Tarihte ilk kez bir ABD'li siyasetçi doğrudan KKTC'ye gitti

Tarihte ilk kez bir ABD'li siyasetçi doğrudan KKTC'ye gitti
ABD Kongre üyesi ve Ulusal Cumhuriyet Kongre Komitesi eski başkanı Pete Sessions, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde ziyaretlerde bulundu. Sessions, doğrudan KKTC'ye gelen ilk ABD'li siyasetçi olarak tarihe geçti.

Batı'dan peşpeşe kıbrıs adımları. Tarihte ilk kez bir ABD'li siyasetçi doğrudan Kıbrıs'a gitti

ABD Kongre üyesi ve Ulusal Cumhuriyet Kongre Komitesi eski başkanı Pete Sessions, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni ziyaret etti. Sessions, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi üzerinden geçmek yerine Ercan Havalimanı'na doğrudan inerek Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne ulaşan ilk ABD'li siyasetçi oldu.

SESSİONS, KKTC CUMHURBAŞKANI ERSİN TATAR İLE GÖRÜŞTÜ

Kongre üyesi Pete Sessions, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile görüştü ve ayrıca Meclis Başkanı Zorlu Töre ve Kıbrıs Türk Ticaret Odası yönetimiyle de buluştu.

Sessions aynı zamanda Kıbrıs Türk tarafının özellikle turizm sektörüne dayalı ekonomik gelişimini desteklemek amacıyla görüş alışverişinde bulundu.

Kıbrıs Türk halkının bugüne kadar elde ettiği başarıları takdir ettiğini söyleyen Sessions, teknoloji alanındaki deneyimlerine dayanarak, özellikle ülkedeki üniversitelerin kaydettiği ilerlemeye ve mezunlarının kalitesine şahit olmaktan memnuniyet duyduğunu ifade etti.

KKTC'nin dostu olduğunu söyleyen Sessions, Kıbrıs Türk halkının sesini dünyaya duyurma çabalarına katkı sağlamak için elinden gelenin en iyisini yapmaya hazır olduğunu belirtti.

Eski ABD Başkanı Donald Trump'la yakın ilişkileriyle tanınan Sessions, geçmişte Türkiye'deki Washington Büyükelçiliği'nde düzenlenen 15 Temmuz anmalarına katılmıştı.

İNGİLİZ VEKİLDEN KKTC'NİN TANINMASINA DESTEK

İngiliz Milletvekili Sammy Wilson, İngiliz siyaset dergisi Politicshome'da yayımlanan bir yazısında, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bağımsız bir devlet olarak kabul edilmesi gerektiğini söylemişti. "Kıbrıs’ın da ‘hayırlı Cuma anlaşması’na ihtiyacı var" diyen Wilson, KKTC'nin Birleşmiş Milletler tarafından tanınmaması için hiçbir neden olmadığını belirtmişti.

İlgili Haberler