Kişisel veriler en üst seviyede korunmalı

Kişisel veriler en üst seviyede korunmalı
BTK’nın yetkilerini tırpanlayan AYM’nin gerekçeli kararında kişisel verilerin korunmasında keyfi müdahalelere müsaade edilemeyeceği vurgulandı

Anayasa Mahkemesi (AYM), Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna (BTK) elektronik haberleşme sektörüyle ilgili kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğinin korunmasına ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi veren kanun hükmünü iptal etti. Bu iptalin gerekçesi Resmi Gazete’de yayımlandı. İKişisel veri kavramının belirli veya kimliği belirlenebilir olmak şartıyla bir kişiye ilişkin bütün bilgileri ifade ettiğinin belirtildiği gerekçede, kişisel verilerin, ad, soyad, doğum tarihi ve doğum yeri gibi bireyin sadece kimliğini ortaya koyan bilgiler olmadığının altı çizilerek, telefon numarası, motorlu taşıt plakası, sosyal güvenlik numarası, pasaport numarası, özgeçmiş resim, görüntü ve ses kayıtları, parmak izleri, genetik bilgiler, IP adresi, e-posta adresi, hobiler, tercihler, etkileşimde bulunan kişiler, grup üyelikleri, aile bilgileri gibi kişiyi doğrudan veya dolaylı olarak belirlenebilir kılan tüm verilerin kişisel veriler kapsamında yer aldığı anımsatıldı. 

Güvenceye aykırı
Kişisel verilen en üst seviyede korunmasının önemine dikkat çekilen gerekçede, “Elektronik haberleşme sektörüyle ilgili kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğinin korunmasına yönelik usul ve esasları belirleme yetkisini Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna veren itiraz konusu kural, Anayasa’nın 20. maddesinde öngörülen kişisel verilerin korunmasına ilişkin usul ve esasların ancak kanunla düzenlenebileceğine ilişkin güvenceye aykırıdır” denildi.  Gerekçede, Anayasa’nın “özel hayatın gizliliği ve korunması” başlıklı 20. Maddeye atıfta bulunularak, kişisel verilen korunması hakkının anayasal güvenceye bağlandığı ve bu şekilde kamu makamlarının keyfi müdahalelerine karşı koruma altına alındığının vurgulandı.