Ayasofya, ibadete açıldığından beri, tarihiyle, dini önemiyle değil de imamlarıyla anılıyor. İbadete değil, siyasete ev sahipliği yapıyor. Açılış gününde Atatürk''e edilen lanetin hesabı sorulmayınca, üstelik bir de bu cürete alkış tutanlar olunca hadsizlik aldı başını gidiyor…

Bir süredir gündemin yoğunluğundan, bu köşede Atatürk hakkında yazmadığımı fark ettim ve Peker''in Erdoğan''a mesaj veren sekizinci videosunu, Marmara Denizi''nin vahim halini, Soylu''yu, yargıyı bir kenara bırakıp, bugün, Atatürk''e karşı yapılan bu nankörlüğe yer vermeye karar verdim. Zira, adını biz anmadıkça, önemini, bu ülke için yaptıklarını biz hatırlatmadıkça; adı, nankörlerin, kendini bilmezlerin diline düşüyor.

Yapılan nankörlük

Öncelikle ne oldu bir hatırlayalım:

Ayasofya Camisi''nde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan''ın da bulunduğu bir etkinlikte, imam Mustafa Demirkan, "Bu ve bu gibi mabetler mabet olarak devam edilmesi için inşa edilmiş, hediye edilmiş. Öyle bir zaman geldi ki, bir asır gibi bir zaman içinde bu mabed-i şeriften Ezan-ı Muhammediye ve namaz her şey yasak olarak müze haline çevrildi. Onlardan daha zalim ve kâfir kim olabilir… Ya Rabbi bir daha bu zihniyetin bu milletin başına gelmesini mukadder buyurma" diyerek, Ayasofya''yı müzeye çevirmesi üzerinden Atatürk''e hakaret etti.

Etkinlikte hazır bulunan kimseden bu sözlere bir itiraz gelmedi.

Atatürk ortak değerimizdir

Atatürk''ün bugünün iktidarı ve yandaşları tarafından sevilmemesinin nedeni, onun "din istismarına" ve "irticaya" karşı duran sert tutumunun, bugünün yönetim politikalarına tamamen zıt düşmesidir.

O, Kur''an''ın bağnazlık aracı olarak kullanılmasına, istismar edilmesine karşı durmuştur.

Dahası, "vicdani bir mesele" olarak yorumladığı dinde bireysel alan ile kamusal alanı net bir şekilde ayırmış, kendi inancını bireysel olarak iç dünyasında yaşamaya özen gösterirken; kamusal açıdan milletinin dini özgürlüğü için, "Müslümanım" diyen herkesin Kur''an''ı anlaması ve dinini öğrenmesi için vatandaşına hizmet etmiştir.

Bugün ona hakaret edenler, hakaret edilmesine göz yumarak zımnen bu hakaretleri tasdik edenlerden farklı olarak o, dini kullanmamış, kurtarmıştır; İslam dinin özgürce ve en güzel şekilde yaşandığı ülkenin Türkiye olması, onun sayesindedir.

Bugün, Ayasofya içerisinde ona hakaret etme cüretinde bulunanlar düşünsünler bakalım; Atatürk, bu toprakları, düşman işgalinden kurtararak Ayasofya da dahil, kaç caminin kiliseye çevrilmesini engellemiştir?

Bu ülkenin kurucu ve ortak değeri Atatürk''tür ve bu toprakların üzerinde bağımsız bir Türkiye Devleti kuran, Atatürk''e hakaret etmek kimsenin haddine değildir.