Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Serap BESİMOĞLU

Serap BESİMOĞLU

Tanrı Misafirleri Oteli

Sokakların dili olduğuna inanırım, yaşanmışlıkları ve anıları saklarlar. İki farklı resim gibidirler ya da madalyonun iki farklı yüzü. Gündüz tenha boş gibi gördüğünüz arka sokaklar geceleri gölgelerin bile ürktüğü karanlık birer dehliz, bazen de hayal gücünün bile ötesinde girmeye korkulan çıkmaz sokaklar oluverirler. Hikayeleri vardır. Dedim ya, yaşanmışlıkları siz yok saysanız da, hatta önünden dahi geçmeseniz de orada yaşayan, yaşamaya çalışan hayatlar vardır.
İşte Timur Soykan bu sokaklara girmeyi başarmış ve o hayatlara dokunmuş, onların yaşanmışlıklarını da tüm gerçekliği ile öyküleştirip satırlarına taşımış bir gazeteci.  “Tanrı Misafirleri Oteli”  Soykan’ın dokuz yıl boyunca Radikal Gazetesi’nde toplayıp biriktirdiği bu sokaklara ait insanların farklı, zor ve mücadele dolu öykülerinden oluşuyor.
Belki sizin girmeye cesaret gösteremeyeceğiniz ya da girmek isteseniz dahi kabul göremeyeceğiniz sokaklara O giriyor. Farklı resimleri, tozlu hayatları usta bir çalışmayla yeniden biçimlendiriyor. Titizlikle ayrıştırıyor ve okuyucuyu var olan gerçekle yüzleşmeye davet ediyor. Kitapta yer alan tüm röportaj - öykülere konu olan hayatlar; hüznü, umudu, her şeyin ötesinde insanların hayata tutunma mücadelelerini anlatıyor.
Timur Soykan, bir çoğumuzun bilmediği  “öteki”  hayatların hikayesini, hatta çoğu zaman önünden geçip gidilen görmediğimiz, yok saydığımız hayatların hikayesini yazmış. En kenardaki insanların sofralarına konuk olmuş, onlarla konuşmuş, onları dinlemiş. Gölgelerin dahi gezmeye korktuğu sokaklarda yokluğa inat, sevginin sonsuz gücünün nasıl dolaştığını ışığı ile bu dünyaları nasıl sarıp sarmaladığını görmüş. Birlikte kederlendiği, güldüğü bu insanların  “öteki”  diye adlandırılan yaşantılarını farklı bir gazetecilik anlayışı ve aşkıyla öyküleştirmiş.
Kendi duygularını da saklamadan yazdığı kitap arka sokakların yaşanmışlıklarına bir kapı aralıyor. Gerçekte gidip giremeseniz dahi Soykan’ın aracılığıyla bu sokaklarda gezebilir,  “öteki”  hayatların sıra dışı hikayeleriyle buluşabilirsiniz. Bir sabıkalının güvercini ile kurduğu sevgi dünyasına dokunabilir, kendi kimsesizliğinde kimsesiz çocuklara sokaktan topladıklarıyla bağış yapmaya çalışan insanların mücadelesine tanık olabilirsiniz. Yaptığı otelin tek müşterisi ve sahibi kendisi olan tonton dedenin sabrına, amele profesörün iç burkan hikayesine şahit olabilirsiniz. Kaçan ve kovalayan hayatın arka sokaklarda nasıl kıstırıldığına, sevgi ile hüzün arasına nasıl da sıkıştığına tanık olabilirsiniz. En çok da umudun var olduğuna...
“Tanrı Misafirleri Oteli”  sizleri de kısa süreliğine sayfalarına misafir ediyor. Timur Soykan’ın dediği gibi;  “Bazı insanlar girişini bilmese, gelişmesini hatırlamasa, sonucunu önemsemese bile hayatlarını bir öykü gibi işler. Bana sadece dinleyip yazmak kaldı”  Sanıyorum sizlere de sadece  “okumak”  kalıyor. Ben okudum. Tanımadığımız hayatları doğru anlamak için. Sağlıcakla kalınız.

Yazarın Diğer Yazıları