CEVAT KOL / Yeniçağ

Lüksemburg beraberliği Faroe adaları yenilgisi halının altına süpürülen pisliklerin kokusunun çıkmasına neden oldu. C liginden B ligine çıkan milli takım futbolu, tercihleri ve yapılanması ile birlikte kimseyi mutlu etmedi. Milli takımdaki sıkıntının teknik anlamdan çok yapısal olduğunu çok net bir şekilde gördük. Ülke futbolunda yap boz ile uygulanan sistem oyuncu yetiştirmenin önünü kesti. Uygulanan yanlış politikalar ülkeyi yabancı cenneti yaptı. Sözde bu sezon 7+4 sistemine geçilip yabancı oyuncu eritilecek, yerli oyuncuların önü açılacaktı. Ne oldu! Beyler istedi, yabancı sayısı azalacağı yerde arttı. Futbolun patronlarından çıt yok. Milli takım sorumlusu Alman Kuntz ülkemiz futbolu adına “yüzleşmeliyiz” diyor. Ne acı değil mi?

Milli takımdaki sıkıntının futbol bilgisi ile ilgisi olmadığını defalarca yazdık. Bugünkü durum siyasi düşüncenin erozyonudur. Hamit Altıntop’un Şenol Güneş döneminde rahat durmadığını TFF’nin eski yönetici Selim Soydan sert bir dille ifade etti. Kendi Alman arkadaşını göreve getirmek için nasıl taklalar attığı şimdi seslendirilmeye başlandı. Altıntop’un oyuncuların bazılarının kafasını karıştırmadığına nasıl inanacağız? Faroe Adaları maçından sonra kabadayı edasıyla  canlı yayında masaya vurup ayar çekmeye çalışması adeta geçmişle ilgili belgeydi. Arkadaşı Kuntz için göğsünü siper edip "yanındayım" diyor.

Şenol Güneş’in başarısız olması için Hamit Altıntop’un çalıştığını TFF eski yönetici Selim Soydan söylüyor.. Güneş’in disiplinini aşamayıp sponsor yardımları alamayan şerefli spor müdürleri Altıntop’un değirmenine su taşımak için seferber oldu. Koku ortaya çıkınca şimdi herkes suçlu arayıp, vicdan azabıyla günah çıkarmaya çalışıyor. Biz söylemiyoruz Hamit Altıntop’un ayak oyunlarını, Selim Soydan söylüyor. Demek ki neymiş; o dönemde bir bardak suda fırtına koparanların Şenol Güneş’e bir özür borcu varmış. Ama özür, erdemli insanların işidir, kendimizi fazla beklentiye sokmayalım!
Kimsenin derdi milli takım değil. Herkes bir ucundan tutup kendi üzerine battaniye örtmeye çalışıyor. Kimsenin derdi sobayı yakıp birlikte ısınmak değil!

Futbolun adı özerk, içeriği ve işleyişi siyasi bağımlı olduğu sürece bu işler düzelmez. Milli takım düzelmez. Ciddi bir yapılanma lazım. Siyasilerin elini çektiği, işin uzmanlarının görevde olduğu bir yapılanma şart. Kurtuluşun yolu budur.