Anayasa Mahkemesi’nin hakkında, “Laiklik karşıtı eylemlerin odağı” hükmünü verdiği AKP’nin milletvekille
Anayasa Mahkemesi’nin hakkında, “Laiklik karşıtı eylemlerin odağı” hükmünü verdiği AKP’nin milletvekilleri Sevde Bayazıt Kaçar, Gönül Bekin Şahkulubey, Nurcan Dalbudak ve Gülay Samancı
TBMM Genel Kurulu’na türban takarak girdi...
Meclis Genel Kurulu, Başkanvekili Meral Akşener başkanlığında toplandı. AKP’li 4 kadın milletvekili Sevde Bayazıt Kaçar, Gönül Bekin Şahkulubey, Nurcan Dalbudak ve Gülay Samancı, Genel Kurul’a türbanlı ılarak katıldı. CHP sıralarından tepki gelmediği görülürken, AKP’li vekiller başörtülü vekilleri tebrik etti. Bu arada, CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz ise Genel Kurul Salonu’nda ceketini çıkardı ve Atatürk tişörtüyle oturdu.
Daha sonra açılan usul tartışmasının ardından konuşan CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, “Camileri hazineye satarak belediyelerin borcunu ödeyenler siz değil misiniz? Örtünmek dinin emridir, diyor Başbakan. Peki, dinin emri ise dinin bir tane mi emri var? Yetimin hakkını yememek, milletin içine nifak sokmamak, milleti ayrıştırmamak dinin emri değil mi? Siz madem dinin emrini yerine getiriyorsunuz, miras konusunda da bu emri yerine getirecek misiniz?” diye sordu.
Hacdan dönen AKP’li kadın vekillere seslenen İnce, “Örtünen kardeşlerime sesleniyorum, babanızın mirasından bir pay alıp, erkek kardeşinize iki pay verecek misiniz? Bir sayın milletvekili ’resetlendiğini’söylüyor. Bu, İslam anlayışını dejenere eden bir açıklamadır. Kişi Allah katında resetlendiğine karar veremez, ancak tövbe eder, af diler, onun resetlenip resetlenmediğine kişi kendisi karar veremez. Siz Allah karşısında resetlendiğinize karar veremezsiniz. Ama Tayyip Erdoğan karşısında resetlenmiş olabilirsiniz” diye konuştu.
“Siz bu insanları yıllarca kandırdınız. Size bu sefer bunu yaptırmayacağız” diyen İnce, “Meydanlarda ’benim başörtülü bacım’, başörtüsüz senin bacın değil mi? Başörtülüler de bizim bacımız, başörtüsüzler de bizim bacımız” diye konuştu.
AKP’nin bütün özgürlükleri yok ettiğini anlatan İnce, “Kamu İhale Kanunu neyle örteceksiniz? Siz dinin emrinden bahsediyorsunuz. Şans topunu kim buldu, mucitler, içinizdeki mucit kim, beygirler 2 gün koşuyordu, beygirleri 7 gün koşturuyorsunuz. Siz mücahitlik taslayıp aslında gerçekte müteahhit olanlar siz değil misiniz?” ifadesini kullandı.
Mobbing yapılıyor
MHP’li Ruhsar Demirel ise “Meclis’te kadınlara kılık kıyafet üzerinden mobbing yapılıyor” dedi.
Demirel, Türkiye’de kadınlara yönelik erkeklerin kararlar vermesinin yanlış olduğunun altını çizerek şunları söyledi:
“Burada mobbing yapılıyor. Burada inançları nedeniyle başlarını kapatanların mikroskop altına alındı. 4 hanımefendiye mobbing yapılıyor. İnsanları kılık kıyafetleri üzerinden değerlendirilmesine kabul etmiyoruz. Biz 2008’de verdiğimiz kanun teklifiyle bu sorunu çözmek istediğimizde kalkmayan parmaklar bugün vicdanlarında bunun hesabını versinler. 2010’da tekrar ettik yine kimse sesini çıkarmadı.” diye konuştu.
Pavey: Her şey yasak
Daha sonra kürsüye gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Şafak Pavey ise, “Bir kanun yapıcı olarak ben İçtüzük değişmeden asla pantolon giymeyeceğim” derken, “Size bu konuşmayı; her şeyin yasak olduğu Genel Kurul’da yapıyorum. Meclis’te pantolon giymesi, bir erkek vekil tarafından engellenmiş, bir kadın vekil olarak yapıyorum. Olmayan bacağı, erkekler tarafından siyaset sohbetine dönüştürülen biri olarak yapıyorum” dedi.
