AKP ve MHP milletvekillerine adeta ültimatom verdi. Rifat Serdaroğlu'ndan Türk siyasi tarihine geçecek mektup

AKP ve MHP milletvekillerine adeta ültimatom verdi. Rifat Serdaroğlu'ndan Türk siyasi tarihine geçecek mektup
Doğru Parti Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu, AKP ve MHP milletvekillerini sert bir şekilde eleştiren ve Türk siyasi tarihine geçecek nitelikte bir yazı kaleme aldı.

Yeniçağ'ın haberiyle kalemine sarıldı. Rifat Serdaroğlu'ndan Türk siyasi tarihine geçecek mektup

Doğru Parti Genel Başkanı Rifat Serdaroğlu bugün kendi internet sitesinde “AKP-MHP MİLLETVEKİLLERİNE” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Yazısında AKP ve MHP milletvekillerine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulunan Serdaroğlu, “Sayın Milletvekilleri! Biliyorum hiçbiriniz bileğinizin gücüyle yani, önseçimle milletvekili seçilmediniz. Erdoğan ve Bahçeli, sizleri belli sıralara yazdı, partiniz oy aldı ve sizler Milletvekili seçildiniz.” dedi.

Özellikle Suriye politikası üzerinden milletvekillerine sert eleştirilerde bulunan Serdaroğlu şu ifadelerini kullandı: Sizleri, sizler için değil, çocuklarınız ve torunlarınız için uyarmak istiyorum. Suriyeliler olayını Türk Milletinin başına saranlar Erdoğan-Bahçeli-Davutoğlu- Akar-Fidan ve Babacandır. Başımıza açtıkları bela o kadar büyüktür ki, milletimiz, toprağımız, kültürümüz, güvenliğimiz ağır tehdit altındadır!

Serdaroğlu yazısının sonunda ise , “Kendinize gelin, Suriye yönetimi ile görüşmelere başlayıp, Suriyelileri öz vatanlarına gönderme çalışmasına başlamak için Genel Başkanlarınızı ikna edin! Akıl-Ruh ve Vücut sağlıkları bozuk iki insana kendinizi feda ettiniz, hiç olmazsa çocuklarınızı torunlarınızı feda etmeyin. Türk Milletinden bu görevinizi lütfen esirgemeyin…” ifadelerini kullandı.

İşte Rifat Serdaroğlu''nun bugünkü yazısı:

“Dün, aynı seçim bölgesinden seçildiğimiz ve ülkemizin en uzun elyaflı pamuğunun yetiştiği Bakırçay Bölgesine, önümüzdeki elli yıl boyunca tarımsal alanda sıkıntı çektirmeyecek “İki Baraj ve Kınık Sağ- Sol Sulama Projesini” ortak bir çalışma ile birlikte armağan ettiğimiz Sayın Erdal İnönü’nün 14. Ölüm yıldönümü idi!

Bugün, yedi farklı hükümette Başbakanlık yapan, ülkemizi baştan aşağı eserlerle donatan 9. Cumhurbaşkanımız Demirel’in doğum günü!

Demirel ve İnönü, analarının ak sütü gibi hak ettikleri “Devlet Adamı” sıfatlarıyla, hoşgörülü özellikleriyle, Türk Milletinin gönlünde taht kurmuş büyüklerimizdir. Mekanları cennet olsun, Allah’ın rahmeti daim üzerlerinde olsun…

Gelelim yazımızın başlığına;

Sayın Milletvekilleri! Biliyorum hiçbiriniz bileğinizin gücüyle yani, önseçimle milletvekili seçilmediniz. Erdoğan ve Bahçeli, sizleri belli sıralara yazdı, partiniz oy aldı ve sizler Milletvekili seçildiniz.

Bazılarınız Cemaat ve Tarikatların kontenjanından seçilecek sıralara konuldunuz.

Bazılarınız İstanbul Belediyesinde, devlet bürokrasisinde ve Ülkücülük görevlerinizde ve size yaptırılan kanunsuz işler sebebiyle “Dokunulmazlık” kazanmanız için milletvekili yapıldınız!

Tamamına yakınınız, biat kültüründen geliyorsunuz. Sizler Genel Başkanlarınızla herhangi bir ülke meselesini tartışamazsınız. Bu hak size verilmemiştir.

Size göre, Erdoğan’la ve Bahçeli ile tartışmak ihanetle eşdeğerdir.

Haberiniz bile olmadan, Erdoğan ve Bahçeli’nin hazırlattıkları yasa tasarılarına inanmasanız da oy vermek zorundasınız. Sizler bırakın Erdoğan’ı, Bahçeli’yi çalışmalarını beğenmediğiniz herhangi bir Bakanı bile eleştiremezsiniz.

Sizin telefonlarınıza ne Bakanlarınız ne de üst düzey bürokratlar yanıt vermezler. Çünkü herkes kendini İmam’a ve Başbuğ’a karşı sorumlu olarak kabul eder. Emir alınacak kişi de, memnun edilecek kişi de tektir.

Üzülerek söylemeliyim ki, tamamınızın etkinliği, Erdoğan’ın kızı Sümeyye’nin veya Bahçeli’nin klasik oto koleksiyonunun etkinliği kadar değildir.

Buraya kadar size söylenebilecek şey etkin olamamanız, kişiliğinizi geliştirememeniz, partinize oy veren vatandaşların ve ülkenin meselelerine kişisel olarak katkı koyamamanız olabilir. Unutmamanız gereken şudur;

Siyasette, alınan kararlara karşı çıkmadığınız zaman, onaylıyorsunuz demektir.

Tıpkı, FETÖ ile Menzil ile, Çözüm Süreci ve Suriyeliler konusunda olduğu gibi! İktidar Milletvekilleri, Tek Adamın ve ortağının aldığı kararlardan da müteselsilen sorumludurlar.

Sizleri, sizler için değil, çocuklarınız ve torunlarınız için uyarmak istiyorum.

Suriyeliler olayını Türk Milletinin başına saranlar Erdoğan-Bahçeli-Davutoğlu-

Akar-Fidan ve Babacandır. Başımıza açtıkları bela o kadar büyüktür ki, milletimiz, toprağımız, kültürümüz, güvenliğimiz ağır tehdit altındadır!

Yeniçağ Gazetesi Reyhanlı Temsilcisi Halit İri, M.E. Müdürlüğüne, ilçedeki ilkokullarda kaç Suriyeli çocuk okumaktadır, diye sorar. Yanıt;

Reyhanlı’da ilkokullarda toplam 45 bin yüz seksen iki çocuk vardır.

Bunlardan 18 bin dört adedi Suriyeli çocuklardır.

Türkiye’de kadınlarımızın doğum oranları 1.7, Suriyeli kadınların ise 5.7’dir.

Üstelik Suriyeliler daha genç yaşta doğurmaya başladıklarından, ülkemizin demografik yapısı süratle bozulacaktır.

Reisiniz, Başbuğunuz, sizler ve bizler bu dünyadan göç ettiğimizde, çocuklarımızın başına onlarca yıl uğraşacakları ve kendi vatanlarında “Azınlık” durumuna düşecekleri bir felaketi bırakmış olacaksınız.

Kendinize gelin, Suriye yönetimi ile görüşmelere başlayıp, Suriyelileri öz vatanlarına gönderme çalışmasına başlamak için Genel Başkanlarınızı ikna edin!

Akıl-Ruh ve Vücut sağlıkları bozuk iki insana kendinizi feda ettiniz, hiç olmazsa çocuklarınızı torunlarınızı feda etmeyin.

Türk Milletinden bu görevinizi lütfen esirgemeyin…”

İlgili Haberler