“128 milyar dolar nerede?”

CHP’nin bu soruyu sorduğu 2019 yerel seçimlerinin öncesi günlere dönelim.

2018’de ikinci kez seçilen dünyanın bir numaralı ekonomisti AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, damadı Berat Albayrak’ı Hazine ve Maliye Bakanı yaptı.

Damat bakan Albayrak’ın faizleri düşük tutmak ve döviz kurlarını yükseltmemek adına Merkez Bankası’nın 128 milyar dolarını “arka kapı” yöntemiyle gizlice sattırdığı belirlendi.

Kayınpederi mi, damadı mı hangisi dünyada yılın ekonomisti olacak yarışı başladı.

Damat ekonomiye o kadar hâkimdi ki görüşünü bilimsel olarak şu sözlerle açıkladı:

-“Birileri Türkiye ekonomisi batacak dolar 7 lira, 8 lira, 10 lira olacak diye hayaller kurdu…”

Damat göreve geldiğinde bir dolar 4,60 liraydı.

8 Kasım 2020'de resmî Instagram hesabından yaptığı açıklama ile bakanlığından kaçıp gittiğinde dolar 7,30 lira oldu.

Erdoğan bu kez, “Nas var nas, size ne oluyor? Faiz sebep, enflasyon netice. Ben ekonomistim” diye sunduğu doktrini ile ekonomiyi yönetmeye başladı.

Merkez Bankası faizini yüzde 8,5’a indirtti.

7,30 lira olan bir dolar bugün 31 lirayı aştı.

Merkez Bankası faizi ise yüzde 45 oldu.

Bu gelişmelerin sonucunu yaptığım söyleşide DEVA lideri Ali Babacan şöyle açıkladı:

-“Ekonomi yönetimi değişti, Merkez Bankası yönetimi değişti ama gizli saklı, Merkez Bankası’nın arka kapıdan döviz satması değişmedi.

Bir zamanlar yanıtlanamayan meşhur 128 milyar dolar nerede vardı ya bugün 400 milyar doları geçti.

Ülkenin başındaki zihniyet değişmeden, Merkez Bankası ve TÜİK tam bağımsız hâle getirilmeden Türkiye’de ekonominin düzelmesi mümkün değildir.

Türkiye’de yargı tam bağımsız olmadan, adalet olmadan ekonomi düzelmez, düzelmeyecek.

Ülkenin başındakinin zihniyeti değişmeden ekonomi düzelmez,

Hâlâ döviz kurunun da fiyatların da bastırıldığı dönemdeyiz.

Ayrıca Türk milletine her şeyi pembe tablo olarak gösteren yandaş bir medya var.

Demokrasinin olmazsa olmazı özgür ve bağımsız medyadır. Maalesef çok küçük bir alan haline getirildi.”

////////////

///////////////////

Ben de emekliyim, ne olacak bu emeklilerin durumu diye sordum.

Babacan şu yanıtı verdi:

-“Baktılar ki enflasyonu düşüremiyorlar o zaman, ‘TÜİK sen düşür’ diye talimat verdiler.

Şimdi şu tabloyu vereyim size.

////////////////////////////

//////////////////

Mavi olanlar bastırılmış TÜİK’in uydurma rakamları, kırmızı olanlar bilimsel ve bağımsız ENAG’ın enflasyon rakamları.

Sayın Erdoğan’ın TÜİK’e yaptırdığı baskı sonucunda emeklilere uyguladığı en büyük haksızlıktır.

Emeklinin hakkından çalmaktır. Kul hakkı yemektir…”