Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Coşkun ÇOKYİĞİT
Coşkun ÇOKYİĞİT

İnsanlık kurtarılmalı

Hayreti, mahcubiyeti, utanmayı ve benzeri hisleri bir yana bıraktık. Yerli ve tabancı dizileri izlereken neredeyse katatoni olmuş gibi saatlerce kalakalmamız neyin göstergesi. Birisi diyor ki, sekiz bölümü bir defada bitirdim! Diğeri iki sezonu aralıksız izlediğini iddia ediyor.

TV dizileri ve daha sonra platformlarda yayınlanan diziler yokken sinemalarda film seyretme yarışı da vardı. Bir haftada gösterime girmiş bütün filmleri izleme yarışı yapanlardan tutun da, senede şu kadar film izlemekle övünmeye kadar farklı bir yarış daha vardı. Hatta günümüzde dünyanın önemli film festivallerine katılarak onlarca film izlediğini ilan eden sinefil yazarlar bile bulunuyor.

Bir yandan sosyal medyada saniyelik akışların yarattığı illüzyon, diğer yandan klasik setir geleneği bir yandan tiyatrolar ve diğer yandan öteki sahne sanatları… İnsanoğlunun görme, duyma ve bundan haz alma yoluyla varoluşunun anlamlandırmaya çalışması üstelik yeni de değil. Bütün toplumlarda çok eski çağlardan beri var olan gösteri sanatları buna şahit. Antik Yunan ve Roma’da binlerce kişilik arenalarda, amfitiyatrolarda insanları toplayıp onlara gösteri sunmak da toplu bir hipnoz değil miydi? İster15-20 kişinin bir hayal perdesi etrafında Hacivat Karagöz temsili seyretmesi, ister 300-500 kişilik salonlarda piyes izlemesi, ister on beş yirmi bin kişinin aynı anda “öldür” veya “yaşat” diye haykırdığı gladyatör gösterisi izlemesi hep aynı temel duygunun tatminine bağlanabilir.

Günümüzde dünyada olup biten gerçek veya kurguları ekranlarda izlerken de aynı içgüdünün ipimizi sımsıkı tuttuğunu fark etmeliyiz. Seyretmek bir tür hâkimiyet duygusu yaratır. En hafif söyleyişle “beğendim-beğenmedim” hükmünü vermemize kimse mani olamaz… İnsan soyuna ait bu duygu durumun köklerine inip yeniden kodlanması yapılmalı milyarlarca erken bağımlısı için şifa aranmalıdır.

Yazarın Diğer Yazıları