En birinci yandaş Engin Ardıç Atatürk’ü küçümsemek için Çanakkale’yi küçümsedi. Sonra da Çanakkale’deki şehit dedesine sığındı

En birinci yandaş Engin Ardıç Atatürk’ü küçümsemek için Çanakkale’yi küçümsedi. Sonra da Çanakkale’deki şehit dedesine sığındı
Medyanın önde gelen yandaşlarından Engin Ardıç’ın Atatürk kompleksi bitmiyor. Ulu Önder’i küçümsemek için bir yazısında daha ince ince çalışan Ardıç, hızını alamadı ve Çanakkale Destanı’nı dahi küçümsedi, sonrasında da duygu sömürüsü yapmayı ihmal etmedi: “Benim babamın amcası Çanakkale'de şehit düştü, ağzını açanın canına okurum, ona göre.”

Her fırsatta “yerli ve milli edebiyatı” yapma fırsatını kaçırmayan iktidarın baş yandaş gazetesi Sabah Gazetesi’nin baş yandaşlarından Engin Ardıç, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk düşmanlığı yapmaktan imtina etmiyor.

ÇANAKKALE’YE GÖSTERİLEN İHTİMAM, VERİLEN BİNLERCE ŞEHİT SONRASI KAZANILAN TARİHİ ZAFER DEĞİL DE BAKIN NEYMİŞ!
Atatürk kompleksi yüzünden Birinci Dünya Savaşı’ndaki Çanakkale Destanı’nı bile küçümseyen Ardıç, Sabah Gazetesi’ndeki “Quel alaka?” başlıklı bugünkü yazısında, Çanakkale muharebelerinin cumhuriyete dahil edildiğini iddia etti ve sebep olarak da her iki olayda da Atatürk’ün var almasına bağladı.

TÜRK TARİHİNİN İKİ ŞANLI ZAFERİNİ KIYASLADI
Bu durumu “hamaset” olarak nitelendiren baş yandaş, şöyle devam etti: “Gerçi Çanakkale''de en yüksek komutan Alman ama o kadar da olacak artık... Çanakkale Savaşı’nda cebimizdeki kimlikte Osmanlı İmparatorluğu yazıyordu ama dert değil... Hem gazilerimizin hem şehitlerimizin üstlerinde Osmanlı üniforması vardı ama aldırmayın.” dedi.

Ardıç, “hacim” olarak birbirinden farklı iki önemli zafer; Çanakkale ile Kût''ül-Amâre’yi kıyaslayarak, “Osmanlı''nın her işinize gelen yanına sahip çıkıp onu ille de cumhuriyete bağlayacaksanız, niçin Kut zaferini de anmıyorsunuz mesela?” sorusunu yöneltti.

ATATÜRK KOMPLEKSİNDE SON NOKTA
Osmanlı’nın Bakü’ye girişini ile Galiçya Cephesi ve Süveyş Kanalı’nda verilen şehitlerin anılmadığını hatta insanların bunlardan haberinin olmadığını iddia eden Ardıç, bunu da söz konusu olaylarda Atatürk’ün yer almamasına bağladı.

DUYGU SÖMÜRÜSÜ YAPARAK YAZISINI NOKTALADI
Çanakkale Destanı’nı küçümsemeye ve Atatürk düşmanlığını ilmek ilmek işlemeye devam eden Ardıç, satırlarını şöyle sürdürdü: “Dünya savaşının diğer ‘kalemleri’ ustaca unutturuldu, Çanakkale gene büyük bir ustalıkla Kurtuluş Savaşı''mıza ‘monte’ edildi. İkisi aynı şeymiş. Çanakkale''nin, savaşı uzatmaktan başka bir yararı olmadı. 1915''te gelemeyen düşman gemileri, 1918''de geldiler. Kaldı ki dünya savaşına biz kaşınmıştık girmek için... Daha doğrusu Enver kaşınmıştı... İlk ateşi de biz açtık, Osmanlı üniforması giydirdiğimiz Almanlar Kırım''ı bombaladılar. Çanakkale''ye dayanan müttefikler emperyalist oluyorlar, Alman İmparatorluğu''na koşulan İttihatçılar emperyalist olmuyorlar! O zaman Osman Paşa''nın Plevne savunmasını da bağlayın, Çöl Kaplanı Fahreddin Paşa''nın Medine savunmasını da."

Yazısının en sonunda duygu sömürüsü yapmayı ihmal etmeyen Ardıç, sözlerini şöyle noktaladı: “Benim babamın amcası Çanakkale''de şehit düştü, ağzını açanın canına okurum, ona göre.”

yenicaggazetesi.com.tr
 

İlgili Haberler