Bir zamanlar FETÖ’nün suç ortağıydılar .Bugün biri ‘FETÖ nasıl dağılır’ dedi Diğeri ise Fetö'nün bir sapkınlığını açıkladı

Bir zamanlar FETÖ’nün suç ortağıydılar .Bugün biri ‘FETÖ nasıl dağılır’ dedi  Diğeri ise Fetö'nün bir sapkınlığını açıkladı
Bir dönem FETÖ elebaşı Gülen’e yakın olan iki ismin 15 Temmuz’un yıldönümünde yazdığı yazılar dikkat çekti. Gülen’in ‘sağ kolu’ olan Hüseyin Gülerce “Dağılıp gitsinler. Şımarıklıkları, ukalalıkları bitsin artık.” Derken, diğeri ise FETÖ’nün bir sapkınlığını yazdı. İki isim hakkında FETÖ'den hiç soruşturma açılmadı.

15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümünde FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’e geçmişte yakın duran iki köşe yazarı FETÖ’yü ve terörist başı Gülen’i eleştiren yazılar kaleme aldı.

Geçmişte Fetullah Gülen’in sağ kolu olarak bilinen Hüseyin Gülerce bugün Star gazetesinde kaleme aldığı yazıda FETÖ’nün ‘dinî bir hareket gibi ortaya çıkan, sivil toplum kisvesine bürünen, milletimizin hayır/iyilik duygularını istismar ettiği’ni yazdı.

"DAĞILIP GİTSİNLER"

Gülen’in ABD’de yaşadığını ve Amerikan taşeronu olduğunu söyleyen Gülerce şöyle yazdı:

Dağılıp gitsinler. Şımarıklıkları, ukalalıkları bitsin artık.

Bunun iki yolu var.

1. Cumhurbaşkanı Erdoğan, son NATO zirvesinde hem İsveç konusunda hem de ABD ile işlikler konusunda "yeni bir süreci başlatıyoruz" dedi.

Yeni bir süreç, FETÖ elebaşı Gülen'in ve firarî FETÖ'cülerin iadesi ile başlayabilir.

Başta Amerika'ya verilen binlerce dosyanın hepsi hukuki delillerle dolu.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un önceki gün verdiği bilgiye göre şu ana kadar 112 ülkeden 1271 FETÖ mensubunun iadesi istendi. Amerika Birleşik Devletlerinden 256, Avrupa Birliği üyesi ülkelerden de 483 iade talebimiz var. Şu ana kadar 2 iade talebi Romanya'dan, 1 iade talebi Cezayir'den kabul edildi. 123 iade talebimiz de ülkemize sınır dışı edilerek kabul edildi.

FETÖ ihanetinin arkasındaki şer güçler, duruşlarını değiştirmiyor.

Hâlbuki sadece Gülen ile birlikte firari 40-50 kişinin Türkiye'ye iadesi bile FETÖ'yü bitirir. Hatta sadece Gülen'in iadesi, bu terör örgütünü hallaç pamuğu gibi atar.

2. Fetullah Gülen'in ölümü, FETÖ'yü darmadağın eder.

Öyle ki, FETÖ içindeki kavga, tahmin edilmeyen boyutlara ulaşır.

Gülen'den sonra gelenlerin içinde birbirini seven iki kişi yoktur. Liderlik/menfaat/para kavgası ise pek çok kirli çamaşırı ortaya döker.

"BU KADAR DA OLMAZ Kİ"

Latif Erdoğan ise Yeni Akit’te yayınlanan yazısında FETÖ’nün İslam dininde tahribat yarattığını ifade etti.

FETÖ’nün devlet kademelerinde örgütlenirken kendini ‘gizleme’ yöntemlerini anlattığı yazısında Erdoğan şu ifadeleri kullandı:

Deşifre olmamak kuralına bağlı olarak verilen içki içme, tesettürü o anlara bağlı kalmak şartıyla yürürlükten kaldırma, fuhuşla içli dışlı görünme gibi ruhsatlar, daha sonra bir tür zorunlu hayat tarzına bürünmüş, kendilerine takiye yapılanları şaşırtacak hatta “bu kadar da olmaz ki” dedirtecek derekelere taşınmıştır. Bu kişilerden hiçbiri, görevlerini bıraktıkları, emekliye ayrıldıkları dönemlerde bile, kötü alışkanlıklarını bırakıp, başa dönmeyi başaramamışlardır.

Yaşantıda görülen bu kötü yapılanma yavaş yavaş dini inançlara da sirayet etmiş, inanç-yaşantı arsındaki çelişkilerin boğucu atmosferinden kurtulmak adına, çare inançtaki zaafta, bir müddet sonra da inançla bağların koparılmasında bulunmaya çalışılmıştır. Sinek ısırmasından kaçarken kendilerini yılanların, akreplerin ortasında bulan bu sapık güruh, düştükleri batak hali idealleştirmede de gecikmemiş, sonunda haramdan, günahtan, küfür ve isyandan zevk alan, tövbeye, istiğfara yabani bir topluluk oluşturmuşlardır.

Latif Erdoğan, Gülen’le bir anısını da şöyle yazdı:

“Amerika’daki ziyaretlerimden birinde sanki gökten müjde almışçasına bir neşe içinde bana, biliyor musun Halit Refiğ ne demiş, dedi. Ne demiş, dedim. “Fethullah Hoca, Muhammet’den daha büyük, onun kılıçla başaramadığını, Fethullah Hoca kalemle başardı, demiş” dedi. Söylenilen söz ve onun bu sözü böylesine laubali nakledişi kanımı dondurdu.”

“Allah benimle konuştu. Kâinatı Muhammedimin hürmetine yarattım; fakat senin için devam ettiriyorum, dedi” sözünün bizzat muhatabı olduğum bir sapkının dini tahribini konuşuyoruz.” diyen Erdoğan, 15 Temmuz’un devlete ve millete olduğu kadar dine de zarar verdiğini belirterek yazısını sonlandırdı.

İlgili Haberler