Yeniçağ Gazetesi bu manşetli çıktı
Gazetemizin 1. sayfasını okumak için tıklayınız
3 öğün yemek hayal oldu ölmemek için yaşıyoruz!
Beşiktaş’taki Ulus Sosyete Pazarı’na çıkan vatandaşlar, fiyatlara isyan etti: Yalanla ve pahalılıkla ölmemek için yaşamaya çalışıyoruz. Üç öğün yemeği tek öğüne düşürdük.
ULUS PAZARI’na alışverişe gelen vatandaşlar, zamlardan, yüksek enflasyondan ve alım gücünün düşmesinden dert yandı.
Şenay Taşöz isimli bir vatandaş, “İstediğin hiçbir sebze ve meyveyi alamıyorsun. Meyveyi bazen çok ucuz bulursam alıyorum. Emeklinin sofrasına meyve ve et girmiyor. Ancak öyle geçinebilirsiniz, yoksa imkansız. Yalanla, pahalılıkla yaşıyoruz. Dar gelirliler yatağa aç giriyor. Sadece akşam yemeğiyle geçiştiriyoruz” diye konuştu.
Hayat pahalılığından şikâyet eden Taşöz, şunları söyledi: “Bamyanın kilosu 200, alamadım. Bir tek kabak alabildim. Eşim emekli, ben de çocuk bakıyorum öğleden sonraları. Emekli maaşıyla geçinebilmek mümkün değil. Yaşamak için yemek çok önemli. Bir makarna yemek var, bir de et yemek var. Soframıza et çok az giriyor. Kıymaları küçük küçük bölüyorum, her yemeğe koyuyorum. Başımızdakiler gelsin de pazarın hâlini, fakirleri görsünler. Alan çok çok alıyor ama alamayan da hiç alamıyor. Ben ve benim gibiler, artık öğlen öğününü unuttuk. Bu yaşımda ne böyle bir şey gördüm ne böyle bir şey duydum. Her şey pahalı, insanlar mutsuz.”
Şenol isimli bir vatandaş da sıkıntıları şöyle anlattı: “Türkiye’nin durumu malum şu anda. Fiyatlar uçuk vaziyette. Televizyon şakır şakır söylüyor. 4 kişilik aile 60 bin lira... Bugün 60 bin lira kim kazanıyor? Ortalama en fazla 10 kişiden 2-3 kişi kazansın. Diğerleri de 17, 17; 34... Çocuklar da okuyorsa vay hâline. Biz karı koca iki kişiyiz, emekliyiz. Aldığımız 20-22 bin lira para. Nereye geçiniyorsun kardeşim? Geçinme imkanımız var mı yani? Allah’tan evimiz kira değil. Bir de o olsa sürünüyoruz, yerlerdeyiz yani.
Bir zevkimiz var. Yararlı olduğu için bir enginar aldım. O da tanesi 40 lira. Ayşekadın almak istiyorum. Başka yediğimiz zaten doğru düzgün bir şey kalmadı. Yani etin yanına yaklaşamıyoruz. Türkiye’nin yüzde 80-90’ı et yiyemiyor. Enflasyonun yüzde 75 olduğuna kim inanıyor? Bana bir tane inanan göstersene şuradan. Mandalı, ipliği gösteriyor bana. Bana yiyecekleri göstersin enflasyon olarak. Bugün yüzde 200 enflasyondan aşağı enflasyon varsa ben burada emeklerim. Öğlenleri artık biz yemek yemiyoruz. E zaten geç kahvaltı yapıyoruz. İkimiz de emekliyiz. 9-10’da yapıyoruz, bir de akşam 6-7’de yiyoruz. O kadar yani. Başka yediğim bir şey yok.”
Emekli Nurgün Koyuncu, “Pazara ucuz diye giderdik, şimdi sadece işte taze diye biraz alıp gidiyoruz” dedi.
Selahattin isimli aşçı ise “52 yaşındayım. Böyle bir şey daha görmedim, duymadım ama şu 3-4 ayda bunları gördüm ve üzüldüm. Her şeyi kısıtlayarak gidiyorsun, ucuzlamasını bekliyorsun. Zengin zaten bakmıyor bile fiyatına ama gariban kişi ne yapıyor, tek tek inceliyor” ifadesini kullandı.
Emekli Esin Uncu, beslenme alışkanlığının değiştiğini belirterek, “Meyve bakıyorum şimdi. 100 lira dutun kilosu. Nasıl alınır da nasıl yenir?” dedi.
Emekli öğretmen Zeki Canlı gerçek enflasyonu pazarda gördüklerini belirterek beslenme alışkanlığından uzaklaştıklarını söyledi.
(ANKA)