YENİÇAĞ / İSTANBUL
Brezilya''nın Sao Paulo şehrindeki Neo Quimica Stadyumunda Katar’da gerçekleşecek 2022 Dünya Kupası Güney Amerika elemelerinin oynandığı Brezilya-Arjantin maçında tarihi anlar yaşandı.
Dünya futbol tarihine geçen olay, Brezilya Sağlık Gözetim Ajansı (ANVISA) görevlilerinin Arjantinli bazı futbolcuların korona salgınına karşı alınan önlemlere uymadığı gerekçesiyle sahaya girmesiyle yaşandı.
ANVISA görevlileri, Arjantin milli takımında forma giyen ve İngiltere Premier Lig''de oynayan 4 oyuncunun, son 14 günde İngiltere''de bulunduğu için göç idaresi yeminli beyanına aksi hareket ettiği gerekçesiyle maçı durdurdu.
Görevlilerin sahaya girmesiyle, Arjantin Milli Takımı sahayı terk etti.
Maçın hakemi Jesus Valenzuela, karşılaşmanın 6. dakikasında maçı durdurdu.
Arjantin Milli Takımı da Twitter hesabından yaptığı açıklamada, maçın ertelendiğini duyurdu.
ANVISA, maçtan önce Premier Lig''te top koşturan Arjantinli Emiliano Martinez, Cristian Romero, Gio Lo Celso ve Emiliano Buendia''nın Arjantin''e dönmesini istemişti.
YA TÜRKİYE’DE OLSAYDI?
Yaşanan bu tarihi olay, akıllara aynı durumun Türkiye’de yaşanması halinde olacakları getirdi. Türk milli takımının İstanbul’da oynadığı bir maç sırasında Sağlık Bakanlığı yetkilileri aynı gerekçe ile rakip takım futbolcularına müdahale edebilir miydi?
Böyle bir durumda; ilgili sağlık görevlileri Bilim Kurulu tavsiyesi ile en fazla, semptom var mı yok mu diye bakar, sonra ilgili futbolcular asemptomatik yazılıp hasta vaka sayısı düzenlemesi ve il oranlarının Sağlık Bakanlığı tarafından paylaşılması ve Fahrettin Koca tarafından “dikkat edin” denilmesi sonrası karşılaşma 5-10 dakika sonra kaldığından yerden devam ederdi…
İşin esprisi, mübalağası bir tarafa konulacak olursa, Türkiye’de böyle bir müdahale yaşanması düşünülemez. Çünkü ekmeği ile terbiye edilenlerin ülkesi burası…
Aksini iddia edenleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın korona salgınına ve kısıtlamalara rağmen ''lebaleb'' ve ''tıklım tıklım'' diye övdüğü AKP kongrelerini hatırlamaya davet edelim.
Hatırlayın o kongrelerde tribünlerde salonda hiçe sayılan sosyal mesafe kurallarını. O tüyler ürperten, virüse adeta bayram ettiren görüntüleri hatırlayın.
Yetkili bir sağlıkçının ya da emniyet yetkilisinin o tabloya müdahale ettiğini düşünsenize bir kere. Bir kararnamelik işi vardı. Bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile işinden uzaklaştırılır, çok sayın yandaş medyaya verilen görevle hakkında bir linç kampanyası yürütülürdü…
Hayatı cehenneme dönerdi… Ve bütün bunlar sırf görevini yaptığı için olacaktı!
