Tarihi değiştirecek sır

1.png

Oyunculuğu ve yazarlığı ile Türkiye'de ve dünyada büyük beğeni toplayan Bahadır Yenişehirlioğlu farklı dillere çevrilen ve bestseller hâline gelen “Hünkârım” kitabında yaptığı gibi “Barbaroslar” dizisinde oynadığı Derviş karakterinin romanını kaleme aldı. Yenişehirlioğlu, “Barbaroslar” dizisinde canlandırdığı Derviş karakterini ve dönemi dizidekinden farklı ve edebî bir kurgu içinde yeniden ele alıp “Derviş” adıyla kitaplaştırdı. Yenişehirlioğlu, bu çalışmasında ustalıklı bir kurgu ve etkileyici bir üslupla bambaşka bir tarih anlatısı sunuyor:

Fatih Sultan Mehmed, Midilli’yi fethedeli uzun yıllar olmamıştı. Türkleri kendilerine en büyük tehdit olarak gören Rodos Şövalyeleri mazlumlara zulmetmeye devam ediyordu.

İşte bu şövalyelerin önderliğinde, zenginliğin ve gücün merkezi Akdeniz’i ele geçirmeye ant içmiş yeni bir Haçlı ittifakı Türk varlığını mavi sulardan silmeye kararlıydı.

Fatih’in yiğit askerlerinden Yakup Ağa’nın ele avuca sığmayan yaman oğlu Hızır, bu ittifaka karşı vatanını müdafaa etmek istiyordu, ama nasıl?

İşlenmeyi bekleyen cevher misali, Hızır’ın ona yol gösterecek bir rehbere ihtiyacı vardı.

Bu cevheri işleyecek olansa kim olduğu ve nereden geldiği bilinmeyen gizemli Derviş’ti.

Ulvi bir amaç peşinde, tarihi değiştirecek bir sırra vakıftı...

Ve bu sırrı sahibine aktaracağı günü beklemekteydi.

Peki... Hızır ile Derviş’in yolları nasıl kesişecek?

Hızır, sırrın sahibi olmaya mahir olduğunu gösterebilecek mi?

Derviş gerçekte kim?

Cem Sultan’ın mirası, Hızır’ın ve Derviş’in kaderinde nasıl bir rol oynayacak?

TİMAŞ Yayınları

Tel: 0212 511 24 24



2.png

Gölgeler diyarına yolculuk

Asıl mesleği olan avukatlığın yanı sıra kaybolup gitmekte olan gölge oyunu kültürümüze ilgisiyle tanınan Mustafa B. Bozkurt, “Suret Perdesi / Sahne Sanatları ve Dervişler” kitabıyla okurlarını bu ilginç âlemde bir yolculuğa çıkarıyor. Gölge oyununun, belki de matbuat tarihimiz boyunca üzerinde en fazla kalem oynatılmış konulardan biri olduğunu belirten Bozkurt şu değerlendirmeyi yapıyor:

Eski İstanbul’un sayılı eğlencelerinden biri olduğundan, “Eski İstanbul” temalı hemen her derlemede Karagöz’den bahsolunduğunu görürüz. Dolayısıyla bu vadide yeni bir söz söylemek oldukça zor görünmektedir. Ancak bu oyunun tekkelerle yakın bir bağı olduğu da muhakkak… Hayat sandığımızdan çok daha renklidir. Günlük yaşam içerisinde sıradan görünen karşılaşmalar hiç beklenmedik neticeler doğurur. Yan yana gelmeyeceğini düşündüğümüz nice insan kaderin cilvesiyle bir araya gelir, karşılaşır. Her karşılaşma bir iz bırakır; bu izler bazen hatıraların satır aralarında, bazen bir romanda, bazen bir resmî evrakta saklanıverir. Bütün bu -görünüşte- anlamsız izleri bir araya getirmek, bunlardan anlamlı bir hikâye çıkarabilmek de tarihçinin/yazarın anlatım ve muhakeme kudretine kalır.

İşte, bu kitap, kaybolan nice hayattan kurtarılmış birkaç parçadan ibarettir. Bu iki kapak arasında sahne kariyeri için tekkesini terk eden yahut mucitlikle uğraşan bir şeyhi, İstanbul’u güldürürken kendisi tekke meydanında gözyaşı döken bir dervişi, şöhretli şairlerin ve yazarların tekkelerle alakasını buldukça kâh şaşıracak, kâh eğlenecek, kâh hüzünlenecek, ancak her şeyden önce suret perdesinde bir dem görünüp kaybolan nice ismin ayak izlerini takip edeceksiniz. Bu yolculukta fakir yazarınız yalnız size eşlik edecektir.

Ötüken Neşriyat

Tel: 0212 251 03 50

Yazarın Diğer Yazıları