Küçük partilerin akıbeti

Küçük partilerin akıbeti

Seçimler yaklaşırken en fazla merak edilenlerden biri, yeni ve küçük partilerin ne kadar oy alacakları. Günlerdir gündemi önemli oranda  Memleket Partisi, Yeniden Refah Partisi, DEVA Partisi vs. meşgul ediyor.

2018 Milletvekili Seçimi Kanunu''nda yapılan değişiklikle getirilen ittifak sistemiyle yüzde 10 baraj engelinden kurtulan küçük partilerin siyasi hayattaki etkisi de arttı. İttifak oyları sayesinde küçük partiler de normal halde sandalye kazanamayacağı bir seçim bölgesinde sandalye elde edebilir oldu.

Öte yandan, büyük partilerin artık oylarını tamamlayarak daha fazla milletvekili çıkarabilmeleri için küçük partilerin oylarına ihtiyaç duymaları ve iktidara gelmek için gereken 50+1 hedefi, büyük partiler için de küçük partileri kıymetli kıldı.

Ancak 6 Nisan 2021 tarihli değişiklikle durum ittifaklar açısından hayli değişti.

Bu değişiklik sonucu, ittifak oyu kalktığı için küçük partiler bir önceki genel seçimlerde olduğu kadar avantajlı konumda değil. Ancak bıçak sırtı geçecek yarışta bir oyun bile önemi konuşuluyorken, yüzde 1 oy ihtimali dahi küçük partileri kıymetli hale getirmeye yetiyor.

Yeni düzenleme ve küçük partiler

2018 genel seçimlerinde, ittifakın toplam oyunun yüzde 10''u geçmesi halinde oylar ittifak içinde toplanıyor ve ittifak içerisindeki partilerden hangisinin milletvekili çıkaracağı da ittifak içerisinde aldıkları oya göre belirleniyordu.

Daha anlaşılır olması açısından Adıyaman örneğini hatırlayalım:

Yaklaşık 191 bin oy alan AKP 4 milletvekili, 41 bin oy alan CHP ise 1 milletvekili çıkarırken, 53 bin oyu bulunan HDP milletvekili çıkaramamıştı. Çünkü CHP ile ittifak halinde olan İYİ Parti''nin aldığı oylarla birlikte toplamda 60 bin oya ulaşmış olan Millet İttifakı''nın oyu esas alınmış, devamında ittifak içerisindeki oy oranlarına göre CHP milletvekili çıkarmıştı.

Ancak 6 Nisan 2021 tarihli değişiklikle bu artık mümkün olmayacak. Zira, en basit tabiriyle, ittifak oyları kalktı. Bu da şu anlama geliyor, ittifaklar içinde ne kadar az liste ile seçime girilirse o kadar avantaj kazanılmış olacak.

Bu da özellikle de yüzde 7''ye inen seçim barajının altında oy oranına sahip olan küçük partilerin, büyük partilerin listelerinden seçime girmesini gerektiriyor. Yani, seçim pusulasında kendi parti logoları ve isimleriyle yer almamalarını…

Böylece partiler ortak listeyle seçime girdikleri takdirde oyları birleşecek ve daha fazla milletvekili çıkarabilecekler.

Ancak…

İttifak içindeki partilerin kendi logoları ve isimleriyle seçime girmek istemeleri de elbette olası. Bu da en az 41 ilde seçimlere bu şekilde girmelerini gerektiriyor. Fakat bu tercih, küçük partilere avantaj getirmiyor.

Seçim sonucunu tahmin etmek için önemli

Oy oranlarını tahmin etmenin zor olduğu, anket şirketlerinin birbirinden oldukça farklı oranlarda oy rakamları yayınladığı küçük partilerin seçimlere etkilerinin kritik önemde olacağından şüphe yok.

Ancak kim doğru hesap yapacak ve bu partilerin %1 ile %5 arasında değişen oylarının boşa gitmemesini sağlayacak matematiği kim doğru kurgulayacak, henüz bilmiyoruz.

9 Nisan''da partilerin YSK''ya teslim edecekleri listeler, seçim sonuçlarına yönelik tahminlerin isabet gücünü -hiç şüphesiz- arttıracak.

Yazarın Diğer Yazıları