Kılıçdaroğlu Türk ülkelerine de gidecek mi?

Kılıçdaroğlu Türk ülkelerine de gidecek mi?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ABD''ye ve İngiltere''ye gitti.

Seçimler yaklaşınca iddialı partilerin liderleri söz geçiren ülkelere giderler, kendilerini gösterirler. Özellikle ABD''ye gitmek esastır. Süleyman Demirel de gitmiştir, Turgut Özal da Recep T. Erdoğan da... Bülent Ecevit de 1976''da gittiğinde suikasttan kıl payı kurtulmuştur.

Rusya Federasyonu, Ukrayna savaşı yüzünden sarsılırken, Türk Dünyası''nın önemi artıyor.

Türk ülkeleri geçen hafta bir araya geldiler, bu defa daha güçlü dayanışma ve "Türklük" mesajı verdiler. Herkes gibi Türk ülkeleri de Putin''in temellerini gevşettiği Rusya Federasyonu''nun nereye gideceğini görüyor.

Türk Dünyası''nda ihtiyaç duyulan her şey var. En önemlisi petrol var, gaz var, maden var... Çok geniş ekim alanı var. İnsan gücü var. Eksiklik teknoloji ve ilim.

(Ara not: "Demokrasi" meselesine hiç girmeyelim. Müslüman nüfus ağırlıklı 25 ülke var. Hiçbirinde "hakikî" demokratik seçimle gelmiş, muhalefete hak tanımış bir rejimden bahsedemezsiniz. Bir kısmı zaten krallık. İslâm''da hiçbir surette yeri olmayan despotizmi sürdürüyorlar. Türk ülkelerinin hepsinde de bulundum. Birinde iki yıl kaldım. Diğer ülkelere de sık gidip geldim. Gittiğim her ülke için seri röportajlar yaptım ve bunları yazdım. Kitaplarımız da var. Türk ülkelerinin kıymetini ölçebilecek tecrübeye sahip olduğumu belirtmek için bunları yazıyorum.)

Türk ülkeleri dayanışırlarsa, karşılarına ne ABD, ne Batı ülkeleri, ne Çin, ne Rusya çıkabilir.

Azerbaycan''la Ermenistan''ın savaşında birbirimize sahip çıkmakla nasıl netice alındığı görüldü. Türkiye Azerbaycan''ın yanında fiilen savaştaydı, diyebiliriz.

12 Eylül 1980 öncesinde Türkeş''le cedelleşen, kanlı bıçaklı hâle gelen "Bay Ecevit" (Türkeş böyle hitap ederdi) 12 Eylül''den sonra, kendisini Bülent Ecevit yapan CHP''ye sırt çevirip Demokratik Sol Parti''yi kurdu. (CHP''yi niye istemedi? Aşırı solu da içinde tutan CHP''ye karşı olmasın!)

Sovyetler dağılınca CHP''nin eski genel başkanı Bülent Ecevit, Türk Dünyası''na büyük ilgi duydu. 25 Aralık 1991''de TBMM''de yaptığı konuşmasından bir bölümü tekrar vereceğim:

"Türkiye''nin önünde çok geniş yeni ufuklar da açıyor, Türkiye''ye çok geniş yeni olanaklar da sağlanıyor. Eğer, Türkiye, bu olanakları zamanında ve gereğince değerlendirebilirse, öyle inanıyorum ki, dünyadaki hızlı değişim sürecinde, Türkiye''nin dünyadaki yeri, ağırlığı ve önemi de büyük ölçüde artacaktır... Bu arada, yalnız Türkiye''nin değil, Türklüğün de önemi artıyor. Dünya kamuoyu, sanırım ilk kez, dünyada Türkiye nüfusundan daha büyük bir Türk topluluğu veya Türk toplulukları bulunduğunun bilincine varıyor." "Ecevit''e ''Turancıydı'' diyebilir miyiz?" (6 Ekim 2020)

O yazımda şöyle yazıyorum: "Bülent Ecevit''in takipçileri nedense biraz da HDP/PKK ayarlı, ''Türklük'' kavramından uzak dururlar. Ecevit ''Türklük'' dediğinde PKK da vardı, PKK''nın partisi de. Üstelik koalisyon hükûmetinin de içindeydi." 

5 Ekim 2020''de çıkan bir önceki yazımın başlığı ise "Ecevit''in Türk dünyasına ilgisi".

Sözü Kemal Kılıçdaroğlu''na getireceğim. İktidara talip olan, Türk Dünyası''nı da dikkate alacaktır.

K. Kılıçdaroğlu, Türk Dünyası''nı dolaşmayı düşünüyor mu? Türk Devletleri Teşkilatı''nın başkanlığı el değiştirdi. Özbekistan Cumhurbaşkanı Şavkat Mirziyoyev başkan seçildi. En azından bizzat giderek Mirziyoyev''i tebrik edecek mi?

Daha önce, bir televizyon konuşmasında masasının üzerinde Gökalp''ın "Türkçülüğün Esasları" kitabını görünce, 5 Ekim 2022 günü "Helâlleşme sırası Turancılarda mı?" başlıklı bir yazı yazdım. O yazıda bir teklifim de var.

Turancılığı -Ecevit gibi söyleyeceğim- içimize sindirelim. Gelecek Turancılarındır!

Yazarın Diğer Yazıları