Pınar Abay. Hollanda sermayeli ING Bank'ın genel müdürü.

Pınar Abay ile ilgili son günlerde birçok köşe yazarı anlaşmışçasına güzel şeyler yazıyor.

Pınar Abay şahıs olarak gerçekten güzel sözleri hak eden bir kadın yönetici.

Madem herkes yazmış ben de yazayım istedim.

Yaklaşık 10 yıldır bankacılık sektörü ile ilgili yazılar yazıyorum. Özellikle bankacıların yaşadığı sorunları gazeteci olmama rağmen bir banka çalışanı kadar yakından biliyorum. Çünkü her gün sektörde çalışan binlerce kişiden yüzlerce mektup alıyorum.

Sektörde öz sermaye kârlılığı hızla düşüyor. Yani patron yatırdığı paranın karşılığını alamıyor. Bunun nedeni Türkiye'de yaşanan kriz. Ancak sermayedar bunu anlamıyor. Yöneticilere daha çok kâr için baskı yapıyor.

Bu da 200 bin beyaz yakalının gerçekten psikolojisinin bozulmasına neden oluyor.

İşte bu nedenle zaman zaman isim vermeden de olsa ING Bank çalışanlarının sorunlarını dile getiren bir gazeteci olarak yazmak istedim.

Pınar Abay, öncelikle Türkiye'nin gurur duyması gereken bir kadın yönetici. ING gibi uluslararası bir bankada varlığını yönetici olarak sürdürmek, ekip arkadaşlarını dünyanın çeşitli ülkelerindeki ING Bank'a transfer ettirmek gerçek bir başarı hikâyesidir.

ING Bank, personel kalitesi en yüksek bankalardan biridir.

Hizmet kalitesi de aynı oranda yüksek. Güvenilir ve çözüm odaklı bir banka.

Ayrıca Pınar Abay'a yaptığı açıklamalarından dolayı hep hayranlık duydum ve takdir ettim.

Örnek alınması gereken bir bayan genel müdür olduğuna inandım.

Ancak Pınar Hanım'ın söyledikleri ya alt yöneticileri tarafından iyi anlaşılmıyor ya da burada başka bir şey var.

Son bir aydır sosyal medyada Pınar Abay'a yönelik büyük bir saldırı var. Attığı her tweet büyük tepki görüyor, yüzlerce kişi tarafından eleştiriliyor. Hatta öyle ki, #pınarabaycevapver adı altında hashtag açıldı.

Pınar Hanım, bu tweetlerde çok ağır eleştirildi.

Peki, Pınar Abay hangi konuda eleştiriliyor?

Kadınlarla ilgili çalışma koşullarının iyileştirilmesi konusunda çaba harcayan, anne çalışanlara esnek çalışma koşulları getiren bir kadın yönetici anneleri işten kovmakla suçlanıyor.

Her zaman twitterı çok iyi kullanan Pınar Abay, tek kelime açıklama yapmadı. Nitekim köşe yazarlarına anlattı. Süt izni kullandığı için işten atıldığını iddia eden çalışanlarının performanstan kovulduğunu ifade etmiş.

 Sektörü az çok iyi bilen ve neredeyse binlerce bankacının derdini dinleyen bir gazeteci olarak Pınar Hanım'a hoşgörüsüne sığınarak bazı sorular sormak istiyorum:

-Süt izni kullanan annelere verilen hedefleri düşüren bir politikanız var mı? Bu insanlardan normal çalışanla aynı performansı sergilemesini mi bekliyorsunuz? Sizce bu mümkün mü?

-Performans yetersizliği ile çıkartılan personelleriniz arasında son iki yılda kaçı süt izni kullanıyordu?

-Yine sizin bankanızda son 2 yılda doğum iznine ayrılıp da geri dönen kaç şube müdürü var? Tabii ki dönemeyen kaç müdür var?

Yani "çocuk da yaparım kariyer de yaparım" diyen kaç şube müdürünüz oldu?

-Sizin de, Hollandalı sermayenin de büyük önem verdiği personel yani çalışan mutluluğu anketi konusu da büyük tartışmaya neden oldu. 1 ay önce benim de yayınladığım bir belge var. Sizin Kayseri'den akrabanız olduğunu iddia eden bölge müdürünüzün imzası ile şube müdürlerine gönderilen bir postada bu anketin (OHI) personelin başında durularak yapılması ve pozitif şeylerin yazılması istendi. Yani kontrollü personel memnuniyet anketi gibi bir şey oldu. 

- Siz; personelinizin gerçekten mutlu olduğuna inanıyor musunuz?

- Tarafsız olarak bir anket yaptırmayı düşünüyor musunuz?

Çünkü bana gelen elektronik postalarda çok sayıda bölge müdürü baskısı ile mutsuz personeliniz var.

Pınar Hanım bu sorularıma eğer yanıt verirse, seve seve yayınlamaya hazırım.