Bu millet, Erdoğan’a bugüne kadar ne istediyse verdi.
Onu tek yetkili yaptı.
Onun kandırılmalarını görmezden geldi.
Ama Sayın Erdoğan, 2011-12’den sonra bir türlü dikiş tutturamadı.
*
İktidarın hakkını da yememem lâzım.
Parasını millet ödüyor olsa da yollar yaptı.
Keza tüneller yaptı.
Köprüler yaptı hakeza, geçiş ücretleri yine milletten alındı.
Hatta, hasta garantili hastaneler yapıldı.
Hedefler tutmayınca da yine müteahhitlere ödenecek olan para milletin cebinden çıktı.
*
Ha diyeceksiniz ki bu yapılanlar yanlış mıydı?
Yapılanların, iyi bir planlamayla yapıldığını sanmıyorum.
Bizden para çıkmayacak denilmesine rağmen, milletten para çıkmıyor mu?
Çıkıyor.
Demek ki ‘Vurun Abalıya’ anlayışı devam ediyor.
Böyle bir yönetim işleyişini, bugün AKP yapıyor.
Sonuç ortada!
Yanlış yapıyor.
Yarın, CHP yaparsa o da yanlış yapmış olur.
*
İstanbul İl Kongresi’nde Sayın Erdoğan partililerinin yüreklerini okşayan oldukça duygu dolu ve partililerini o an için etkilediğine inandığım konuşmalar yaptığını okudum.
Doğru da yapmış.
Ancak bu kadar güzel icraatlar yapan(!) bir iktidara, bu millet yerel yönetimlerde…
Mesela İstanbul’da…
Ankara’da niye artık güven oyu vermedi?
Niye daha önce kendilerinde olan il, ilçe ve beldeler muhalefete geçti de muhalefet yerelde I. parti oldu?
*
Hadi bu iki şehrin başkanları bu kadar başarısızlardı da bu insanlar hâlâ niye anketlerde ön sıralarda çıkıyorlar?
Ve niye İstanbullu ve Ankaralı bu insanlara ikinci bir şans verdiler.
*
Demem şu ki her siyasi lider, kendi teşkilatını heyecanlandırır.
Enerjilerini güçlü tutar.
Her birinin yetenekli birer cevher olduklarını söylerler.
O insanların da duydukları hoşuna gider.
Ancak ay başlarında maaşlarını aldıklarında…
Bakkala…
Manava…
Markete…
Pazara gittiklerinde…
Karşılaştıkları hayat pahalılığı insanların canlarını yaktığında…
Çocuğunun beslenme çantasına bir şey koyamadığında ve övgüler insanının yaşam konforunu yükseltmediğinde o zaman sandıkta düşünürler.
*
Daha önceleri de söyledim.
Ben Erdoğan’ın partililerine karşı yaptığı konuşmayı yerinde buldum, ama çok da etkili buldum mu?
Hayır!
Beden dili eskisi gibi değildi.
Bunda sağlığının da etkisi olabilir mi?
Olabilir!
Ayrıca o insanlar, çay-simit hesabı yaptıklarında, o duygulu konuşmalar etkisini yitirirken iktidara, iktidarı da yitittirirse hiç şaşırmayacağım.
*
Çünkü iktidar sürekli muhalefeti suçluyor.
Sakin değil, öfkeli!
Bir de bu kadar güçlü bir iktidar, muhalefetle yuvarlak masanın etrafında “Hodri meydan” deyip, bir kere bile olsa kozlarını niye paylaşmaz.
Millet de:
Ya, “Yok canım, iktidar haklıymış!” derler.
Ya da “Muhalefetin bu kadar memleket meseleleriyle ilgili olduklarını düşünmüyordum” derler.
*
Yuvarlak masa etrafında toplanabilirler mi?
Sanmıyorum!
Ne yapılır?
Karşılıklı atışma!
O kadar mı?
Valla o kadar!
*
Filler tepişiyor, otlar eziliyor.
Daha ne olsun!
Olan da millete oluyor!
Yoksa, böyle bir şey mi siyaset?
