Müteahhit Eşref Ayhan arabasıyla ters yöne girdi, ters yöne girdiği için kendisini uyaran evli ve 2 çocuk babası İlkay Çetinkaya’yla tartışmaya başladı. Daha sonra Çetinkaya’yı tabancayla öldürdü. Çetinkaya’nın avukatı, “Önüne gelene silah taşıma ruhsatı verilmesinin bize yansıyan sonuçları bunlar” söyleminde bulundu.
Olay, Hürriyet Caddesi’nde gerçekleşti. İlkay Çetinkaya (43) otomobilinin içinde seyir halindeyken ters yönden gelmekte olan müteahhit Eşref Ayhan’la (65) karşılaştı ve aralarında tartışma çıktı.
İlkay Çetinkaya, müteahhiti uyarınca tartışma kavgaya dönüştü. Etraftaki güvenlik kameralarında saniye saniye kaydedilen olayda, Eşref Ayhan yumruk darbesiyle yere düştü. Çevredeki yurttaşlar iki tarafı uzaklaştırmaya çalışırken, Eref Ayhan yerden kalktı ve silahıyla Çetinkaya’nın üstüne doğru gitti. Art arda ateş eden müteahhitin silahından çıkan 4 kurşun Çetinkaya’ya isabet etti.
Olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırılan İlkay Çetinkaya, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
“KENDİSİNİ VURMAK GİBİ BİR AMACIM YOKTU”
Eşref Ayhan, olay yerine gelen polis ekipleri tarafından gözaltına alındı ve kasten öldürme suçlamasıyla tutuklandı. Eşref Ayhan ifadesinde yıllardır müteahhitlik yaptığı için taşıma ruhsatlı tabancasının olduğunu söyledi ve öldürdüğü İlkay Çetinkaya’yı suçlayarak şunları kaydetti:
“Silahım ateş aldı. Kendisini vurmak gibi bir amacım yoktu. Öldürme düşüncem olsaydı, göğsünden ve kafasından vurabilirdim. Kendisini vurmak amacıyla hareket etmedim. Yaşım gereği, fiziken kendisine karşı koymam, mücadele etmem mümkün değildi. Kendimi korumak amacıyla hareket ettim, pişmanım”
Yaşamını yitiren 2 çocuk babası İlkay Çetinkaya, Lüleburgaz’da defnedildi. İlkay Çetinkaya’nın avukatı Bekir Fahrettin Kandaz şunları iletti:
“Olay anı görüntü kayıtlarında görüldüğü üzere saldırgan arabasından inip, arabasından hiç çıkmayan müvekkilime karşı saldırıda bulunmuş. Uzun süren tahriklere bile karşılık vermemiş ve kendini savunan müvekkilime akabinde 5 el ateş etmiş, 4'ü isabet ederek vefat etmiştir. Akabinde hiçbir şey olmamış gibi olay yerindeki fırının önünde bir süre oturduktan sonra yürüyerek evine gitmiştir.
Adliyedeki hal ve tavırları ise olaydan hiç pişmanlık duyar gibi değildi. Gülerek, sohbet ettiğini gördük. Saldırganın taşıma ruhsatlı silahı nasıl aldığı ise tam bir muammadır. Önüne gelene silah taşıma ruhsatı verilmesinin bize yansıyan sonuçları bunlar. En ağır cezayı alması ve adaletin yerini bulması için davamızın sonuna kadar takipçisi olacağız.”
