ShiftDelete''den aktarılan bilgilere göre; Geçtiğimiz ayda Dijital Piyasalar Yasası‘nı (DMA) çıkaran Avrupa Birliği (AB), yeni düzenlemeyle teknoloji şirketlerinin bazı değişiklikler yapması gerektiğini belirtti. Şimdi AB, çevrimiçi ortamı denetlemek için dijital şirketleri daha da zorlayacak Dijital Hizmetler Yasası (DSA) üzerinde anlaşma gerçekleştirdiği bildirildi.
Teknoloji şirketleri, belirli nefret söylemini, terör propagandasını ve AB ülkeleri tarafından yasa dışı olarak tanımlanan paylaşımları kaldırmak için yeni politikalar uygulamak zorunda kalacak.
YASA, 1 OCAK 2024’TE GEÇERLİ OLACAK
Saatler süren görüşmenin ardından bu sabah erken saatlerde bir açıklama geldi. Sonuç olarak, teknoloji şirketlerinin daha fazla sorumluluk almasını sağlayacak olan Dijital Hizmetler Yasası (DSA) şartları üzerinde bir anlaşma yapıldı. Bu yasanın ise 1 Ocak 2024‘te Avrupa’daki tüm şirketler için geçerli olacağı belirtildi.
Yeni yasa, teknoloji şirketlerinin hangi içeriğin kaldırılabileceği ya da bu konuda kendi politikalarını belirledikleri bir dönemi sona erdirmeyi planlıyor. Bunun yanı sıra yasa kapsamında yanlış bilgilerin yayılmasını önlemesine karşılık sıkı önlemler de yer alıyor.
Şirketlerin yasadaki maddelere uymaması durumunda yıllık cirolarının yüzde 6‘sına kadar bir para cezası olacak. Avrupa Komisyonu Başkanu Ursula von der Leyen, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:
DSA, AB’deki tüm çevrimiçi hizmetler için temel kuralları güncelleyecek. Yasa, çevrimdışı yasa dışı olanın, çevrimiçi yasa dışı olması gerektiği ilkesine pratik bir etki sağlıyor. Boyut ne kadar büyük olursa, çevrimiçi platformların sorumlulukları da o kadar büyük olur.
Ayrıca teknolojiyle ilgili düzenlemelerin çoğunda öncülük eden Avrupa Rekabet Komiseri Margrethe Vestager de açıklama yaptı. Vestager yasanın, platform hizmetlerinin topluma ve vatandaşlara karşı oluşturabileceği risklerden sorumlu tutulmasını sağlayacağını belirtti.
Teknoloji dünyasında hem DMA’nın hem de DSA’nın etkisi fark ediliyor. Buna rağmen DMA, işletmeler arasındaki eşitliği sağlamaya çalışırken, DSA, şirketlerin çevrimiçi platformları nasıl denetlediğine dikkat ediyor. Bu nedenle de internet kullanıcıları üzerinde DSA’nın daha fazla etkisi olacağı düşünülüyor.
Yasa, yalnızca AB vatandaşları için geçerli olsa da, etkisinin diğer ülkelerde de hissedileceği iddia ediliyor. Tüm bunların yanı sıra farklı büyüklükte olan teknoloji şirketleri arasında ayrım olacak. Bu da büyük şirketlerin daha fazla yükümlülüğe sahip olacağı anlamında geliyor. Örneğin, Google ve Meta gibi AB’de 45 milyondan fazla kullanıcısı olan firmalar, daha fazla incelemeyle karşılaşacak. Son metin henüz yayınlanmasa da bazı yükümlülükler şu şekilde:
- Kullanıcıları bazı seçimler yapmaya yönlendirmek için hazırlanan aldatıcı arayüzler olan ‘karanlık desenler’ yasaklanacak.
- Bir kişinin cinsel yönelimine, dinine ya da etnik kökenine dayanan hedefli rakamlar yasaklanacak.
- Facebook gibi büyük platformlar, tavsiye algoritmalarının çalışmasını kullanıcılar için şeffaf hale getirecek. Ayrıca kullanıcıları, farklı olarak ‘profil oluşturmaya dayalı olmayan’ bir öneri sistemi sunulması gerekiyor.
- Büyük çevrimiçi platformlar, araştırmacılara ‘çevrimiçi risklerin nasıl geliştiğine dair daha çok bilgi sağlamak’ amacıyla önemli veriler sağlayacak.
- Büyük platformlar, kriz sırasına yanlış bilgilerle başa çıkmak için yeni stratejiler sunmak zorunda kalacak.
- Çevrimiçi platformlar ve barındırma hizmetleri, yasa dışı içeriği neden kaldırdığını net bir şekilde açıklamalı ve kullanıcılara yayından kaldırma işlemine itiraz etme olanağı sunmalı.
