Toroslarda dumanı tüten çadırların sahibi Yörükler zor durumda

Toroslarda dumanı tüten çadırların sahibi Yörükler zor durumda
Sarıkeçili Yörükleri, Selçuklu döneminden günümüze kadar süregelen bir geleneğin ve kültürün son temsilcileri. Her yıl Torosları aşarak yaklaşık 500 kilometrelik bir güzergâhta iklime bağlı konar-göçer keçi yetiştiriciliğini sürdüren Sarıkeçili Yörükleri, kış aylarını Mersin sahillerinde, yaz aylarını ise Konya ve Karaman’ın yaylalarında geçiriyor.

Özgür İfade gazetesinde yer alan habere göre Sarıkeçeli Yörükleri, bugünlerde büyük engellerle karşı karşıyalar. Türkiye''nin güney ucunda Torosların eteğine kurulmuş Mersin''e bağlı Bozyazı ilçesinde Tarım ve Orman Bakanlığının onayı olmasına rağmen keçilerini otlatmalarına izin verilmiyor.



Tüm yörük dernekleri bölgede toplanarak, hayvanlarını otlatmak için eyleme başladı.



“KÖY MUHTARI KAYMAKAM’A BASKI UYGULUYOR”
Sarıkeçilileri Yaşatma ve Dayanışma Derneği Başkanı Pervin Savran Çoban, yasal izin almalarına rağmen, kendilerine zorluk çıkarıldığını belirterek, şunları söyledi:

"Biz yıllardır konar-göçer bir hayat yaşıyoruz. Hayvanlarımızla (onlar bizim evlatlarımızdan farksızdır) birlikte gerekli yasal izinlerimizi alarak vakti geldiğinde göçü başlatıyoruz. Kimseye zarar vermeyiz. Hayvanlarımızı saldığımız alanlara gözümüz gibi bakarız. Yakın zamana kadar da bu kadar büyük sorun yaşamıyorduk. 2022 yılının eylül ayından itibaren Konya ve Anamur arasında gidip geliyoruz. Bakın Aydıncık’da ormanların neredeyse yüzde 70’i yandı. Bizim olmadığımız alanlar yandı. Biz doğaya saygı duyar gözümüz gibi koruruz. Kaymakam’dan Bozyazı ilçesi için otlatma izni aldık. Fakat Aydıncık’a bağlı Pembecik köyü muhtarı Kaymakam Bey’e baskı uyguluyor ve sözlü talimatla Orman İşletme Müdürü bizi engelliyor. Oysa elimizde gerekli otlatma iznimiz var."



“YÖRÜK KÜLTÜRÜ YOK EDİLMEK İSTENİYOR”
Çoban, köy muhtarının bölgede balık tesisi ve restoranı olduğunu, bu yüzden kendilerinden haraç istediğini iddia ederek, "Bizim iznimiz olan alanda hayvanlarımıza su içirmemizi istemiyorlar. Dinamo kurun ve suyu yukarı çekin diyorlar. İznimizi almışız. Orman İşletme Müdürü, şefi varken, muhtar hangi hakla bizi engelliyor? Bizim yavrulu hayvanlarımız var. Hayvanlarımızın suyu içmesinde ne gibi bir sakınca olabilir? Amaç bizi zora sokup yıldırmak! Yasal hakkımız olan hayvanlarımızı sulama muhtarın keyfi talebiyle engelleniyor. Bizler yasalara her zaman saygılı olduk. Doğayı koruduk. Kimseye zarar vermeyiz. Biz üretiyoruz. Hayvancılığın nerdeyse bitmekte olduğu bir süreçte bizim gibi üretenlere destek olunması gerekiyor. Adeta hayvanlarımız ve Yörük Kültürü yok edilmek isteniyor. Ama biz direniyoruz ve direneceğiz. Biz bu topraklarda geçmişte vardık, yarın da olacağız." diye konuştu.


 

İlgili Haberler