PKK''lı militanla sarmaşık fotoğrafları ortaya çıkan Semra adlı PKK/HDP milletvekilinin dokunulmazlığı kaldırıldı. CHP de dokunulmazlığının kaldırılması için oy verdi. Buna bir işaret koyalım.

Semra adlı kadın, açıklandığına göre Yunanistan''a kaçmak isterken Silivri''de önü kesildi. Yanında da PKK''lı olmaktan sabıkalı, iki adam kaçakçısı vardı. Onlar da derdest edildiler. Daha araştıracaklardır... PKK''lı militanın sevgilisi kadın nerede kimin/kimlerin imkânlarıyla bunca zaman saklandı. MİT/Emniyet muhakkak biliyordur. Yoksa, son anda, kaçacakken önünü nasıl kessin. Zaman içinde bunlar da belirginleşecektir.

PKK/HDP''nin İslâmcı kanadından eski Mazlum-Der Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu, kokuyu aldı, HDP kapatılacak. En azından kendisi siyaset yasağı cezası almamak için belki HDP''ye nasıl yan çizeceğinin hesabına girdi. Basın toplantısı düzenliyor, "Çatışmaları sürdüren örgütün, PeKeKe''nin mutlak suretle silahı bırakması ve 1 Eylül Barış Günü''nde sorunlarımızı artık Meclis''te çözmemiz gerekiyor. Çatışmanın, ölümün, kanın hiç kimseye bir faydası yok. Artık çözümün bulunması gereken bir zaman dilimindeyiz." diyor.

Ne çözümünden bahsediyorsun sen Ömer Faruk! "Çözüm" dediler Türkiye''yi çözmeye kalktılar. Militanları hendeklere gömerken bine yakın şehit verdik. Bunları bile bile konuşuyorsun bir de!

Diyaloğum olan tek HDP''li Prof. Dr. Kadri Yıldırım''dı. İlahiyatçıydı. "Kürt dili" ağırlıklı çalışmıştı. Milletvekili olmadan önce epey görüşmüş, tartışmıştık, demeyeyim, istişare etmiştik. HDP milletvekili seçildi, diyaloğumuz kesildi. O bir "İslâmcı" olarak HDP''ye, daha milletvekiliyken, ağır yüklendi. Sonra üniversiteye döndü. Beni aradı. Diyaloğumuz devam edecekti. Rahmet-i Rahman''a kavuştu.

Demem o ki; "İslâmcı" Ömer Faruk! Rahmetli Kadri Bey gibi, dobra dobra konuşabilecek misin?!

Yukarıda "CHP de dokunulmazlığının kaldırılması için oy verdi. Buna bir işaret koyalım." dedim.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, tivit atmış, Kemal Kılıçdaroğlu''na "Sevgili Kılıçdaroğlu, Sana üzücü bir haberimiz var: HDPKK''lı Semra Güzel enselendi." diyor.

İktidar kanadı, PKK ile al gülüm ver gülümü unuttu, şimdi, karşılarına aldıkları kim varsa ya PKK ile, ya Fethullahçılıkla bağlantılıyorlar.

(Türkçe notu: Yakın zamanda "iltisak" aldı yürüdü. "İltisâk", "Bitişme, birleşme" manalarına gelen eskide kalmış bir Arapça kelime. Yeri gelir, ihtiyaç duyulur kullanılır ama. Halkın her kademesini ilgilendiren siyasette, "iltisak" kelimesine bel bağlamak ne derece doğru? "İstikşâf" da bir zamanlar moda hâline getirilmişti. Şimdilik rafta bekletiliyor. İleride siyasî keşif hâlinde raftan indirilecektir. Ama gereksiz.)

Bir İçişleri Bakanı için, ciddiyetsiz bir açıklama ve üstelik yanlış. "Enselendi" demek, bir İçişleri Bakanına yakışır mı!

S. Soylu, güya K. Kılıçdaroğlu ile PKK/HDP arasında bağ kuruyor. Biliyorsunuz, Saray erkânı, muhalefet partilerini gözden düşürmek için, HDP ile ve hâliyle PKK ile bağ kurmaya kalkıyorlar, "Altılı Masa"nın altında da bir parti var, o da HDP/PKK, demeye getiriyorlar.

Hâlbuki, Semra Güzel''in dokunulmazlığının kaldırılması için CHP milletvekilleri de oy vermişti. İktidar kanadıyla muhalefet kanadı, aynı noktada ender buluşurlar. Buluştukları noktalardan biri de Semra Güzel''in dokunulmazlığının kaldırılması oylaması.

Süleyman Soylu''nun, Diyarbakır''da ABD-PKK bağlantısı üzerine bir açıklaması var. Bunun üzerinde durulması gerekir. Yazacağız.