Şöyle bir etrafa bakıyorum… Metroda herkesin elinde telefon, reklamlar ekranlardan fışkırıyor. Story arası reklam, YouTube’da “5 saniye sonra geç” derken zihnimiz bile artık medya yatırımı olmuş gibi.
E boşuna değilmiş meğer; geçtiğimiz günlerde yayınlanan “Türkiye 2024 Yılı Tahmini Medya ve Reklam Yatırımları Raporu” tam da bunu kanıtlıyor.
Reklamcılar Derneği, Reklamverenler Derneği, İnteraktif Reklamcılık Derneği, Açıkhava Reklamcıları Vakfı, Ulusal Radyo Yayıncıları Derneği, Mobil Mecralar Araştırma Pazarlama ve Reklamcılık Derneği ekibinin hazırladığı raporu Deloitte kaleme almış. Yani sağlam bir çalışma.
Şimdi diyeceksiniz ki “Tamam, ama ne var bu raporda?”
Var da var! Türkiye, medya yatırımlarında tam %78,9 büyüme göstermiş. Yani bir önceki yıl ne harcandıysa, bu sene neredeyse ikiye katlanmış. Toplam yatırım 253 milyar 600 milyon TL’ye çıkmış. Bunların içinde hem reklam hem medya yatırımları var.
Medya tarafı başı çekiyor: 213 milyar TL.
Ve tahmin etmesi zor değil, en büyük dilim dijital medya.
Yani bizim telefonla, tabletle, laptopla haşır neşir olduğumuz her yer. Toplam medya yatırımlarının %74,2’si dijital mecraya gitmiş.
158 milyar TL'yi devirmiş dijital. Üstelik geçen seneye göre %83 büyüme var.
Peki neye para harcanıyor dijitalde? En çok gösterim ve tıklama bazlı reklamlara. Sonra videolar, ardından sosyal medya.
Şaşırmayın! Dijital reklamların %79,4’ü mobilde. Yani o elinizdeki telefona dökülen paraları düşünün…
Influencerlara yapılan kampanya, tanıtım ve içerikler 6 milyar 750 milyon TL’ye ulaşmış. Kısacası bir story’ye “bu ürün harika” yazmak bile ekonomide ciddi bir yer tutuyor.
Sadece dijital mi? Hayır, her mecra büyümüş.
TV reklamları %56,1 artmış, toplamda 38 milyar 860 milyon TL olmuş. Gıda, ev temizlik ürünleri, kozmetik onlar bu alanda lider.
Basın desen, yani gazete-dergi; o da %107 büyümüş! 1 milyar 640 milyon TL’ye ulaşmış. Bu kadar dijital çağda hâlâ kağıda yatırım gelmesi umut verici aslında. Finans sektörü burada başı çekiyor.
En çılgın büyüme nerede derseniz, açıkhava reklamcılığı.
Billboardlar, otobüs durakları, şehir ışıkları… Tam %115,2’lik büyüme ile 10 milyar 940 milyon TL’lik yatırım yapılmış. Eğlence, sanat, spor sektörü burada parayı basmış.
Radyo da yükselişte, %100 artış var!
Toplam yatırım 3 milyar 303 milyon TL. Finans, otomotiv, e-ticaret burada da başı çekiyor. Hatta sinema bile, evet, sinema reklamları bile %42,8 büyümüş. 261 milyon TL’ye yaklaşmış.
Ve çok ilginç bir detay, perakende medya yatırımları artışta.
Market içi ekranlar, mağaza içi promosyonlar gibi şeyler. Türkiye’de markaların %74’ü bu alana bütçe ayırdığını söylemiş. Globalde zaten bu mecra 140 milyar doları geçmiş.
Bir de global karşılaştırma var.
Zenith’in verilerine göre 2024’te dünyada medya yatırımları %8,1 artarak 947 milyar dolar olmuş. Bu artışta da dijital mecralar başı çekmiş.
Türkiye, dünyada medya yatırımlarını en çok artıran ülke! Tam %39,4’lük bir artışla zirvedeyiz. Bizi Endonezya (%13) ve Hindistan (%12) takip ediyor.
Ama hâlâ gidilecek yol var. Çünkü medya yatırımlarının Türkiye’nin Gayrisafi Milli Hasıla içindeki payı sadece %0,5. Yani potansiyelimiz büyük.
Peki bize ne?
Sevdiğiniz YouTuber yeni bir cihaz tanıtıyor, story’de bir ürün geçiyor, otobüste gördüğünüz reklam aklınıza takılıyor.
İşte tüm bu anlar, dev bir ekonominin parçası. Ve biz de bu döngünün tam ortasındayız.
Belki ileride bir kampanya yöneteceksiniz, belki bir içerik üreteceksiniz ya da sadece bu sistemin daha fazla farkında olacaksınız.
Türkiye dijitale fena hâlde bastı gaza.
“Bir story'den ne olacak ki?” demeyin.
O story, 6 milyar 750 milyon TL’lik bir ekonominin içinde yer alıyor olabilir.
Sizce bu yatırımlar, medya sektöründe neleri değiştirir?
