Trabzon''da Özel Harekat Şube Müdürlüğü''nde görevli gazi polis memuru Ahmet Civelek, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şubeyi ziyaret eden İl Emniyet Müdürü Kenan Aydoğan''ın kendisine ve gazilik unvanına yönelik alaycı, hakaret ve aşağılayıcı söylemlerde bulunduğunu iddia etti. Civelek paylaşımında emniyet müdürünün tavırlarının kendisini üzdüğüne, kahrettiğine ve utandırdığına yer verdi. Civelek''in paylaşımı kısa sürede sosyal medyada yayıldı.
Trabzon Polis Özel harekat Şube Müdürlüğü''nde görevli Gazi Ahmet Civelek''in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda iddia ettiğine göre İl Emniyet Müdürü Aydoğan, denetleme için şubeyi ziyareti sırasında Kenan Aydoğan''ın alaycı tavırlarına maruz kaldı. Emniyet Müdürü Aydoğan için "Gazi olmak için bilerek tedavi olmadığımı parayı mesleğe tercih ettiğimi söyledi" diyen Civelek, Aydoğan''ın ayrıca bıyıklarına da tepki gösterip "O bıyıkları keseceksin, bıyık da iş olsa g.tte çıkmazdı" dediğini öne sürdü.
Gazi Ahmet Civelek sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:
Ben Gazi Ahmet Civelek. Trabzon Polis Özel Harekât Şube Müdürlüğü iç hizmetler büroda çalışıyorum.
Sayın müdürüm şubemizi ziyareti sırasında bürolarımızı denetlemeye geldiğinde tekmil verdim kendimi tanıttım.
Sivil çalıştığım için “Niye sivilsin” dedi.
Yanında Şahin konserim vardı “Gazimiz” dedi benim için.
Alaycı tavırla “Ne gazisi bunun bir şeyi yok sapasağlam adam” dedi.
Bende “Doğrudur Sayın müdürüm sadece gözümde sorun kaldı” dedim.
“Kaç görüyor” diye sordu. Bende “yüzde 30-40 arası görüyor” dedim.
Yine gülerek “Yani iyileşmedi mi?” diye sordu.
Bende “Yüzlerce şarapnel geldi, kornea parçalandı ve şarapneller retinaya saplandı, 5 kez ameliyat oldum ama iyileşmedi.” dedim.
“Nasıl iyileşmedi ya” dedi, gülerek yine alay eder gibi “Sen istesen iyileşirdi, demek ki tedavi olmadın” dedi.
Bende “Aksine sayın müdürüm elimden gelen her şeyi yaptım, normalde GATA’da tedavi gördüm ama İstanbul’a gittim bir sürü özel doktora göründüm, onlar da daha iyileşemeyeceğini söylediler” dedim.
“Retina hasarlı olduğu için Türkiye’de tedavisinin kesinlikle mümkün olmadığını söylediler” dedim.
Müdür bey yine gülerek “Yok öyle bir şey istesen tedavi olurdun” dedi.
Sonra bana sağlam gözümü kapatmamı ve bana parmaklarını göstererek görüp görmediğimi sordu.
Milletin içinde aşağılayıcı tavrı beni yine yerin dibine soktu. Bende “Gözümü kapatmadan puslu görüyorum” dedim.
Yine alaycı tavırla “Puslu ha diyerek” güldü.
Gazi olmak için bilerek tedavi olmadığımı parayı mesleğe tercih ettiğimi söyledi.
Defalarca alay ederek yüzüme söyledi, öyle zoruma gitti ki.
Ben 8,5 sene Hakkari’de hakkını vererek her gün işe giderken küçük çocuğun ilkokula gider gibi heyecanını yaşayarak görev yaptım.
Sayısız operasyona katıldım leş aldım.
Hendek döneminde 6 aydır şube müdürümün koruması olduğum halde ısrar ettim avcı unsurlarına katıldım.
Hendekte 2 gün alanda ilerleyip 2 gün izin oluyordu. Ben hiç izin yapmadım. O iki günlük izinde EJDER aracımıza binerek tüm alanda çatışmalara girdim ve daha 8,5 seneye sığmayan görev aşkımı anlatmayla bitiremezken, Sayın müdürün alaycı tavırları beni fazlasıyla üzmüştür ve kahretmiştir.
