Oldukça tuhaf!..
Anlaşılmaz!..
Doğrularla yanlışların kendi aralarında git-geller yaşandığı...
Kaybedenin, kazanandan çok olduğu…
Kimin haklı kimin haksız olduğunun -bırakın anlaşılabileceğini, tahmin bile edilmesinin- zorlaştığı bu süreç, daha nereye kadar devam eder, nasıl olur bilene aşk olsun!
*
Bir taraf her türlü haksızlığı yaşarken, diğer taraf, gücünü etkili kılarak, mutlak surette ileride yapılacak olan seçimi kazanmak için -üzgünüm ama- her yolu deniyormuş izlenimini veriyor.
*
Geçtiğimiz günlerde bir operasyonla alınan, CHP’li belediye başkanlarının arasında -Türkiye’nin en genç Belediye başkanı olan- 34 yaşında, ilk kez bu yıl belediye başkanı seçilmiş…
Avcıların evladı olmasa da Avcılar’a dışarıdan gelse de kısa sürede Avcılar onu bir belediye başkanından öte bir evlat gibi bağrına basmış…
Daha doğrusu yaptığı alan çalışmalarıyla kendini Avcılarlılara önce tanıtmış…
Sevdirmiş…
Saydırmış…
En sonunda da samimiyet testinden geçmiş…
Sahiden de oldukça idealist bir belediye başkanı olduğunu ortaya koymuş olan Avcılar Belediye Başkanı Sayın Utku Caner ÇAYKARA, -Avcılarlılar böyle bir şeyi beklemezken- pat diye tutuklanıverdi.
*
Niye tutuklanıverdi?
CHP belediyelerine yönelik yolsuzluk(!) soruşturması kapsamında kendisiyle ilgili bir ‘İddia’ nedeniyle tutuklandı, sonra da görevden el çektirildi.
*
Sayın Çaykara, başkan seçildiğinde ‘Hayırlı olsun’ ziyaretiyle bir kez…
Daha sonra gazeteci olarak bir kez daha makamında kısa sürelerle iki kez görüştüm.
Üstelik de gelişine Avcılar’da büyük tepkiler olmasına rağmen, kendi partisinde ve Avcılar kamuoyunda bu kadar ilgi göreceğini asla tahmin etmezken, bugün sahiden de kendisini Avcılarlılara -insan yanı ve Avcılar’a dair gayreti nedeniyle- kabul ettirmiş olan Çaykara, Avcılarlıların sevgisini de saygısını da kazanmayı bildi.
Şimdi de o, bir iddia nedeniyle Avcılar’dan koparılmak isteniyor.
*
Başkan seçildiği Avcılar’da, kısa sürede, değil CHP’lilere kendisini kabul ettirmesi, Avcılar Meclisi’ndeki AKP gurubu ile de oldukça seviyeli…
Samimi…
Ve Avcılar çıkarları genelinde, mecliste -ki AKP grubu da Avcılar meclisinde kendisine karşı oldukça önyargısız yaklaştığını ben biliyorum- bir çalışma ortamı oluşturmuş, bu ortam içinde Avcılar’a, tüm Avcılar meclisiyle birlikte tam da verimli olmaya başlamışken:
“Gel bakalım seni tutukluyorum!” denilerek, görevden el çektirildi.
Kendi adıma üzgünüm, görüyorum ki Avcılarlı da bu konuda çok üzgün.
*
Yoksa, bana ne de bir belediye başkanıyla ilgili böyle bir yazı yazayım.
Hatta dışarıdan geldiği için kendisine ön yargı ile bakma cahilliğini dahi gösterirken, onun Avcılar’a dair çabasını gördüğümde vicdanen böyle bir yazı yazma zorunluluğunu hissettim.
*
Genç belediye başkanımızın, başkanlığı ile ilgili en küçük bir olumsuzluğa bulaşma ihtimalini vermezken, kendisinin:
“Ben, 34 yaşında Avcılar’ın seçilmiş genç bir belediye başkanı olarak, davet edilseydim, ifade vermeye seve gelirdim. Bahsi geçen suçlamalarla hiçbir alakam yoktur” sözünün masumiyetine inanıyorum.
*
Yarının Türkiye’si için çok daha güzel şeyler yapabilecek olan genç bir belediye başkanının böylesine itibarsızlaştırılmak istenmesi içimi acıtıyor benim.
Kendisiyle ilgili Avcılar genelinde hep olumlu duyumlar aldığım bir başkanın, kontrolsüz gücün altında ezilmesi, Avcılarlı olarak hepimizin içini acıtıyor, diye düşünüyorum.
*
Avcılar; başkanının bir an önce mahkemeye çıkarılıp, aklanarak görevine dönmesini istiyor.
Çünkü onun Avcılar’da yapacak daha çok işi var.
*
Lütfen işlerini yarım bıraktırmayın!
