Bir istifanın düşündürdükleri

Bir istifanın düşündürdükleri

Eskişehir İYİ Parti milletvekili partisinden istifa etti. Daha seçilir seçilmez AKP ve MHP ile ittifak istemesi bu istifanın sinyalleriydi.

Önceki seçimde de İYİ Parti’den seçilen İstanbul, Manisa ve Antalya milletvekilleri partilerinden istifa ederek Cumhur İttifakı partilerine katılmışlardı.

Herhalde son 7-8 yıl içinde en çok istifa veren parti İYİ Parti.

İYİ Parti kurmayları bu istifalar için ne diyor bilemem ama bunun İYİ Parti’ye zarar verdiğine şüphe yok.

Yıllarca ölümle denenmiş insanlarla yola çıkılmasını savunduk. Her sınavı vermiş insanlara güvenilmesi gerektiğini söyledik, ama sözlerimiz liderler cephesinde yankı bulmadı.

Milliyetçi partilerin büyümesini, mümkünse birleşmesini, mümkün değilse en azından iş birliği yapmalarını savunan bir kişiyim. Çünkü bu ülke ancak millî duyarlılığı yüksek olan insanlar, kadrolar tarafından düzlüğe çıkar. Ama biz söyledik biz dinledik.

Başka yerlerde kendine pozisyon bulamayanlar çeşitli bağlantıları kullanarak bir damla alın teri dökmeden kendilerine yer bulabiliyorlar. Siyaset gittikçe bir geçim kaynağı haline geliyor. Aday belirleme dönemlerinde iddialar, dedikodular havalarda uçuşuyor. Yazık değil mi, vatandaş İYİ Parti’ye oy versin ama bu oylar başka yere gitsin. İnsanlar işte bu yüzden siyasetçilere güvenmiyor.

Bir istifadır deyip geçmemek lazım. Bunların arka planını irdelememek, yarın daha ağır sonuçlarla karşılaşmaya neden olur. Bu milletvekilinin referansı kim, İYİ Parti’de bir geçmişi var mı, gibi soruların mutlaka cevabının bulunması lazım. Bir parti her seçim dönemi istifa veriyorsa henüz kurumsallaşamadığı içindir. Dilerim bu son olur, İYİ Parti orada yemlenip başka yerlerde yumurtlayanların partisi olmaktan kurtulur.

Yüzüncü Yıl

Haftada bir yazdığım için Cumhuriyetimizin Yüzüncü Yılı’nı yazamadım. Yüzüncü Yılda herkes büyük kutlamalar bekliyordu. Tam tersi oldu, AKP, Filistin mitingini öne alarak Cumhuriyeti unutturmaya çalıştı. Bu küçük oyunlar vatandaşın gözünden kaçmadı, iki milyona yakın insan Anıtkabir’e koşarak Cumhuriyete bağlılığını ve aslında tepkisini dile getirdi.

İktidarın Cumhuriyete niçin tavırlı olduğunu anlamak kolay değil, eğer söz konusu İslam’sa bugüne kadar kimse Cumhuriyetin İslam’la çatıştığını söyleyemedi. Dertleri Cumhuriyeti kuran kadroyla, tarihi çarpıtarak yıkılmış bir İmparatorluğu bile neredeyse Cumhuriyeti kuran kadrolara yıkacaklar. Kin siyaseti insanı doğru yerlere götürmez, dün dünde kalmıştır, doğru olan milletçe yarına bakmaktır. Tarihi kavga aracı yapmak, kısır çekişmelere alet etmek kimseye fayda getirmez. Atatürk bu millete düşman değildi. Milletin kurtuluşunu saltanatta değil, Cumhuriyette görmüştü. Tercihi doğruydu. Toplumlar bir günde değişmiyor. Bir sistemin kültür halini alması için yılların geçmesi gerek. Şunlar niye yoktu, bunlar niye yoktu gibi ifadeler tarihi ve o günün şartlarını anlayamamaktır. Şikâyet edileceğine o yokları bugün yapmak lazım. Demokrasi yoktu diyorlar, bugün var mı? Atatürk’ü şikâyet edenler önce bugün yapılanlara bakmalı, sonra konuşmalı. Yüzüncü Yıl kutlamalarında iktidar sınıfta kaldı ama millet kendine düşeni yaptı. Geriye dönüleceğini sananlar sokaklara taşan milyonları iyi görmeli. Cumhuriyetten, demokrasiden asla geri dönüş yok.

Yazarın Diğer Yazıları