Muhsin Yazıcıoğlu, Sivas''ın Şarkışla ilçesinin Elmalı köyünde 31 Aralık 1954 tarihinde Halit ve Fidan Yazıcıoğlu çiftinin son çocuğu olarak doğdu. Ailesi çiftçi olan Yazıcıoğlu ilk ve orta öğrenimini Şarkışla''da yaptıktan sonra yüksek öğrenimini yapmak üzere 1972''de Ankara''ya geldi. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesini tamamladı.
1968''de cemiyet (dernek) çalışmalarına başlayan Yazıcıoğlu, Şarkışla''da Genç Ülkücüler Hareketi''ne katıldı. Ankara''ya geldikten sonra ise, Ülkü Ocakları Genel Merkezi''nde görev yapmaya başladı.
Sırasıyla Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcılığı ve Ülkü Ocakları Genel Başkanlığında bulundu. 1978''de faaliyete geçen Ülkücü Gençlik Derneği''nin de kurucu genel başkanı oldu. 12 Eylül 1980 tarihinde yapılan askeri darbenin ardından, MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası sanığı olarak cezaevine konuldu. Beş yılı hücrede olmak üzere toplam yedi buçuk yıl hapishanede kalan Yazıcıoğlu daha sonra suçsuz bulundu ve beraat etti.
Beraat ettikten sonra Sosyal Güvenlik ve Eğitim Vakfı''nın başkanlığını yaptı.
1987 yılında arkadaşlarıyla beraber MÇP''de siyasete girdi. MÇP''de Genel Sekreter Yardımcılığı görevini üstlendi.
1991 yılında yapılan genel seçimlerde üç partiden oluşan ittifak bünyesinde, milletvekili adayı oldu ve Sivas''tan milletvekili seçildi. 1992 yılının Temmuz ayında, bir grup arkadaşıyla beraber MÇP''den ayrılarak 29 Ocak 1993''te kurulan Büyük Birlik Partisi''nin Genel Başkanlığına seçildi.
24 Aralık 1995 tarihinde gerçekleşen erken genel seçimlerde ANAP-BBP ittifakından 20. Dönem Sivas milletvekili olarak, tekrar TBMM''ye girdi. 28 Şubat 1996''da ANAP''tan istifa ederek, BBP''ye döndü.
26 Nisan 1998 tarihinde gerçekleşen 3. Büyük Kurultay''da, 8 Ekim 2000''de gerçekleşen 4. Büyük Kurultay''da, 2 Haziran 2002''de gerçekleşen 1. Olağanüstü Büyük Kurultay''da, 20 Temmuz 2003''te gerçekleşen 5. Olağan Büyük Kurultay''da, 30 Nisan 2006''da gerçekleşen 6. Olağan Büyük Kurultay''da ve 15 Nisan 2007 2. Olağanüstü Büyük Kurultayda yeniden BBP Genel Başkanlığına seçilmiştir.
Gülefer Yazıcıoğlu ile evli olan Muhsin Yazıcıoğlu, Firuze ve Furkan adında iki çocuk babasıydı.
HELİKOPTER KAZASI VE MUHSİN YAZICIOĞLU''NUN ÖLÜMÜ
25 Mart 2009 tarihinde Kahramanmaraş mitinginden Yozgat-Yerköy mitingine hareket etmek üzere Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nu taşıyan helikopter, bilinmeyen bir sebepten dolayı düştü. Havalandıktan 26 dakika sonra Keş dağı, Kuru Dere Kanlıçukur mevkiine düşen helikopterde Yazıcıoğlu’nun yanı sıra altı kişi de yaşamını yitirdi.
Kaza sonrası hazırlanan otopsi raporunda, Yazıcıoğlu’nun düşme anından sonra bir saat daha hayatta kaldığı belirlendi. Yazıcıoğlu ve helikopterde bulunan diğer kişilerin naaşına 48 saat sonra ulaşılabilmesi ise büyük tepki yarattı.
17 gönüllü köylü tarafından bulunan enkazın 48 saat süren arama çalışmalarının yapıldığı bölgenin 115 kilometre uzağında olduğu aktarıldı. Yazıcıoğlu’nun cenazesi 31 Mart 2009 tarihinde Taceddin Dergahı’na toprağa verildi. Yazıcıoğlu’nun ölümü ile ilgili suikast iddiaları halihazırda Kahramanmaraş Cumhuriyet Savcılığı''nca soruşturulurken, Göksun Asliye Ceza Mahkemesi ve Yargıtay 5. Ceza Dairesi Başkanlığı’nda da ayrı soruşturmalar sürdürülüyor. Yazıcıoğlu’nun hayatını kaybetmesine sebep olan helikopter kazası hakkında ilk iddia, helikopterin düştüğü anlarda bölgede üç savaş uçağının bulunduğu yönündeydi.
Olay günü helikopterin uçuş güzergâhında üç şüpheli jetin uçtuğu, bu jetlerin helikopterin yakınından geçerek türbülans etkisi yaratarak düşmesine yol açtığı iddia edildi. Başka bir iddia ise helikopter pilotu Kaya Mustafa İstektepe’nin üç şüpheli jetin egzos dumanın nedeniyle karbonmonoksit zehirlenmesi yaşadığı, pilotun seyir hakimiyetini yitirmesi için helikopterin çakıldığı şeklindeydi.
Yazıcıoğlu ailesi, ve avukatlar iddialara ilişkin davalar açılsa da sonuç elde edilemedi. Pilot İstektepe’nin kanında yüzde 24, gazeteci İsmail Güneş’te yüzde 27, Muhsin Yazıcıoğlu’nda ise yüzde 13 seviyesinde karbonmonoksit tespit edildiği iddia ediliyor. Bilirkişi raporlarında yüzde 24 oranındaki karbonmonoksit gazının pilotta sarhoşluk, dikkat bozukluğu, baygınlık gibi etkiler yapabileceği öne sürülüyordu.
