Memlekette kanun var nizam var deniyor, Adalet Bakanımız sık sık çıkıp burası bir hukuk devletidir deyip duruyor değil mi?

Peki eğer gerçekten öyleyse ve Türkiye gerçekten de bir hukuk devletiyse neden hiç kimse Papa ve Barzani’nin bu ülkede hukuku ayaklar altına alıp, devrim kanunlarını açıkça çiğnemesine itiraz etmiyor?

Bakın herkes bilmelidir ki bu ziyaretlerde sergilenen rezaletler sadece diplomatik nezakete ve teamüllere aykırı değildir, aynı zamanda kanunlara, hem de devrim kanunlarına da aykırıdır!

Bakın memlekette devrim kanunları hala olduğu yerde durup duruyor ve bu kanunların en önemlilerinden biri de; Bazı kisvelerin giyilemeyeceğine dair kanundur.

Bu kanunun tam metni şöyle:

BİRİNCİ MADDE: Her hangi din ve mezhebe mensup olurlarsa olsunlar ruhanilerin mabed ve ayinler haricinde ruhanî kisve taşımaları yasaktır.

Hükümet her din ve mezhepten münasip göreceği yalnız bir ruhaniye mabed ve ayin haricinde dahi ruhanî kıyafetini taşıyabilmek için muvakkat müsaadeler verebilir. Bir müsaade müddetinin hitamında onun ayni ruhanî hakkında yenilenmesi veya bir başka ruhaniye verilmesi caizdir.

İKİNCİ MADDE: Türkiye’de kanuna tevfikan teşekkül etmiş ve edecek olan izcilik ve sporculuk gibi topluluklar ve cemiyet ve kulüb gibi heyetler ve mektepler mahsus kıyafet, alâmet ve levazım taşımak istedikleri zaman yalnız nizamname veya talimatname ile muayyen tiplere uygun kıyafet, alâmet ve levazım taşıyabilirler.

ÜÇÜNCÜ MADDE: Türkiye’de bulunan Türklerin ve yabancıların, yabancı memleketlerin siyaset, askerlik ve milis teşekkülleri ile münasebetli kıyafet ve alâmetlerini ve levazımını taşımaları yasaktır.

DÖRDÜNCÜ MADDE: Ecnebi teşekkül mensuplarının kendi kıyafet, alâmet ve levazımları ile Türkiye’yi ziyaret etmeleri, îcra Vekilleri Heyetince tayin olunacak mercilerin müsaadesine tâbidir.

BEŞİNCİ MADDE: Türkiye Devleti nezdinde memur bulunanların kıyafetleri beynelmilel meri âdetlere tâbidir.

Müsaadei mahsusa ile gelen yabancı memleketler kara, deniz, hava kuvvetlerine mensub kimselerin resmî üniformalarını nerelerde ve ne zaman taşıyabilecekleri îcra Vekilleri Heyeti kararı ile tayin olunur.

ALTINCI MADDE: Bu kanunun tatbik suretini gösterir bir nizamname yapılır.

YEDİNCİ MADDE: Birinci maddenin hükümleri bu kanunun neşri tarihinden itibaren altı ay sonra ve diğer maddelerin hükümleri kanunun neşri tarihinden itibaren meridir.

SEKİZİNCİ MADDE: Bu kanunun icrasına İcra Vekilleri Heyeti memurdur.

Kanun bu orada kapı gibi duran bir devrim kanunu Papa ve Barzani’nin bu kanunun hükümlerini nasıl çiğnediği de ortada! Bir yanda bir sürü din adamı rahip rahibe dini kıyafetleri ile ibadethane dışında dolanıp durdu diğer yanda Barzani’nin ağır silahlı peşmergeleri arz-ı endam eyledi değil mi?

Peki, Papa’nın yaptıkları ve hele hele Barzani’nin yarattığı rezalet sonrasında neden Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı, vali ve sair mülki erkan hala görevde, soruşturulmuyorlar?

Bu arada bu kanunu okuyanlar sanırım kanunda başörtüsü, türban, peçe, çarşaf ya da benzeri sivil kadınlara ait giyim kuşamın adının bile geçmemiş olmasına şaşıracaklardır.