Karain Mağarası Kazı Başkanı Prof. Dr. Kadriye Özçelik, Karain Mağarası'nın özellikleri, kazı çalışmaları ve yaklaşan kazı dönemi hakkında bilgiler verdi.
Karain Mağarası Kazı Başkanı Prof. Dr. Kadriye Özçelik, Karain Mağarası'nın özellikleri, kazı çalışmaları ve yaklaşan kazı dönemi hakkında bilgiler verdi.
Prof. Dr. Özçelik, mağarada yüzyıllar boyunca kesintisiz yaşam sürdüğünü belirtti ve her yıl devam eden kazılarda mezar bulma hedeflerinden bahsetti.
Prof. Dr. Özçelik, mağaranın geçmişi ve kazı çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu.
Türkiye'nin en büyük doğal mağaralarından biri olan Karain'in, Katran Dağı'nın kalkerli dik yamaçlarında yer aldığını söyledi.
“BOZ AYI KALINTISI ŞU AN TÜRKİYE’DE Kİ EN YAŞLI BOZ AYI KALINTISI”
E gözünün Alt ve Orta Paleolitik döneme dair buluntular içerdiğinin altını çizen Özçelik şunları kaydetti:
“Günümüzden 400 bin yıl öncesine ait alanlara kadar kazı çalışmalarımızı devam ettirdik. Aşağıda yaklaşık 2 buçuk metrelik bir dolgu daha var, biz yaklaşık olarak en az 500 bin yıl öncesine ait kalıntılara da bu dolgularda rastlayabileceğimizi düşünüyoruz. Çünkü oradaki kültürel kalıntılara daha inmedik. Daha çok en eski kültürlere ait taştan aletler, yaşam alanlarına ait izler buluyoruz. O dönemde insanların avladıkları hayvanların ya da o çevrede yaşamış hayvanların iskelet parçalarına ait kalıntılar buluyoruz. Mesela; mağara ayısı, boz ayı, mağara aslanı, sırtlan, vaşak, alageyik, kızıl geyik, at, gergedan, su aygırı, fil kalıntılarına rastladık. Boz ayı kalıntısı şu an Türkiye’de ki en yaşlı boz ayı kalıntısı. Hatta fil katı olarak Kılıç hocamızın adlandırdığı arkeolojik tabakamız var. Bu kalıntılar, bu dönemde yaşayan avcı toplayıcı grupların izleri
KARAİN'İN ÖNÜNDEKİ OVA
Prof. Dr. Özçelik, mağaranın konumunu şöyle açıkladı:
"Antalya merkezin 30 km kuzeybatısında, Batı Toroslar'daki Beydağları silsilesinin bir parçası olan Katran Dağı'nın eteklerinde yer alıyor. Karain, bu dağ oluşumunda bulunan birçok mağaradan biri. Önünde Döşemealtı Ovası uzanıyor, dünyanın sayılı Tufa ovalarından biri. Mağara, arkeolojik ve doğal özellikleriyle önemli. Antalya, Türkiye ve dünya çapında insanlık tarihinin en eski dönemlerine ait kültürel veriler sunuyor. Yakınlarında Kırkgöz su kaynakları bulunuyor, bu da insanların uzun süre burayı yerleşim yeri olarak seçmelerinin sebebi. Ovanın Buzul Çağı'nda göl olduğu ve çevresinde bol miktarda hammadde ve doğal su kaynakları bulunduğu düşünülüyor. Taşın önemli olduğu bu dönemde, insanlar taşları yontarak av silahları ve bıçaklar yapıyorlardı."
KARAİN MAĞARASI'NIN TARİHİ
Prof. Dr. Özçelik, Karain Mağarası'nın tarihine değinerek, yaklaşık 500 bin yıl öncesinden Roma dönemi sonuna kadar sürekli iskan edildiğini belirtti.
Mağaranın bilimsel olarak tanınmasının 1946 yılında Prof. Dr. Kılıç Kökten tarafından başlatıldığını, 1974 yılında Kökten'in vefatıyla kazılara ara verildiğini ve 1985 yılında Prof. Dr. Işın Yalçınkaya'nın kazıları yeniden başlattığını anlattı.
2015 yılından itibaren Prof. Dr. Harun Taşkıran'ın devraldığı kazı çalışmalarının, 2023 yılında Prof. Dr. Özçelik'in başkanlığında devam edeceğini ifade etti.
KARAİN'DEKİ KALINTILAR
Prof. Dr. Özçelik, Karain Mağarası'nda 7 göz bulunduğunu ve E ve B gözlerinde çalışmaların sürdüğünü belirtti.
E gözünde Alt ve Orta Paleolitik döneme ait buluntular olduğunu, B gözünde ise Üst Paleolitik döneme ait izlerin yanı sıra Epipaleolitik, Neolitik, Kalkolitik ve eski Tunç Çağı dönemlerine ait kalıntıların bulunduğunu açıkladı. Ayrıca, Roma dönemine ait kandiller ve sikkelerin de keşfedildiğini söyledi.
KAZI ÇALIŞMALARI VE BULUNTULAR
Kazı çalışmalarının ardından bulunan eserlerin müze komisyonunca sergiye alındığını belirten Prof. Dr. Özçelik, kazıların zorluğundan ve titizlikten bahsetti.
Kalkolitik seramikler üzerinde yapılan analizlerde zeytinyağı kalıntıları tespit edildiğini, bu bulgunun zeytinyağının binlerce yıl öncesine dayandığını gösterdiğini ifade etti.
KÜLTÜREL DEĞERLERİN KORUNMASI
Prof. Dr. Özçelik, mağara duvarlarına zarar veren kişilere karşı uyarılarda bulunarak, vatandaşları daha bilinçli olmaya çağırdı.
Karain Mağarası'nın dünya çapında bilim insanları tarafından merak edilen bir yer olduğunu ve itina ile gezilmesi gerektiğini vurguladı.
