Kar etkisini arttırmıştı. İstanbul su samurlarının dansına sahne oldu

Kar etkisini arttırmıştı. İstanbul su samurlarının dansına sahne oldu
İstanbul Boğazı’nın sessiz sahiplerinden su samurlarının Beykoz balıkçı barınağında dans ettiği görüntüler dikkat çekti.

Kar etkisini arttırmıştı. İstanbul su samurlarının dansına sahne oldu

İstanbul’da uzun bir süreden bu yana beklenen kar yağışı önceki akşam etkili olmaya başladı. Karın tüm kenti etkisi altına almasının ardından eşine az rastlanan görüntüler de ortaya çıktı.

Deniz Kartalı Haber’de yer alan habere göre Nehir ve göl kıyılarında yaşayan etçil memeli su samurları doğanın en iyi sualtı avcılarından biri. Tarih boyunca İstanbul Boğazı’nın her yerinde görülen ama nesli tükenme tehlikesi geçirdiği için sayıları azalan su samurlarının balıkçı barınakları ve marinalarda ortaya çıkması bilim insanlarını mutlu ediyor. İri kafası nedeniyle deniz memelisi olan foklarla bile karıştırılan su samurlarının İstanbul’un pek çok balıkçı barınağında ortaya çıktığı bilgisi üzerine, çevrelerinde dolaşan insanlar şirin canlıları görüntülemek için çabalıyor.

BEYAZ ÜRTÜNÜN TADINI ÇIKARDILAR 

İstanbul’un geleneksel balıkçılık yöntemleriyle avlanan denizle dost balıkçı barınaklarından Beykoz Su Ürünleri Kooperatifi’nde ortaya çıkan 3 su samuru yağan karla birlikte kendilerini iskeleye bırakarak beyaz örtünün tadını çıkardı. 3 su samurunun oyunu barınaktaki deniz dostu balıkçıların ilgisini çekerken, aynı ortamı paylaşmanın verdiği mutluluğunu yaşattı. 

“DENİZİN İÇİNDE BARINDIRDIĞI TÜM DEĞERLERİ SEVERİZ”

Beykoz Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Şükrü Canbaz 7-8 yıl önce bir erkek su samurunun gelmesiyle başlayan sürecin bu görüntülere neden olmasına çok sevindiklerini belirtti. Deneyimli balıkçı Canbaz, “Bizler denizi içinde barındırdığı tüm değerlerle seven insanlarız. Balıkçılar diğer canlıların yaşamlarına saygı gösterdiği oranda mutlu olabilir. Su samurları birkaç yıl içinde 3 tane oldu. Şimdi bir aile gibi içimizdeler. Balık parçalarını, ağlardan temizlediğimiz yengeçleri suyun altında bulup yiyorlar. Çok akıllılar. Yaz aylarında daha sakin olan kuzeye doğru göç edip kışın yine barınağımıza geliyorlar. Taşlıklarda kendilerine yuva yaparak doğal bir ortam sunuyorlar. Birkaç yavru kediyi yediler. Ağlardan balık çaldıkları da oluyor. Ama biz onların dünyasına girdik. Anlayışlı olmalıyız. Bir zamanlar çevremizde yetişen yaban ördeklerini de tüm Beykoz’a dağıldığını görmek bizi mutlu ediyor. Su samurlarıyla aynı ortamı paylaşmaktan mutluyuz. Doğanın yenileyici gücü işte bu” dedi.