Pavey, konuşmasına şöyle devam etti: “Ve artık AKP’nin başı açık vitrin vekillerinin; emanet oyları, gerçek sahibelerine geri verme zamanının gelip çattığını düşünüyorum. AKP’yi iktidara taşımış asıl kadınlarının Meclis koltuklarını almalarının hakları olduğuna inanıyorum. Elbette ülkemde sekülerizmin geleceği ile ilgili muazzam endişelerim var. Ama kaygım türbanla, kırmızı ruj arasına sıkıştırılmış semboller değildir. Demokrasi paketinde aynı ideolojiyi paylaşan erkek polis doğal karşılanırken; türbanlı kadın polise yasak gelmesine çok şaşırmıştım. Daha vahim bir cinsiyet ayrımcılığı olabilir mi? Ben polisin başındaki türbandan değil, bana vaat ettiği şiddet geleceğinden korkarım.”
Pavey’in konuşmasına karşı hükümet adına cevap veren Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç şöyle konuştu: “Kadınları başı açık yada kapalı olarak kategorize etmek ahlaksızlıktır. İçtüzük, Başkanvekili Sayın Akşener için beyaz papyon ve frak giymeli diyor. Var mı üzerinde yok. İyi ki yok. Böyle bir rüküş kıyafet düşünebiliyor musunuz? Kendileri oturdular düşündüler ve uygun kıyafeti giydiler.”
Tartışmaların odağındaki isimlerden biri olan AKP Kahramanmaraş Milletvekili Sevde Bayazıt Kaçar da, Genel Kurul çalışmalarına başörtülü katılmasına ilişkin, “Tedirgin olmadım. Türkiye için güzel bir ortam. Demokratik şekilde herkes söyleyeceğini söyledi” dedi.
Laiklik karşıtı odağı olmuştu
Kamuda başörtüsünü serbest bırakan iktidar partisi AKP hakkında dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından “laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği” gerekçesiyle, partinin kapatılması ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül dahil 71 kişinin 5 yıl süre ile siyasetten uzaklaştırılması istemiyle 2008’de dava açılmıştı. “Başörtüsünün serbest bırakılmasına ilişkin anayasa değişikliği ile anayasanın laiklik ilkesinin ortadan kaldırılmak istendiği” savunulan dava, 30 Temmuz 2008 tarihinde sonuçlanmıştı. AYM, partinin temelli kapatılmaması, ancak laiklik karşıtı eylemlere odak olmaktan hazine yardımının belirli bir oranda kesilmesi karar vermişti.
Kavakçı yemin edememişti
TBMM’de ilk başörtüsü krizi bundan 14 yıl önce 1999’da yaşanmıştı. 18 Nisan 1999’da milletvekili seçilen Merve Kavakçı yemin etmek için Meclis’e başörtüsüyle girince, Genel Kurul bir anda karıştı. DSP’li vekiller ellerini sıra kapaklarına vurarak Kavakçı’yı protesto ettiler. Başbakan Ecevit kürsüye yürüdü ve ’Burası devlete meydan okunacak yer değildir. Lütfen bu hanıma haddini bildiriniz’dedi. Bunun üzerine DSP’lilerin şiddetli protestoları altında Kavakçı genel kurul salonundan and içmeden çıkmak zorunda kaldı. Bu olayın hemen ardından Kavakçı’nın kısa bir süre önce ABD vatandaşı olduğu ortaya çıkınca Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarıldı. Böylece milletvekilliği de resmen düşmüş oldu.
TBMM önünde protesto
AKP’li milletvekillerinin türbanla Genel Kurul’a gelmelerinin ardından Meclis önünde toplanan bir grup kadın, başörtülü vekillerin Meclis’e gelmelerini protesto etti. Çeşitli STK’lara mensup bir grup kadın TBMM Dikmen Kapısı’nda protesto gösterisi yaptı. Grup adına konuşan Ankara Öncü Kadınlar İl Başkanı Şenal Yazgan, “Başlangıçta sadece üniversitedeki kapalı kızların eğitimine olanak tanımak için başlatılan ve masum bir talep gibi görünen kamusal alanlarda türban dayatması, bugün artık Meclis’in kapısına dayanmıştır Bu dayatmanın Cumhuriyetimizin 90. Yılı’nı kutladığımız günün hemen ertesinde yapılması da tesadüf değildir” dedi. Kadınlar yaptıkları açıklamanın ardından olaysız dağıldı.
Dış basında yankı buldu
AKP’li dört milletvekilinin TBMM Genel Kurulu’na türbanla girmesi, dış basında da geniş yankı buldu.
AFP: Türkiye’nin İslamcı hükümetinden dört milletvekili, parlamento oturumuna başörtüsüyle katıldı. Türk hükümeti 30 Eylül’de demokrasi ve özgürlüklerin geliştirilmesi adına sunduğu reform paketi kapsamında kamu hizmetindeki başörtüsü yasağını kaldırmıştı.
REUTERS: Parlamentoya türbanla giren Adalet ve Kalkınma Partisi vekillerinden Nurcan Dalbudak, oturumdan önce Reuters’a yaptığı açıklamada, “Nasıl tepki vereceklerini bilmiyoruz ama meclise başörtülerimizle gireceğiz ve çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
