Gökhan AKSOY - EDİRNE / YENİÇAĞ
Seçim Kanun Teklifinin şuan sadece taslak olarak milletin önüne getirildiğini belirten Çakırlar; "Cumhur İttifakı tarafından sunulan taslağa göre seçim barajının yüzde 7’ye düşürülmesi isteniyor. Baraj yüzdesinin yanı sıra seçim yardımı yüzde 3 oy alanlara da verilecek. Bu tasarıdaki en sıkıntılı madde muhtarlık seçimiyle ilgili yer alan kısımdır. Biri muhtarlığa seçilecek ama bir ay içerisinde yeterliliğine karar verilecek. Peki yeterli ya da yetersiz olduğu neye göre belirlenecek?" dedi.
İTTİFAKI ORTAKLARINDAN BİR TANESİNİN YÜZDE 10 BARAJINI AŞAMAYACAĞI ANLAŞILDIĞI İÇİN BU TEKLİF ÇIKARILDI”
Cumhur İttifakı ortaklarından bir tanesinin yüzde 10 barajını aşamayacağı anlaşıldığı için bu teklifin sunulduğunun altını çizen Orhan Çakırlar; "Bundan önceki sistemi Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanı adayının artık oylarla seçilmesi amacıyla ortaya koymuşlardı. Çıkarılan bu taslakta Cumhur İttifakı ortaklarından bir tanesinin yüzde 10 barajını aşamayacağı anlaşıldığı için buna yönelik tedbir amaçlı çıkarılmış bir kanun teklifidir. Yüzde 10 barajını geçemeyecek. ''Ben de bunu yüzde 7’ye düşürürsem yanımda yer alan parti de bu barajı geçerek meclise milletvekili sokabilir'' diye düşünülmüş. Bunu düşünmesi gereken Cumhur İttifakı''dır. Biz Millet İttifakı olarak zaten seçim ittifakıyız ve şuan iyi giden bir ittifakımız var. İttifak olarak tek adamlık sistemine karşı mücadelemiz devam ediyor. Bu verilen teklif, gidici olduklarının bir işaretidir. Siyasi tarihimize baktığımız zaman iktidar partisi seçim kanunlarıyla uğraşmaya başladıysa gidici oldukları gördükleri için iktidarda tutunmaya çalışıyorlar. Ne yaparsa yapsınlar gidişlerini engelleyemeyecekler." ifadelerini kullandı.
"BU MADDELERDEN EN ÇOK ETKİLENECEK OLAN MUHTARLARDIR"
İnsanların artık geçim derdinden başka hiçbir şeyi düşünmediğini vurgulayan Çakırlar, "Özellikle akaryakıta gelen zamlar her şeyi olumsuz yönde etkilemekte. Bu zamlar yüzünden vatandaşlar manava gidip çocuğuna sebze meyve alamıyor. İstanbul’dan Sivas’a gitmenin maliyeti kişi başı 500 liraya yaklaştı. 4 kişilik bir aile, gitmeye kalksa gidiş gelişe 4 bin lira ödeyecek. Bu söylediklerim bugünkü rakamlar için geçerli. Asgari ücretle geçinen bir aile bu 4 bin lirayı nasıl versin? Bu şartlar insanların seyahat etme özgürlüğünü engelliyor. Şu anki hükümetin bu seçim kanunları ile oynamaya başladıkları onların artık gidici olduklarının en büyük göstergesidir. Barajın düşürülmesine yönelik bir itirazımız yok ama bunların yaptığı cingözlüktür. Bu maddelerden en çok etkilenecek olan muhtarlardır. Muhtar adaylarının seçimden en az bir ay önce yeterli olup olunmadığına karar verilmesi gerekmektedir. Neden bu yeterliliğe seçimden sonra karar veriyorsun ki?" dedi.
“BASIN TOPLANTISI DÜZENLEYİP BİZ BÖYLE BİR KANUN TEKLİFİ HAZIRLADIK DEMEK NE KADAR DEMOKRATİK BİR HAREKETTİR?”
Orhan Çakırlar, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı; "İktidar partisi ve ittifakların yanında birçok parti seçime girebiliyordu. Bu partiler de yeterli oy aldıkları takdirde meclise girebiliyor. Bunun yanı sıra yüzde 3 oy olanlara seçim yardımı da geliyor. Bu maddenin seçime pek etkisi olacağını düşünmüyorum. Bu teklife bir de hukuksal açıdan bakmak daha doğru olur. Bu barajı geçebileceğini düşünen her parti tek başına seçime girmeyi düşüneceğini tahmin ediyorum. Bir partinin genel başkanı bir şehirden aday olup yeterli oyu aldığı takdirde tek başına seçilmiş olacak. Bu şartlarda da pek ittifak yapılacağını düşünmüyorum. Çünkü bu duruma göre her parti kendi başına seçime girer. Bu konuda nasıl bir yol çizileceği teklifin Meclis Komisyonu''ndan geçtikten sonra daha detaylı bir şekilde görüşülür. Şuanda bu bir taslak halinde meclise sunuldu. Madem böyle bir teklifte bulunulacaksınız, bunu önceden diğer partilerle de görüşmek gerekiyordu. Basın toplantısı düzenleyip biz böyle bir kanun teklifi hazırladık demek ne kadar demokratik bir harekettir? Belki diğer partilerin de görüşü alınmış olsa daha iyi bir katkı sağlanarak daha iyi bir teklif hazırlanabilinirdi."
