Araştırmanın amacını, "Alaz Türkleri olarak adlandırılan Lazların tarihini ve göç yolları ile dünya üzerine dağılıp medeniyet kurarak devletleşmelerini incelemek" olarak belirten Cemal Bahadır Şaybanoğulları çalışmasını şu önsözle sunuyor:
"Yapılması planlanan çalışmalar, 1930''lu yıllarda düşünülmüş ancak çeşitli nedenlerden ötürü kırk yıl sonra yazılmaya başlanabilmiştir. İlerleyen yıllardan 1973 yılına gelinceye kadar araştırmacı tarafından çeşitli kütüphanelerde geniş kapsamlı araştırmalar yapılmış, doküman ve kaynak taramaları sonucu elde edilen verilerin ışığında 1 Kasım 1973 tarihinde yazılmaya başlanmış, aralıksız dört buçuk yıl üzerinde çalışıldıktan sonra 18 Ekim 1978 tarihinde tamamlanmıştır.
Alaz Türklerinin (Lazlar) Tarihine Giriş, etnik ve isim kökenleri, yapılan göç sellerinin araştırılması, gerçeğe, yani sağlam ve inandırıcı bir sonuca varabilmek açısından, Büyük Turan''a yani Türk okyanusuna dalmak demekti.
Bu koca okyanusun kaynağının neresi olduğu, nasıl gelişip bütün dünyaya nereden ve nasıl yayıldığı, hangi nehirlerle beslendiği de bu araştırmanın yol gösterici öğeleri oldu.
Alaz Türklerinin (Lazlar) Tarihine Giriş, bir tez olarak hazırlanmış, etnik olarak isim kökenleri, isimlerin türeyiş biçimleri ve Alaz Türklerinin göç selleri sonucu dünyaya dağılmaları, delilleriyle gösterilerek yazılmış ve araştırma tamamlanmıştır.
KKM Kitap Yayın Tel:(0312) 419 54 85
***
İmana gelen imparatorun izinde
Prof. Dr. Niyazi Öktem, "İslamı Seçen Haçlı İmparatoru" adlı tarihi romanında II. Frederick olarak da bilinen ve 1194-1250 yıllarında yaşayan Frederick Hohenstaufen''in bilimsel araştırmaların satır arasına hapsedilmiş serancamını gün ışığına çıkarıyor:
Müslüman-Hristiyan maiyetiyle birlikte "hasret kaldığı ezan sesini dinlemek için" Kudüs''e gelen Frederick, Kutbbetü-s Sahre''ye girer... Derinlerden gelen Kur''an tilavetiyle insanlar huşu içinde Miraç duygusunu yaşarlar... Birdenbire Sahre''nin önünde diz çöken Hristiyan Haçlı İmparatoru''nun ağzından "Bismillahirrahmanırahim"le başlayarak Fatiha Suresi dökülür. Bittiğinde herkesin ağzından "amin" sesleri yükselir...
Resmi kayıtlara bakıldığında, bilinen o ki Mısır kökenli Palermolu uzmanlar cenazeyi tahnitledi ve kefenin içine balmumu ile kaplanmış beyaz beze sarılı kufî karakterde bir Kur''an-ıKerim iliştirdi. Göğsünün üzerinde de Arapça yazılar olan,Şam yapımı bir hançer konarak somaki tabuta yerleştirildi.
Matbuat Yayın Grubu Tel:(0532) 767 68 22
***
HAFTANIN KİTABI:
Gazilerin arasında
Gazi ve soyundan gelenlerin ortaya koyduğu başarı hikâyesinin kuşkusuz pek çok kahramanı vardı. Osmanlıları gayretleri, samimiyetleri ile omuzlarında yükselten gaziler, en az devlete ismini veren Osman ve oğulları kadar takdir ile anılmayı hak etmişlerdi. Sadece yalın kılıç gaza ile şehirleri fethetmekle kalmayan bu gaziler, fethettikleri yerlerin birer Türk yurdu hâline gelmesini sağlamak için de yoğun imar faaliyetlerine girişmişlerdi. Bu sebepledir ki "Rumeli" olarak ifade edilen, Osmanlıların hâkimiyet alanını oluşturan geniş coğrafyada pek çok yer ismi bu gazilerin adıyla anılmaktadır.
Kemal Ramazan Haykıran, "Suyu Aşan Kılıçlar" adlı çalışmasında, kuruluşun ve fütuhat sürecinin ikinci adamları olarak tanımlanabilecek, Osmanlı''nın yükselişinde katkıları olan ve Osman Gazi''den Fatih''e kadar uzanan zaman zarfında varlık gösteren gazilerin içinden seçilen 17 önemli şahsiyetin kökenlerine, siyasi ve imar faaliyetlerini kapsayan biyografilerine yer veriyor. Böylece Osmanlı''nın kuruluşu ve yükselişine büyük katkı verip Rumeli''nin fethinde rol oynayan devlet adamlarını gündeme taşıyor.
Ötüken Neşriyat Tel:(0212) 251 03 50
