. Bununla birlikte ağrının nedeni sorgulanmadan tıbbi yardım çağırılmalıdır. ( 112 uygulaması ile tıbbi yardım çağırılmalıdır.)

TEDAVİSİ

Öncelikle kriz yaşanmadan önce risk faktörlerinin belirlenip hastanın ve kalp sağlığının korunmasına yönelik yöntemler uygulanmalı ve yaşam tarzında birtakım değişikler uygulaması sağlanmalıdır. Bu nedenle risk grubunda olan kişilerin periyodik kontrollerini aksatmaması önerilmektedir. Risk grubunda yer alan hastaların EKG (treadmill testi) uygulaması yaptırmaları önemlidir.

Kalp krizi acil bir problem olmakla birlikte en kısa zamanda hastaneye ya da sağlık kurumuna ulaşılması gereken ciddi bir durumdur. Kalp krizi sırasında hastaneye ulaşılmadan önce yaşanan ölüm oranı %20 ila %30 iken hastaneye ulaşıldıktan sonra ise bu oran %10’a düşmektedir. Kalp krizi sırasında kalp; stand stil ve fibrile olarak iki şekilde durmaktadır. Bu süreçte Defibrilatör ile kalbin normal ritimde çalışması sağlanabilmektedir.

ALINACAK ÖNLEMLER

Egzersiz yapılmalıdır.

İdeal kilo korunmalıdır.

Stresten uzak bir yaşam tarzı benimsenmelidir.

Tüketiliyorsa sigara kullanımı bırakılmalıdır.
Şeker hastalığı kontrol altına alınmalıdır.

Kolesterol seviyesi kontrol altına alınmalıdır.

Dengeli ve sağlıklı beslenilmelidir.

İlgili Haberler