Edip Başer: Ülkem adına endişeliyim!

Edip Başer: Ülkem adına endişeliyim!
Edip Başer: Ülkem adına endişeliyim!

Türkiye’nin, Suriye’ye müdahale edecek koalisyonda yer almasını istemeyen Emekli Orgeneral Başer, “TSK verilen

Türkiye’nin, Suriye’ye müdahale edecek koalisyonda yer almasını istemeyen Emekli Orgeneral Başer, “TSK verilen görevi başarır ama ülkemiz kaybeder” dedi.

 

Suriye’ye müdahale konusunda Türkiye’nin kurulacak bir koalisyonda fiilen yer alması askeri çevreleri endişelendirdi. Olası bir müdahalenin yaratacağı krizin sonuçları açısından rahatsızlık duyduğunu söyleyen Emekli Orgeneral Edip Başer, Türkiye’nin sınır komşusu Suriye’ye müdahale konusunda dikkatli hareket etmesi gerektiğini belirtti. Başer, “Türkiye dikkatli olmak mecburiyetinde. Müdahalenin sonuçlarından ülkem açısından endişe duyuyorum. Hele Türk Silahlı Kuvvetleri’nin böyle bir müdahaleye fiilen katılması beni korkutuyor. TSK’nın verilen görevi yerine getiremeyeceği açısından hiç bir endişem yok. Bunun doğuracağı sonuçlar bakımından endişeliyim” dedi. Suriye’ye müdahalede uygulanacak “Saddam modeli”nin kötü örnek teşkil edeceğine dikkat çeken Başer, şöyle konuştu:

 


Esad pes etmez
“Suriye’deki rejimi bertaraf edeceğim diyerek bu işe başlarsanız savaşmayı da göze aldınız demektir. Suriye ne kadar kötü durumda olursa olsun Esad’ın güçlü taraftarı ve silahlı kuvvetleri var. Dolayısıyla kolay kolay pes etmez. Dışarıdan sağlanacak destekle Esad’ı pes ettirip Saddam gibi öldürüp ya da onun kaçmasını sağlamak gibi bir yöntem ile rejimini ortadan kaldırmak da başka ülkeler için kötü örnek olur. Dolayısıyla konuya bu açıdan bakmalı ve çok dikkatli olmalı.”
Geniş kapsamlı bir çatışmanın başımıza daha büyük belalar açılmasına neden olabileceğine vurgu yapan Başer, “Suriye’ye yapılacak bir müdahale Orta Doğu’da geniş çaplı çatışmaları da beraberinde getirir” dedi. Türkiye’nin uzun bir sınırı bulunan komşusu Suriye’nin içişlerine karışmasının doğru bir yaklaşım olmadığını kaydeden Başer, “Türkiye’nin 700 kilometrelik sınırı var. Böylesine geniş sınırlarımızın olduğu bir ülkenin içişlerine karışmış olarak siz bir rol üstlenirseniz, o ülkede yaşayan insanlar bunu unutmaz. Birilerinin eline fırsat geçtiğinde onlar da sizin içinizdeki karışıklıkları daha da karıştırmak için çalışacaklardır” diye konuştu.

 


Akan kanı durdurun
Suriye’de çatışan taraflar arasında arabuluculuk yapıp, barışı sağlamak için çaba göstermenin doğru yaklaşım olacağını da savunan Başer, sözlerini şöyle tamamladı: “Arabuluculuk misyonu üstlenip akan kanı durdurmak en doğrusu olacaktır. Daha sonra görüşme süreci başlar. Filistin-İsrail ve Araplarla İsrailliler arasında görüşmeler devam ediyor. Dünyanın birçok kriz bölgesinde taraflar arasında görüşmeler yapılıyor. Bu şekilde kriz yaşayan taraflar arasında yapılacak görüşmelerle barış ortamı sağlanabilir. Suriye’de de böyle bir şey yapılabilirdi.”