​​​​​​​Hiç bir şey tesadüf değil

Film sahnesi gibi ama değil…

Kendisine din dayandıramadığımız ve yeryüzündeki kavimlerin epeycesiyle 'hukuk geliştirmiş' Tuğçe Kazaz, millete namus ve ahlâk anlatıyor!..

Parayı nasıl kazandığı konusunda Ankara'da fikri olmayan bir kişi bile bulunmayan Sinan Aygün, çıktığı televizyonlarda, 'rantın helalleştirilmesi' dersi veriyor!..

"Toprağı parayı basan alır" diyen Metin Özkan, üstün hitabeti, derin bilgisi ve olağanüstü sempatikliğiyle televizyonlarda Türk milliyetçiliğini temsil ediyor!..

Daha düne kadar Fethullah Gülen deyince, milyonlarca kişinin aklına gelen ikinci kişi Hüseyin Gülerce, 'FETÖ'yle mücadele üstadı' olarak boy gösteriyor!..

'Allahuekber'in anlamını 'Allah birdir' zanneden geleceği çok parlak akademisyen, Kemalizm'le savaşma adına sap yiyip Salman öğütüyor!..

Kanal İstanbul'dan Suriye'ye, arkeolojiden buz hokeyine, S 400'lerden iklim değişikliklerine kadar, konu ne olursa olsun, toplumu aydınlatma görevini, ünlü kanaat önderi Nagehan Alçı üstleniyor!.

***

Aslında neye şaşırıyoruz o da belli değil…

Biz ki vaktiyle Reza Zarrab'a 'cari açık kapatma' görevi vermiştik!.. Adam cari açığı kapattıkça büyüdü, kapattıkça büyüdü, sonunda 'hayırsever iş adamı' oldu!.. Şimdi ABD'de kimselerin bilmediği ajanımız olarak görev yapıyor!.. Cezaevine düşmesi bile stratejinin bir parçasıydı!.. Bu planı tam 100 yıl önce geleceği gören Abdülhamit Han yapmıştı!..

Sonra civanlarımız kırılırken Şivan'lara sahip çıkmıştık hani!.. 'Gerilla' kıyafetleriyle Diyarbakır'a gelip protokolün huzurunda nasıl da eğlendirmişti bizi 'bölgesel türkücümüz' Şivan Perver!.. Zaho yöresinden türkülerini az mı dinlemiştik!..

Dinden imandan habersiz, kendisine tebliğ ulaşmamış veyahut da ehl-i salip'ten olan misafirlere hak dini tebliğ edecek bir Egemen Bağış'ımız vardı… Üstün başarısı onu büyükelçiliğe kadar taşıdı!.. Gelişen iletişim teknolojisini, dinin emrine vermişti!.. Her Cuma google'dan salladığı ayetlerle, kaç kişiyi, kaç kavmi sapıklıktan kurtarıp hak dine eriştirmişti!..

15 Temmuz'daki darbe girişiminin püskürtülmesinden sonra demokrasi adına tebrikleri Şevki Yılmaz'ın kabul etmesi az bir şey miydi? Ömrünü demokrasiye vakfetmiş, demokrasi mücadelesiyle namlanmış Şevki Yılmaz'ı hayırla anmamak mümkün mü?

Ayrıca ifade edelim: Bugün göğe doğru birkaç kademe yükselmiş olan Hasan Mezarcı gibiler kolay yetişmiyor!..

***

Olana bitene bakıp eğer canınız sıkılıyorsa kabahat sizdedir!.. Muhtemelen büyük resme bakmayı bilmiyorsunuz!.. Önünüzdeki ağaca ağaçkakan mesafesinde yaklaştığınız için arkadaki ormanı göremiyorsunuz!.. Bütün manzaranız ağaç kabuğundan oluşuyor doğal olarak!..

Tedaviyi kabul etmekten başka çareniz yok!.. Şayet tedaviyi kabul etmezseniz, hem dünyanız hem de ahiretiniz berbat olur!.. Hiçbir şey yapamıyorsanız bari havuz medyasını takip edin ve oradaki 'büyük resim okuyucuları' sayesinde huzur bulun!..

Geçenlerde gördüm… Uydudan yayıp yapan kanalın birinde 'tüccar hoca' okunmuş atlet pazarlıyor… O atleti 7 gün çıkarmadan giyerseniz, kısmetiniz açılıyor, evleniyorsunuz!..

Hatırlatalım: 'Dinî' kanallarımız hızlı arayan şanslı müminleri soğuk sızma çörek otu yağı veriyor… Alan sadece şifa bulmuyor, 'dindar pazarlamacılarımız'ın ifadesiyle sevaba giriyor ve ahirete de katkı sağlıyor!..

Neredeyse kiloyla satılan akıllı telefonlar, zemzemli kremler ve sabunlar ve Arap sabunundan hallice ballar, gergedan boynuzlu ilaçlar, hiçbir şeyi kaçırmayan define arama cihazları…

Bir de duacılar ve istihareciler var… Sağ olsunlar, gelecek dağıtıyorlar… "Şununla evlen, şunun gözü göz değil… Bu yıl patates ek, senin için hayırlı gözüküyor… O çocuk okumayacak, sen onu sanata gönder" türünden yönlendirmeler…

***

Evet her şey film sahnesi gibi ama değil… Ve hiçbir şey tesadüf değil… İnanmayan, ünlü kanaat önderlerimiz Tuğçe veya Nagehan Hanımlara sorabilir…

 

Yazarın Diğer Yazıları