Gerçekte yükselen ne? - Kerim YILMAZ

Gerçekte yükselen ne? - Kerim YILMAZ
Bizde her partinin kazandığı seçimlerin sonunda, sonuçları doğru okumak yerine bilimsel pozlarda yükselen değer-düşünce analizi yapılır.

Son seçimlerin gözdesi de “yükselen milliyetçilik” oldu, neredeyse tüm yorumlarda vurgulandı ve hatta popohlandı. Aslında ne oldu, ya da ne, nasıl yükseldi? İktidar cephesinin seçimi kazanmak için ayrıştırıp kutuplaştırdığı ahalinin duygularıyla oynamasından başka bir şey yok.

Öncesinde dış güçler, beka, emperyalizm, mandacılar, hainler dediklerimize, sonrasında neredeyse tümüne gidip el avuç açarak döviz istedik. İsveç'e NATO vizesini şıppadanak verdik. Ama olsun yaratılan “vatan tehlikede” duygusu seçimi kazandırdı ya sen ona bak.

Şekli dindarlıkla slogan milliyetçiliğinin ittifakı amacına ulaştı, hepsi bu. Yoksa sığınmacı ve kaçak göçmenlerin sokaklarımızı istila ile asayişi bozdukları, ciddi ve gerçek bir beka sorunu oldukları aşikar ve kamuoyu anketlerinde de böyle algılayan bir toplumun, sorunu yaratan, besleyip büyüten bir siyasete destek olmasının izahına hangi akıl yeter?

O nedenle, ya yükselme ya da -parti farkı olmaksızın- milliyetçiliğin temsilinde derin fikri arızalar var. Ham hamasi sloganlarla yapılan milliyetçilik yükselişte güzellemeleri boş. Ülkemizin her geçen gün derinleşen siyasi ve ekonomik bakımdan gerçek beka meselesi olmuş konunun perdelenmesi amaçlı ve kötüniyetli yorumlara kanmayın.

Yükselen milliyetçiliğinin desteğiyle iktidar olunan bir ülkede; Yunanistan 20 yıldır adalarımızı işgal edemez, Mavi Vatan'dan vazgeçirip sondaj gemilerimizi limana çektiremez, ülkesinde ağaç dalını kıranı cezalandıran Kanada başta sözümona uygar yabancı ülkelere dağ, orman, ova, toprakları peşkeş çekilemez. Sahip çıkan köylülere terörist, açlığa mahkum edilen emekliye ve halkın çoğunluğuna köle muamelesi yapılamaz. Halka, kamuya ait birikimlerimiz haraç mezat satılamaz.

Her gün her yerden suç haberleri gelen sığınmacı-kaçak göçmenler daha az suç işliyorlar diye sırtları sıvazlanmaz, ülkenin kaynakları heba edilmez. Avrupa'nın güvenlik ve huzuru için para karşılığında kulübe bekçiliği yapılamaz, milleti ümmete dönüştürmek için beşinci kol da dahil her cepheden saldırılmaz.

Yarınlarda Cumhuriyeti, demokrasiyi, hukuk devletini korumanın zorlaşacağı alenileşen bu ülkede, yükselen milliyetçilik değil akıbeti berbat olacak gafletindir. Milliyetçilik yükselmiyor, çürüyen aktüel siyaset toplumu da çürütüyor, halkını eziyor, anayasal devleti eritiyor. Slogan atmak yerine düşünmeyi dene. Akıl,ahlak,adalet..