Motosikletli kuryeler, Türkiye'de hızla büyüyen e-ticaret ve hızlı teslimat sektörünün vazgeçilmez unsuru. Bugünkü koşullar içinde en pratik teslimat yolu. Bu durum da cadde ve sokakların (hatta kaldırımların) kurye motosikletlerinden geçilmemesi sonucunu beraberinde getiriyor. Apartman zilleri, merdivenler, asansörler bile fazla mesaide. Alışverişi kolaylaştırması açısından tüketici için de satıcı için de makbul bir aracı halka olarak görebiliriz. Ama e-ticaret ile doğan bu alanın beraberinde getirdiği sorunları görüp düzenlemeden geçemeyiz.
Bu meslek grubu, 4857 sayılı İş Kanunu, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu gibi yasal düzenlemeler kapsamında faaliyet gösterir. Ancak, pratikte bu kuralların uygulanmasında önemli eksiklikler gözlemlenmektedir. Özellikle de kuryelerin mecbur kaldıkları çalışma koşulları ve bunun şehir trafiğine etkileri konusunda.
Çalışma saatleri, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 63 üncü maddesine göre haftalık en fazla 45 saat olarak belirlenmiştir. Bırakın 45 saati; motosikletli kuryeler için özellikle öğle ve akşam saatlerinde teslimat taleplerinin artması, gece geç saatlere kadar sipariş verilmesi fazla mesaiyi zorunlu kılmaktadır. Bu sadece iş yoğunluğu ile geçen bir mesai olarak da görülemez. Pratikte, platform tabanlı şirketlerin teslimat sürelerini 30 dakika ile sınırlayarak kuryeleri telaşa teşvik etmektedir. Kuryenin mesaisini zorlaştırmaktadır. En kısa sürede teslimata zorlanan kuryenin ise trafikte neler yaptığı hepinizin gözünde canlanmıştır. Şeritler arasında kısa mesafelerde yapılan ani slalom manevraları, kırmızı ışık ihlalleri, diğer motosikletlerle yarış, buldukları yere park, gerektiğinde kaldırımların yola devam edebilmek için kullanılması, ambulans gibi geçiş üstünlüğünün motosikletlerde olduğunun zannedilmesi… liste uzayıp gidiyor. Diğer taraftan motosikletli kurye olarak çalışan ücretlendirme sistemi de genellikle performans bazlıdır. Teslimat başına ücret ve primler, aylık geliri oluşturmaktadır.
Teslimat süreleri bir yanda müşteriyi memnun ederken diğer yanda kuryenin çalışma hayatını genel anlamda da trafiği etkileyerek toplumsal hayatı olumsuz etkilemektedir. Aslına bakarsanız firmaların taşıma süresi taahhüdünde bulunması yasaklanmıştır. Yani “30 dakikada teslimat” gibi kesin zaman garantisi vermek hukuken kabul edilmez. Zaten firmalar da bunu bildikleri için ortalama teslimat süresi vermektedirler. Ortalama süre vermek bir taahhüt olmasa da; müşteri zihninde ürünü teslim alacağı saate ilişkin bir fikir oluşturmaktadır. Dolayısıyla teslimat süresi uygulaması yan yoldan devam etmekte ve kuryeler bu süreler içinde hareket etmek zorunda kalmaktadırlar.
Günün sonunda; trafikteki keşmekeşin yanında kurye kazaları, genç yaşta hayatını kaybeden ya da malul kalan kurye çalışanları, ah vah eden yakınları, haber sitelerinde üç beş satır… Motosiklet kazaları her yıl binlerce mağdur doğurmaktadır.
Kuryeler, 4/a (SSK) kapsamında sigortalı olmalı; primler işveren tarafından yatırılmalıdır. Ancak, araştırmalar kuryelerin büyük oranda sigortasız veya eksik primli çalıştığını göstermektedir. Kuryelerin başına gelen trafik kazaları, motosikletleri işyeri olduğu için iş kazası sayılacaktır. İş kazası durumunda, SGK'ya bildirim zorunludur. Bu, her ay ödenen sürekli iş göremezlik geliri ve tazminat haklarını doğuracaktır. Kaza tespit tutanağı, kazaya karışan araç sürücülerine, kuryeye olduğu kadar işverene de sorumluluk doğmasına yol açabilecektir. Bu bağlamda motosikletli kurye çalıştıran işverenlerin; risk değerlendirmesi yapmalı, eğitim vermeli, ve koruyucu ekipman (kask, yelek, reflektör) sağlamalıdır. Saha uygulamalarında donanım ve eğitim eksikliği yaygın. Kuryeler kendi ekipmanlarını almak zorunda kalmakta. Çoğu zaman tercih edilen ekipmanlar standartları sağlamaktan uzak.
Sonuç olarak vardığımız yerde; motosikletli kuryelerin çalışma koşulları, yasal çerçevelere rağmen hem kendileri hem de toplum için yüksek riskli olarak sınıflandırılabilir. Pratikte satıcı ve alıcıyı çok memnun etmesi; sektörün sürdürülebilirliğinin tek dayanağı olmamalıdır. Bu alanda yapılacak yeni düzenlemeler ile hem işveren sorumluluğunu artar hem de çalışan güvenliği sağlanır, toplumsal düzen de korunmuş olur.
Sorularınız için e-posta adresi: hkaganoyken@gmail.com
Motosikletli Kuryeler Nereye Gidiyor?
Yazıyı Paylaş
Etiketler