Vefa yiğidin harcıdır

mnymanset.jpg

Kültür hayatımızda “ihtifalci” namıyla yer bulmuş bir Mehmed Ziyâ Bey vardır. Şimdi pek çok kişi, kelime günümüzde neredeyse kullanılmaz hale geldiği için “ihtifalci” ne demek diye soracaktır. Ben de ilk duyduğumda bilmiyordum, merhum tarih yazarımız Muhittin Nalbantoğlu anlatınca öğrendim. 1865-1930 yılları arasında yaşamış olan Mehmed Ziyâ Bey’i İstanbul ve Boğaziçi hakkındaki değerli eserlerini de aşarak meşhur eden özelliği, Türk tarihinin önemli olaylarının veya iz bırakmış kişiler için ölüm yıldönümlerinde anma törenleri (ihtifaller) düzenlemesi ve bu toplantıların konuşmacısı olmasıdır. Mehmed Ziyâ Bey yıllar önce göçüp gitmiş kültür insanlarımızın unutulmalarını önleyip düzenlediği ihtifallerle hatırlanmalarını sağlayarak onlara gösterilmesi gereken toplumsal vefanın öncülüğünü yapmıştır.

tablo001.jpg

Günümüzde benzer vefayı gösteren Mehmet Nuri Yardım’ın bu alandaki gayretleri bana hep İhtifalci Mehmed Ziyâ Bey’i hatırlatmıştır. Mehmet Nuri Yardım, geçmiş zamanın kültür adamlarını yad etmek için toplantılar düzenlemekle kalmayıp bu değerli şahsiyetlerin bir kısmını da kitaplaştırmayı başarmış bir kalem. “Kayıp İstasyon” Mehmet Nuri Yardım’ın bu yöndeki çalışmalarından sadece biri.

Kenarda kalmış isimleri ve eserleri unutulmuş bazılarının mezarı bile kaybolmuş 12 değerli edebiyatçı. Zamanla fark edilen keşfedilen ve araştırılıp öne çıkarılan şairler ve yazarlardan bir demet...Sadece bir vefa duygusuyla değil aynı zamanda görev bilinciyle yitiklerin peşine düşen Mehmet Nuri Yardım uzun araştırmalarının sonucunda “Kayıp İstasyon”u oluşturan yazıları yazdı. Eser eski zaman yazarlarının hatırlanmasına anılmasına ve yeniden değerlendirilmesine bir kapı açtı. TYB 2005 Biyografi Ödülüne layık görülen kitapta ihmallere ve unutuluşlara dikkat çekildi. Bugün bu yazarların büyük bir bölümünün kitapları yeniden yayımlanıyor haklarında anma toplantıları yapılıyor eserleri öğrencilere tavsiye ediliyor. “Kayıp İstasyon” yazarın Nesillerin Buluşması diye adlandırdığı büyük bir projenin kitaba dönüşmüş hali ve ilk merhalesi. Geçmişle geleceği buluşturacak olan irfan köprüsü bu tür vefa kitaplarının çoğalmasıyla örülebileceğini vurgulayan Mehmet Nuri Yardım, “Kayıp İstasyonu sadece edebiyat araştırıcıları ve uzmanları değil eskimez yazarları seven meraklılar da zevkle okuyacaklardır. Birkaç kitabı var zannedilen yazarların nasıl da 50 60 eserden meydana gelen bir külliyata sahip olduğu fark edildiğinde muhteşem edebiyatımızın göz kamaştıran zenginliği daha bir dikkat çekecek” değerlendirmesinde bulunuyor. Bu bakımdan Kayıp İstasyon sahip olduğumuz hazineyi bize fısıldayan bir öncü ve uyarıcı kitap. Abdülhak Şinasi Hisar, Hamamizade İhsan, Ercüment Ekrem Talu, Sermet Muhtar Alus, Osman Cemal Kaygılı, Refi Cevat Ulunay, Nihad Sami Banarlı, Sofi Huri, Ziya Osman Saba, Safiye Erol, Nahit Sırrı Örik ve Bahaeddin Özkişi de “Kayıp İstasyon”un unutulmayan yolcuları...

Anonim Yayıncılık Tel:(0212) 520 07 40

turk-dunyasi-samanizmi-kapak-1738937798.png

Atalarımızın inanç dünyası

Hasan Kızıldağ yayına hazırladığı, “Ruhlar ve Tanrılar Arasında / Türk Dünyası Şamanizmi” adlı kitabıyla bu konuda her kafadan çıkan seslere son noktayı koyuyor:

“Türk Şamanizmi, Türk kültürünün neredeyse bütün unsurlarını doğrudan veya dolaylı olarak etkileyen bir fenomendir. Türklerin en eski zamanlardan günümüze kadar taşıdıkları pek çok inanç ve uygulamanın kökleri incelendiğinde, Türk Şamanizminin etkisi daha iyi anlaşılabilmektedir. Bu bakımdan Türk Şamanizmi, zamanı ve mekânı aşan yönleriyle bütün din ve coğrafya değişikliklerine rağmen etkisi silinmeyen anlayış biçimidir. Türk Şamanizmi, Sibirya’da ortaya çıktığı binlerce yıl öncesinden günümüze, hangi dine mensup olursa olsun, hangi coğrafyada olursa olsun bütün Türklerin özgün sistemi olmuş ve sonraki dönemlerde Türklerin inançlarını, ritüellerini, hayatı algılayış biçimlerini, evrene dair tasavvurlarını, hareket tarzlarını, âdet ve geleneklerini, velhasıl, her türlü kültürel ve dinî yaklaşımlarını etkilemiştir. Bu bakımdan, Türk Şamanizminin anlaşılması, Türk kültür kodlarının anlaşılması anlamına gelmektedir.”

Yirmi iki bölümden oluşan kitapta; Türk Şamanizminin evren tasavvurundan ruhlar ve tanrılar dünyasına, kült ve iye anlayışlarından mevsimlik ritüellerine, tapınak sorunundan bir din olup olmadığı sorunsalına, şamanların bu sistemdeki yerinden Türk Şamanizminin özgünlüğü ve dünyadaki benzer sistemlerden farklılığına kadar pek çok konu ele alınmakta.

Ötüken Neşriyat Tel:(0212) 251 03 50

Yazarın Diğer Yazıları