Anlamak çok zor.

Vatandaşının çok büyük bir kısmı, aylık 7 bin 500 lira ile geçinmeye çalışırken, milletvekillerinin, emekli ve vekil maaşı olarak toplamda 230 bin TL. alacak olmaları, vatandaş ile vekili arasındaki uçurumu açıkça gösteriyor.

Evet milletvekillerinin ziyaretçileri çok…

Onlardan para isteyenler…

Yardım isteyenler…

Yatacak yer isteyenler olabilir.

Ancak ne var ki bu insanlar, bütün bunları bilerek milletvekili olmuyorlar mı?

Ben haberlerin yalancısıyım.

3 Ocak 2024 tarihli Yeniçağ Gazetesi İnternet sitesinde yer alan haberde:

“(…) Milletvekili olan kişilerin maaşı 73 bin 329 TL’den 110 bin TL’ye hem emekli hem de vekil olan milletvekillerinin maaşı ise 137 bin TL’den 230 bin TL’ye yükseldi.” deniliyor.

Ayrıca SSK ve Bağ-Kur emekli aylıkları yüzde 37,57 oranında arttırıldı da bu zam oranı yine kök maaşlara mı yapıldı, yoksa 7 bin 500 TL. üzerinden mi, bunu da biliyor muyuz?

Kök maaş üzerinden yapıldıysa yine yandı gülüm keten helva.

İktidar; “Yüzde 37, 57 zam yaptım.” diyerek, cakasını satarken, emekli yine olduğu yerde sayar mı bilmem!..

Emekli vatandaşım, 7 bin 500 + yüzde 37,57 oranında maaş alsın ve içinde bulunulan yüzde 100’ü aşan bu enflasyonda geçinsinler…

Ev kirası versinler…

Elektrik, su, doğal gaz ödesinler…

Çocuk okutsunlar…

Yiyecek, içecek, giyecek ihtiyaçlarını karşılasınlar sonra da:

“Biz vatandaşımızı enflasyona ezdirmedik” denilsin.

Sahiden 7 bin 500 + yüzde 37,57 zam almış olsa dahi, vatandaş enflasyona ezdirilmemiş mi oluyor?

Ayrıca bizi yönetenler; TÜİK’in ortaya koyduğu enflasyon rakamlarının doğruluğunda samimiler mi?

Hani Rahmetli Müslüm Gürses’in okuduğu “Sabah ile Sabah ile” türküsü vardı ya, onun nakaratı nasıldı biliyor musunuz?

Ben söyleyeyim!..

“İşte böyle!..

Her gün böyle!..

Halimiz böyle!..

Uy amman amman!..”

Evet, aynen böyle.

Enflasyon rakamları doğru değil…

Zamlar hakkaniyetli değil…

Emeklinin durumu içler acısı…

“Sonra da memleket çok iyiye gidiyor, AVM’ler dolup taşıyor!..” deniliyor.

Ne diyeyim başka da sözüm yok Hâkim Bey.

Kendilerinden ödün vermeyenler, vatandaşına ödün verir mi hiç.

Bence vermez.

Yine, ‘Şükür’ tavsiye edilir…

Yine, ‘Sabır’ tavsiye edilir…

Yine, “İçinde bulunduğumuz durum bu!..” denilir…

Ama enflasyonda hiçbir zaman gerçekler söylenmez…

Ne yapalım adalet er ya da geç emekliden…

İşçiden…

Memurdan yana olur her halde.

Umuyorum olur.

Çünkü elimizden ‘Ummaktan’ başka da ne gelir ki!..