CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun danışmanlarından siyasal iletişim uzmanı İbrahim Uslu, seçim sonrası eşi Prof. Zeynep Karahan Uslu'yla birlikte Prag'a gitti. Uslu ve eşi burada Büyükelçi Egemen Bağış ile fotoğraf çekildi.
BÜYÜKELÇİLİK HESABINDAN PAYLAŞILDI
Söz konusu fotoğraf, Prag Büyükelçiliği'nin sosyal medya hesabından da paylaşıldı. Prag Büyükelçiliği'nden yapılan paylaşımda şu ifadelere yer verildi:
"Büyükelçimiz Sayın Egemen Bağış ile birlikte TBMM'de İstanbul'u temsil eden Sayın Prof. Dr. Zeynep Karahan Uslu ve eşi Sayın Dr. İbrahim Uslu Prag'a turistik ziyaretleri kapsamında sefaretimizi ziyaret ederek anılarını tazelediler."
KILIÇDAROĞLU “RÜŞVET ALANDAN BÜYÜKELÇİ OLUR MU” DEMİŞTİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminde yaptığı mitinglerde sık sık Egemen Bağış’ın büyükelçi olmasına tepki göstermişti. Kılıçdaroğlu, “Rüşvet alandan büyükelçi olur mu? O defteri tamamen kapatacağız. O yüzden Bay Kemal'i istemiyorlar hortumları keseceğiz. O hortumları kökünden keseceğiz.” İfadelerini kullanmıştı.
İbrahim Uslu’nun Egemen Bağış’ı ziyareti “Kimler kimlerle beraber” yorumuna neden oldu.
İBRAHİM USLU KENDİNİ BÖYLE SAVUNDU
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun danışmanı İbrahim Uslu, Egemen Bağış’ı Prag’da ziyaret etmesinin sebebini anlattı. Uslu, eşi ile evlilik yıldönümünü kutlamak için Prag’a gittiklerini belirterek, pasaport sorununun çözümü için Egemen Bağış’tan yardım istediğini söyledi. Uslu, Prag’a gittiklerinde ise Bağış’ın daveti üzerine kahve içtiklerini savundu.
İbrahim Uslu’nun konuyla ilgili açıklaması şöyle:
"Eşimle 27 evlilik yıl dönümümüzü kutlamak için Prag’a gittik. Havaalanında pasaport görevlileri süremin 90 günden daha az kaldığını gördü. Avrupa ülkeleri 90 günden daha az pasaport süresi kalmışsa ülkelerine giriş izni vermiyor. Dolayısıyla biz havaalanında kala kaldık. Eşim daha önce 2 dönem milletvekilliği yaptı. Egemen Bey’le oradan tanışıyorlar. Eşimin aklına Egemen Bey’den yardım istemek geldi, telefon açtı. Egemen Bey de nezaket gösterdi, Çek makamlarıyla görüşüldü ve benim Çekya’ya girmeme izin verdiler. Dolayısıyla bu sayede Prag’a girebildim. Prag’a girdikten sonra telefon açıp teşekkür ettim. Kahve içmek üzere bizi büyükelçiliğe davet etti. Eşimle birlikte icabet ettik, eşimle birlikte kahve içtik. O esnada fotoğraf çekildi. Kendisi sordu hatta “paylaşabilir miyiz?” diye, bende benim açımdan mahsuru yok dedim. Ben bir suç işlemedim, sonuç olarak Türkiye’nin bir büyükelçisi. Bir teşekkür ziyaretiydi."
