İyi ve önemli insanlar kendilerine iyi davransınlar lütfen!
Daha önce hiç görmedim…
Tanımıyorum…
Oysa tanımayı o kadar çok isterdim ki!
Onunla konuşmayı…
Söyleşi yapmayı…
Hatta bir gün onun hikâyesini kendi ağzından yazmayı çok isterdim!
Ama olmadı işte…
Adına ne derseniz deyin bugün yok.
Ve o çok genç yaşta -bir gün her birimizin gideceği o yere- göçüp gitti.
*
Yine de sadece 16 ay gibi bir belediye başkanlığı yaparak, yaşadığı şehrin insanının 7’den 77’ye gönlüne girmesi…
Ölümüyle, neredeyse bütün siyasi partileri bir araya getirmesi…
Bu süre içerisinde müthiş bir gönül kazanan olmayı başarması, üstelik de bugünkü dönemde…
Üstelik de siyasi bir kişilik olarak hiç de öyle kolay değilken...
Hatta imkânsız diyeceğim ya, -biliyorum ki imkânsız diye bir şey yoktur- Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Merhum Ferdi Zeyrek giderken, imkansızmış gibi görünen, -bu kadar kısa bir sürede- gerçek bir sevgi ödülünü tüm Türkiye’ye ve dünyaya gösterdi.
*
Elbette bunun aksini de söyleyenler olacaktır, ancak gördüklerimiz…
Anlatılanlardan duyduklarımız…
Cenazesindeki o kalabalık…
Neredeyse bütün Manisa’nın onun arkasından ağlaması…
Hatta ekran başlarında onunla ilgili konuşulanları duydukça…
Onu tanıyanların, onunla ilgili anlattıkları yüreğimi dağlayınca, anlıyorum ki az bile yazılıyormuş.
Hem ben acılı yüreğimle hiçbir şey yazamıyorum ki!
Yüzü güzel…
Gönlü güzel…
İşi güzel bir başkanmış vesselam.
Çocukla çocuk, büyükle büyük olurmuş meğer.
Ve anladım ki iyiler hep böyle erken gidermiş.
Bu bir kez daha kanıtlandı.
*
Ailesine…
Anne-babasına…
Evlatlarına…
Manisa’ya…
Türkiye’ye…
Cumhuriyet Halk Partisi’ne baş sağlığı ve sabırlar diliyorum.
Mekânı cennet olsun!..
*
Güzel olunca bir insan…
Yurtsever olunca…
İnsan olup, insan sever olunca…
Yaradan’dan ötürü, yaratılanı hoş görünce bir insan, meğer ne çok da seviliyormuş…
Meğer, arkasından, hiç tanımadıklarınca ne de güzel şeyler yazılıyormuş!..
*
Biz bu güzel insanlara ne kadar hasret kalmışız da ancak göçüp gittiklerinde onları fark edebiliyormuşuz meğer…
Ve memlekette ne kadar kötüler varmış ki iyileri fark ettirmez olmuşlar.
*
Sadece 16 aylık bir belediye başkanı…
Bir güzel insan…
Bir güzel hemşeri…
Bir güzel eş ve baba…
Bir güzel siyasetçi, yaşadığı şehre kendini meğer ne de çok sevdirebiliyormuş.
Ve ben onun cenazesinde, eşinin ardından, çocukluk arkadaşı da olan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in konuşmalarını dinledikçe göz pınarlarımın akmasını dindiremedim.
*
Özgür Özel’in çocukluk arkadaşının mezarına inerek, onu yerine koyması ne kadar dost canlısı ve insan yanıyla rolmodel biri olduğunu gördüm…
Siyaset yanını ve samimiyetini sevmeye başlamıştım ya, insan yanına hayran kaldım.
Tekrar sevenlerinin başı sağ olsun
*
İyi ve önemli insanlar kendilerine iyi davransınlar lütfen!
İyi davransınlar ki arkasından bunca insana göz yaşı akıtmasınlar.
Hele de genç yaşta!..
*
Üzgünüm… çok üzgünüm!
Sürecin hayra yorulacağına inanamıyorum!
Biri bunu açıklasa da öğrensek hani!
Şüphesiz, Mevla’m güzel eyler de Kulları Güzel eyler mi orası şüpheli!
“Aile içinde kötü olabilir ama memleket için çok iyi. Onun için Atatürk ‘Büyük’ insandır”
Madem AKP I. parti gözüküyor Daha beklemeden sandığı getirse hani!
Hani “Kanmayalım, kandırılmayalım” diyorum
Geç bunları anam babam!
Biz idare ediyoruz Sizin canığız sağ olsun!
Sayın Kılıçdaroğlu biraz sabır, biraz metanet lütfen!
Muharrem İnce ve CHP









