Okullarda yüz yüze eğitim yapılması kararı verildi. Üniversiteler de açılıyor. Ancak günlerdir aydınlık yarınların mimarı olacak gençlerin çığlıklarını dinliyoruz.

Sadece okumak için yurt istiyorlar. Çünkü kiralar uçmuş ne ailelerinin ne de kendilerinin bu kiraları ödeyecek imkânı var.

Çağdaş toplumlarda zorunluluk ve en doğal hak olan barınma haklarını istiyorlar. Öğrenci Faaliyetleri ve Barınma Hareketi oluşturan gençler sokaklarda durumun ne kadar vahim olduğunu göstermeye çalışıyorlar.

Bakın…

Ülkemizde üniversitede okuyan 8 milyon 250 bin öğrenci var.

Peki, bu kadar öğrenci varken öğrencilerin barınma ihtiyaçlarını karşılaması gereken Gençlik Spor Bakanlığı''na bağlı Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü''ne (KYK) bağlı yurtlarda durum ne?

Bu bilgilere ulaşmak zor…

Çünkü Genel Müdürlüğün ve Bakanlığın sayfasında bu veriler belirtilmemiş. Bilgi almak için Kredi Yurtlar Genel Müdürlüğü''nü (KYK) aradığınızda da yetkiliye ulaşmak mümkün değil.

En son çıkan haberlere göre KYK''nın ülke geneli ve Kıbrıs''ta toplamda 755 yurdu var ve 700 bin öğrenciye uygun fiyattan barınma imkânı sunuyor.

KYK yurt fiyatları özel yurt fiyatlarının 5/1''i kadardır.

Yaşanan virüs salgını nedeni ile de özel yurtların çoğu kapandı. Var olan yurtlar da cemaatlerin, vakıfların elinde bulunan yurtlar karşısında fiyatları çok yüksek kalıyor. Çünkü vakıflara ve cemaatlere ait olan yurtlar Devlet tarafından destekleniyor. Bu yurtlara beslenme ve barınma yardımı yapılıyor.

Üstelik öğrencilerden belli bir tutar alınıyor. Hatta Resmî Gazete''de yayımlandı.

Vergi muafiyeti tanınan vakıflar ve kamu yararına çalışan derneklere ait yükseköğrenim yurtlarında barınan öğrencilere yönelik yardım yapılacağı açıklandı.

Tam burada size SARMAL adlı kitabımda da anlattığım bir durumu tekrar hatırlatmak isterim.

TÜGVA''nın nasıl yurt sahibi olduğunu görelim.

Wikileaks''in yayınladığı bir e-posta vardı.

Serhat ve Berat Albayrak''ın teyze çocuğu İsmail Emanet, TÜGVA Vakıf Başkanı olunca 7 Temmuz 2015 tarihinde Berat Albayrak''a gönderdiği e-postada, vali ve belediye başkanları ile yaptıkları görüşmeleri, sonuçları ve isteklerini bildiriyor.

Emanet''in e-postada yazdıklarını aktarıyorum:

"Vali, Yıldırım Medresesi bize tahsis yapılması planlanan 1,5 yıldır restorasyon bitmedi süreç istenirse hızlandırılabilir. Ayrıca tahsis için protokol imzalamak istiyoruz ama ''biz buradayız bitince imzalarız'' şeklinde geri dönüş alıyoruz. Protokolün yapılması için Vali''ye talimat gitmesi lazım. Belediye Başkanı, kiralama usulü ile 300 kişilik yurt Eylül''e hazırlayacaktı iptal etmişti bizimle görüşmeden sonra tekrar yapacağım dedi ama aranıp en az 200 kişilik yurdun Eylül''e yetiştirilmesi gerekli diye söylenmeli aksi halde yetişmesi zor görünüyor. Görükle''deki inşaat halindeki yurt için de protokolü imzalama işlemlerine başlarız dendi protokolleri de şimdiden yapalım diye hatırlatmakta fayda var."

E-postada yazılan doğru mu diye araştırma yaptım.

Vali beyden istenen "Yıldırım Medresesi" hakikaten mesajdaki gibi 31 Temmuz 2014 tarihinde Bursa Büyükşehir Belediyesi Destek Hizmetleri tarafından 2014/54424 ihale kayıt numarası ile 1,8 milyon TL bedel ödenerek "Yıldırım İlçesi, Beyazıt Paşa Medresesi" rekonstrüksiyon uygulaması yapılmış.

Aynı durum Çelebi Mehmet döneminde vezirlik, Rumeli Beylerbeyliği ve Veziriazamlık yapan Bayezid Paşa tarafından 1400''lü yılların başında yaptırılan Bayezid Paşa Medresesi için de geçerli.

Bursa Büyükşehir Belediyesi''nin yayın organı ''Bursa''da Zaman'' dergisindeki haberlere göre de Bayezid Paşa Medresesi, Büyükşehir Belediyesi''nin halkın kullanımına açtığı diğer tarihî mekânlar gibi, aslına uygun işlev görmesi amacıyla Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) ile iş birliğine gidilerek bir eğitim ve kültür merkezine dönüştürüldü.

Şimdi diyeceksiniz ki bunda ne var?

Tarihî yapıları rekonstrüksiyonla ziyaret edilebilir, görülüp gezilebilir hale getiriyorlar. Ama aslında öyle değil.

Burada amaç tarihî yapıları vakıflara tahsis ederek Siyasal İslam adına eğitimler vermek.

Sonuç olarak Wikileaks belgesindeki bilgi doğru. Diğer, Bursa Görükle''deki yurt bilgisine bakalım. E-postada bahsedilen Görükle''deki yurt binası "Bursa Büyükşehir Belediyesi Görükle Gençlik Merkezi İnşaatı Yapım İşi" ismi ile 2015''de 7,7 milyon TL bedel ile ihale edilmiş.

Yani bu da doğru…

Şu anda bu binada TÜGVA yurdu var.

Yani kamu kurumların tüm imkânları ile desteklenen bu yurtlar ki bedava değiller. Barınma sorunu yaşayan tüm gençleri bir şekilde bünyelerine katmaya çalışıyorlar.

İnsanın aklı almıyor.

Kredi Yurtlar Kurumu''nun yegane görevi olan öğrencilerin barınma ihtiyacı ne yazık ki politikalar gereği yerine getirilmiyor. Üstelik yetmezmiş gibi dinci vakıflara öğrenci barındırdıkları için 174 milyon lira daha para aktarıyor!

Peki, ne yapılmalı…

Belli ki KYK yurtları yetersiz kalıyor. Her ne kadar CHP''li İstanbul, Ankara ve İzmir Büyükşehir Belediyeleri kendi imkânlarıyla bir şey yapsa da milyonlarca öğrencinin talebine anında yanıt vermek kolay değil.

Bağışçıların yardımlarıyla ayakta duran derneklerin dışında kamu eliyle yurt ve gelir elde eden TÜGVA, TÜRGEV, ENSAR, İlim Yayma ve diğer vakıfların kamulaştırılması şart.

Zaten bunlar vatandaşın bağışlarıyla kurulmadı ve büyümedi…