En son Sayın müdür şubeden ayrılırken bana bakarak “O bıyıklarını kısalt öyle uzun bıyık bırakarak ülkücü, milliyetçi olamazsınız” dedi. Sinirli bir şekilde.
Bende “Bıyıklarımın Ülkücülükle alakası yok ben Türkiye Cumhuriyeti’ne hizmet eden ÖZEL HAREKAT POLİSİYİM” dedim.
Yine kızarak “O bıyıkları keseceksin, bıyık da iş olsa g**te çıkmazdı” dedi.
Bir gaziye bu şekilde kullanılan üslup hakkında diyecek çok şey olsa da özel harekata saygımdan ve şubem zarar görmesin diye bir şey demedim. Bende “Emir anlaşıldı” dedim.
Tüm şubenin içinde hem gaziliğimi sorgulayarak hem de şahsıma aşağılayıcı söylemlerle beni fazlasıyla utandırmıştır.
Ben bunları hak edecek hiçbir şey yapmadım.
Bu devlete nice koç yiğit kardeşini şehit vermiş intikamını almış yine alırken gözümden yaralanmış, 30 dakika sonra çenemden mermi yemiş, 1 saat sonra sol arka omzumdan mermi yemiş, hepsine rağmen yaralı halde 5 saat çatışma alanında kalarak canımı esirgemeden son PKK’lı geberene kadar alanda kaldım. Üniformama Şanlı ÖZEL HAREKATA yaraşır şekilde görevimi yaptım. Tedavi görürken 18 ay bekledim. Tam 18 ay “Belki gözüm iyi olur da görevime geri dönerim” diye.
Bana yapılan alaycı tavırlar ve sözler hakkında başka diyeceğim yoktur.
Gazi polis memuru Ahmet Civelek
EMNİYET MÜDÜRÜ KENAN AYDOĞAN’DAN AÇIKLAMA
DHA’nın haberine göre; İl Emniyet Müdürü Kenan Aydoğan ise iddiaların gerçekle ilgili bulunmadığını belirterek, "Gerçeğin ortaya konulması amacıyla soruşturma yapılmasını talep ettim" dedi.
''İDDİA EDİLEN KONUŞMALAR GERÇEKLEŞMEDİ''
Sosyal medyadaki tepkiler üzerine Trabzon Emniyet Müdürü Kenan Aydoğan yazılı açıklamada bulundu. Trabzon Özel Harekat Şube Müdürlüğünde görevli bir gazi polisin üzerinden, sosyal medyada bir kısım haksız ve asılsız paylaşımlar yapıldığını belirten Aydoğan, "5 ay kadar önce, 25 Temmuz 2021 tarihinde, beraberimde Emniyet Müdür Yardımcısı ve Özel Harekat Şube Müdür Vekili olduğu halde, şubeye ilk kez ziyarette bulundum. Ziyaret sırasında iddia edildiği üzere bir konuşma olmadığı gibi, gazi olduğunu memnuniyetle öğrendiğim personelimizin sağlığıyla, evladımın da doktor olması nedeniyle; hem insani, hem de bir İl Emniyet Müdürü olarak ve sorumluluğum gereği ilgilendim. Bu diyalog sırasında olduğu iddia edilen konuşmalar ve beden dili hiç bir şekilde gerçekleşmemiş, bilakis personelimizin durumuna ilgisiz kalmamak ve moral vermek amacıyla, beraberimdeki personelimin de huzurunda iletişimim olmuştur" dedi.
''SORUŞTURMA YAPILMASINI TALEP ETTİM''
Aydoğan açıklamada, "Türk Polis Teşkilatına 37 yıldır şerefle hizmet veren, şehit ailelerimiz ve gazilerimizle, her türlü zor günlerinde bir olmanın yanı sıra, birlik olmanın, ülkemiz için önemini bilen ve bu anlayışın dini, ahlaki, geleneksel ve silah arkadaşlığı anlayışımın bir gereği olarak yerine getirmekten, her zaman onur duyan bir anlayışla bugünlere geldim. Bu vesileyle, şahsımla ilgili ve gerçek yanı bulunmayan sosyal medyadaki paylaşım ve yorumları, Türk Polis Teşkilatının onurlu bir mensubu olarak kabul etmem söz konusu değildir. Şahsıma atfedilen ve gerçekle hiç bir ilgisi olmayan sözlerin soruşturularak, gerçeğin ortaya konulması amacıyla soruşturma yapılmasını talep ettim" ifadelerine yer verdi.
