Teknoloji, bazen "vay be!" dedirten bir hızla gelişiyor.
Apple’ın son gelişmelerine baktığımda, yine böyle bir an yaşadım.
Düşünsene... Telefonunu sadece düşünerek kontrol ettiğini. Evet evet, dokunmadan, konuşmadan, sadece aklından geçirdiğin şeyle mesaj yazmak ya da müzik açmak!
Artık bilim kurgu değil, gerçek oluyor. Apple bu konuda ciddi adımlar atıyor.
Şirket, beyin-bilgisayar arayüzü (BCI) teknolojileri üzerine çalışan Synchron isimli bir girişimle iş birliği yapmış. Amaçları özellikle nörolojik engelleri olan bireylerin iPhone gibi cihazları sadece düşünce gücüyle kontrol etmesini sağlamak.
Hani şu Matrix filminde beyne kablo bağlayıp dünyayı kontrol ediyorlardı ya, işte onun biraz daha insancıl ve işe yarayan versiyonu gibi.
The Wall Street Journal’de yer alan habere göre Apple "Switch Control" adında yeni bir protokol geliştiriliyor.
Beynimizden gelen sinyallerle iPhone kullanabilmek… Teknoloji tarihinde devrim gibi bir şey olabilir. Sadece engelli bireyler için değil, aslında hepimiz için yeni bir etkileşim biçiminin kapılarını aralıyor.
Bugün sesli komutlara alıştık, yarın belki de düşünce komutlarına geçeceğiz.
Ama Apple’ın tek bombası bu değil. Erişilebilirlik konusunu cidden çok ciddiye alıyorlar.
Görme engelli bireyler için “Braille Access” adında bir not alma aracı geliyor. Düşünsene, braille alfabesiyle not tutabiliyorsun, cihaz da seni tamamen anlıyor.
Bir de “Accessibility Nutrition Labels” var, bu özellik sayesinde bir uygulamanın erişilebilir olup olmadığını kolayca anlayabiliyorsun. Gerçekten çok akıllıca bir çözüm.
En sevdiğim yeniliklerden biri de “Accessibility Reader”. Dikkat dağınıklığı yaşayan kullanıcılar için tasarlanmış.
Hani bazen bir metni okuyorsun ama kafan 20 yerden sinyal alıyor ya... İşte bu araç, dikkatini toplamana yardımcı oluyor. Bence sadece dikkat dağınıklığı olanlar değil, sınav haftası tüm öğrenciler bu özelliğe ihtiyaç duyacaklar!
Apple TV bile boş geçilmemiş. “Assistive Access” adında yepyeni bir uygulamayla TV izleme deneyimi bile daha erişilebilir hale geliyor. Üstelik, “Paylaşılabilir Erişilebilirlik Ayarları” ile bir cihazda yaptığın ayarları diğer cihazlara aktarmak da çocuk oyuncağı olmuş.
Diyelim ki bir arkadaşın görme engelli ve yeni bir iPhone aldı. Eskiden her şeyi tek tek anlatmak zorundaydın. Şimdi ona kendi ayarlarını kolayca gönderebiliyorsun. Mis gibi, değil mi?
Kısacası Apple yine “herkes için teknoloji” mottosuna sarılmış durumda. Sadece yeni cihazlar yapmakla yetinmiyor, onları daha kapsayıcı hale getiriyor.
Ve en güzeli de, bu yenilikler sadece belirli bir kesimi değil, hepimizi etkiliyor.
Kim bilir, belki birkaç yıl sonra düşünerek selfie çekmek doğal bir şey olacak.
Benim için bu gelişmeler sadece teknolojik değil, insanî de. Çünkü teknoloji gerçekten de herkesin eşit şekilde erişebildiği zaman anlam kazanıyor.
Hadi bakalım, bir sonraki adımda zihinle TikTok videosu montajlamaya başlarsak şaşırmam...
